Meral Akşener’in kuracağı, daha doğrusu onun eliyle bazı müstevlilerin kuracağı parti şekillenmeye başladı. Şekillenme dedikleri de şekerleme gibi bir şey olsa gerek. Emeklisi gelmiş futbolcuların Çin’e ya da Amerika’ya gitmesi gibi bir şey.
Kıymeti bilinmemiş! Bazı kimselerin, kıymette neye karşılık geldiği belli olmayan başka bazı kimseler tarafından; şekillenmeye başlayan yeni partide şekerleme yapmaları bekleniyor olsa gerek.
Cari sistem Türkiye’yi bir partiler çöplüğüne dönüştürdü. Parti kuran herkes halkı kendi doğruları etrafında toplamaya çalışıyor. Oysa partiler halkın doğruları ve beklentileri doğrultusunda kurulur.
Bir çeşit ticaret de denilebilir buna. İşyeri açmak isteyen birinin yapması gerekenler çok açık. Yapılacak işin yeri, zamanı, müşteri talebi, maliyeti vb. hesaplanmadan; herkesi kendi işyerinden alışveriş yapmak için sırada bekleyen müşteriler gibi görerek bir sonuca ulaşılmaz.
Dahası halkta karşılığı olmayan ürünleri getirip işyerine yığmak da bir şey kazandırmaz. Sonra çıkıp halkın kendilerini tercih etmemesinin nedenini bilgisizlik, cahillik, makarna ve kömür üzerinden açıklamak bir çeşit sahtekarlık değil de nedir.
Seçime girdiğiniz yer, okuma yazma bilmeyen insanlardan oluşuyorsa yapacağınız şey el ilanı dağıtmak değildir. Elbette içinden çıktığınız toplumu dönüştürmek, onları yeni bir gelecek tasavvuru sunmak zorundasınız. Toplumun değer yargılarıyla kavgaya tutuşarak bir sonuca varamazsınız. Şu durumda bir sirke palyaço olarak yazılmaktan kurtulamazsınız.
Şunu kabul edelim. Demokratik sistemlerde asıl olan halktır. Halkın verdiği oylarla iktidara gelmek durumundasınız. Bunu başaramıyorsanız çamur atmadan, suçlamadan, eksiği kendinizde görerek çekilmeyi bilmelisiniz. Artık devletin çeşitli kurumlarından medet umarak, vesayet odaklarıyla ilişkiye girerek, çeşitli alicengiz oyunları yaparak iktidarı ele geçirmenin vakti çoktan geçti. Çoktan geçti diyorum fakat yine de tedbiri elden bırakmamak gerek. En küçük zaaf bu ülkeye yeni bir 15 temmuz yaşatabilir.
Buradan Meral Akşener’e tavsiyem, sonradan birlikte hareket edeceğiniz partiyle yani CHP ile -çünkü önceki dönemlerde sürekli beraber hareket ettiler- şimdiden birleşmeniz. Böylece hem yüzdelik dilim içinde alacağınız pay daha da artar hem de 2019 başkanlık seçiminden sonra bize eğlenceli bir parti içi kavga izletmiş olursunuz. Biz de kabak tadı vermeye başlayan CHP siyasetinin geleceği ile ilgili yazılar yazmaktan kurtulmuş oluruz.