“[…]16 Nisan’da sonuç ne çıkarsa çıksın, kazanan “Derin Millet” ve bu millete direnme ruhunu veren Anadolu İrfanı olacaktır[…]” demiştik.
Tarihî gelenek bozulmadı. Millet bir kez daha statükoya karşı değişimin yanında olma iradesini ortaya koydu.
Rakamların analizini uzmanlarına bırakıyor ve diyoruz ki, sonuç hangi yüzdelik dilimde olursa olsun %50’yi geçmiştir. Dikkatle okunması ve düşünülmesi gereken mesajlarla yüklü oranla kazanılmış bir zafer var şimdi karşımızda…
Anadolu irfanının zaferi…
Bu zafere gölge düşürme ve itibarsızlaştırma çabaları boşuna… “Atı alan Üsküdar’ı geçmiş” , Derin Millet kararını vermiştir. Millete itimat etmeyen ve her fırsatta milletin iradesinden kaçanların, millete tepeden bakanların, söylenecek sözü kalmamıştır.
Kazanan Anadolu’dur…
Kazanan İslam Coğrafyasıdır; Gazze’dir, Halep’tir, Saraybosna’dır.
Kaybedenler Batı ve avâneleridir…
Brüksel’dir, Londra’dır, Vaşington’dur, Tel Aviv’dir, Kandil’dir, Pensilvanya’dır.
“Hîra Dağı’nın çocukları, Olimpos Dağı’nın (sahte) ilahlarına” güçlü bir mesaj vermiş; “Dünya Beş’ ten Büyük” demiştir. Batı’nın ve tüm şer ittifaklarının hesapları sil baştan olmuştur. Anadolu, “bundan sonra dünya denkleminde ben de varım” demiştir.
Bu güne değin, Batı’nın tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar Anadolu’ya; Anadolu’nun güç ve istikrarına muhtaç olduğunu biz biliyor, biz söylüyorduk… Bundan sonra tüm dünya bunu bilecek ve bunu söyleyecektir. Bu güç, istikrardan, güçlü bir iktidardan doğacaktır.
Hira Dağı’nın çocukları Medeniyet köklerinden gelen güçle, bugün O’nu yok etmek isteyenler için de istikbâlde umut olacaklar; faziletler medeniyetinin inşası için çalışacaklardır.
Derin Millet’ in referandumla verdiği mesaj, bizde böyle bir istikbâl tasavvuru meydana getirmiştir.
Gayret bizden, tevfik ve inayet ALLAH ’tandır. Ves-Selâm.