Tabandan gelen bu tip tavsiyeleri kendilerine karşı bir tepki olarak değil, toplumumuzun geleceğini düşünen vatandaşların birer tavsiyesi niteliğinde ele almaları ve alınganlık yerine bu desteklerin çoğalması için çaba sarf etmeleri gerektiğini düşünüyorum.
En azından bu konuda kafa yoran kimselerden gelebilecek tavsiyeleri göz ardı etmemeleri gerektiğini düşünmekteyim. Velev ki eleştiri bile olsa hakaret olmadıktan sonra eleştirinin yapıcı, problem çözücü ve çözüme katkı sağlayıcı noktalarla yapıldığını düşünecek olursak, faydalı eleştiriler çerçevesinde ele alınır ve bu açıdan değerlendirilirse alınganlık çizgisinden çıkmış ve başarı elde edilmiş olacaktır.
Çünkü milli eğitimdeki başarı; Yüzyıllardır Osmanlının yıkılmasına sebep olan problemlerden kurtulma adına bir silkinişi, bir yeniden doğuşu getirecektir. Onun için toplumun geleceği adına fedakârane davranmak, alınganlık göstermemek, sonuçlara hep birlikte katlanmak adına iyi bir netice olacaktır. Yeniden diriliş ve silkiniş içerisine girdiğimiz bugünlerde gelecek nesillerimiz adına ve milletimiz adına yapacağımız her türlü fedakârlığın ne kadar önemli olduğunu unutmamamız gerekmektedir. Artık bazı eğitimcilerimiz gibi aldıkları ücret karşılığında değil, bir milletin geleceğini yetiştirdiklerini düşünerek hareket etmelidirler.
Eğitimcilerimiz gelecek nesli yetiştirmek adına fedakârlıklarından en ufak bir taviz vermeyen eğitimcilerden oluşması gerekmektedir. Bu hassasiyetle bakması gerekenler halkın tabanına en yakın bölüm olan eğitim kadrolarımızdır.
Gayrı slogan olarak ‘’geleceği yetiştiriyoruz’’ diyen öğretmenler yerine fedakârlıkta en uç noktaya gitmiş öğretmenlerin görev yapması gerektiğini ve onların ödüllendirilmesi gerektiğini düşünüyor ve bu noktada gerekenlerin yapılacağına da inanıyoruz.
Eğitimci kadrolarımızı yetiştirecek fakültelere de el atılarak milli ve manevi değerlere önem veren aynı zamanda milli ve manevi değerler çerçevesinde gençlik yetiştirecek eğitimci kadrolarının oluşturulması noktasında da biran önce adım atılması gerektiğini de düşünüyoruz.
Bu bizim âcizane tabandan gördüğümüz eğitim camiasının eksiklikleridir. Artık sorumluluk bu vakitten sonra tüm eğitim camiasına ait olup ve bu andan itibaren üzerlerine düşeni harfiyen yerine getirmeleri gerekmektedir. Yine taban olarak bizler de bu işin takipçisi olmaya devam edeceğiz.