Basında çıkan haberlerden anladığımız kadarıyla Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan kendi nezaretinde, değişmesi düşünülen üniversite ve liseye geçiş sınavları ile ilgili bir çalışma ekibinin varlığıdır. Alelacele çıkmış olsa da yeni ortaya atılmaya çalışılan liseye ve üniversiteye geçiş sistemlerinin toplumun beklenti ve hassasiyetine uygunluğu ile ilgili bir çalışma ekibinin varlığı noktasında bilgiler alıyoruz. Bize ulaşan bilgiler ve haberler doğrultusunda baktığınızda, köşe yazılarımız da yapmış olduğumuz eleştirilerimize ve tavsiyelerimize yakın ve uygun eleştirilerle konunun muhatabı olan YÖK’ün ve Milli Eğitim Bakanlığının yaptıkları çalışmaları düzeltmeleri için geri gönderilmiştir. Bu da aslında bizlere şunu gösteriyor. Belki kendilerince konunun muhatabı olarak düşünenler alınabilir ama vazifesine hâkim olmayan bazı birimlerin varlığının işaretidir. Bürokrasidekilerin bu araştırmaları sanki önceden hiç yapmamış veya çok düşünülmeden ortaya atılan projeler olduğu, aynı zamanda üzerinde yeterli miktarda düşünülerek ortaya konulan değişiklikler olmadığı karşımıza çıkmaktadır. Allah’tan ki bu millet için doğru düşünen ve bu inancımızı sarsmayan bir devlet Reisi var. Bu da bize onu net anlayan ve onun hedefleri doğrultusunda yeterli miktarda konusuna hâkim, tecrübeli ve her şeyiyle vatan ve millet için özveriyle çalışan kadrolara ne kadar çok ihtiyacımız olduğunu göstermektedir. Böyle kadroları kurmak ve oluşturmak için uğraşmak zorunda olduğumuz gerçeğini aklımızdan hiç çıkarmamamız gerekmektedir.
Eğitimdeki içine düştüğümüz acı ama başka bir gerçekte, fen liseleri, sosyal bilimler liseleri, bazı Anadolu Liseleri ve proje okullarındaki öğretmenlerin seçilerek alınması hususudur ki, bu da yine bize başka bir eksikliğimizi gösteriyor. Bu ülkede öğretmenleri seçerek okullarımızda istihdam etmeye çalışıyorsak, seçme gereği duyuyorsak sizce bu seçme ne için yapılır. İçinden bir şey seçiliyorsa bir kısmı iyi, bir kısmı iyi değil anlamına gelmiyor mu? Diğer okuldaki öğrencilerimizindi bu memleketin öz evlatları değil midir? Ülkemizin ileri hedeflerini ortaya koyabilecek öğrencilerimizi, mevcut öğretmenlerimizle yeterli şekilde yetiştiremediğimiz ortaya çıkıyor.
Geleceğimizin umudu ve milletimizin ümidi olan nesli yetiştirecek öğretmenlerimize sonuna kadar güvenmek ve bu çocuklarımızı onlara emanet etmek istediğimiz günler gelip geçmiştir. Yeniden bu milletin çocuklarını emanet etmekte hiç tereddüt etmediği eğitimcilerimizin olmasını arzuluyoruz. İşte bundan dolayı biz bu başı ve sonu arasında büyük farklar olan eğitimcilerin eğitimini düzgün ve artık seçme yapılmayacak kadar net ve milletin değerlerine sahip olarak düzenlemek zorundayız. Belki bu noktada birileri bu ifadelere kızabilir ama gerçek ortada değil mi? Öğretmenlerin içerisinden belli okullar için öğretmen seçiyor olmamız bize bunu göstermiyor mu?Öğretmenlerimizin yetiştirildiği üniversitelerimizin yeniden ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. Artık bundan sonra eğitimcilerimizi de milletinden kopuk olmayan, çocuklarımızı gelecek ve adalet bilinciyle düzgün yetiştirecek eğitimciler olduğu günleri özlemle bekliyoruz. Bu güzel sonuçların çıkacağı ortamlar hazırlamak zorundayız ve bu konuda bir an önce çaba sarf etmemiz gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Tabiki bu köşede kimseyi hedef aldığımız yok ama birilerinin de bazı olumsuzlukları ifade etmesi gerektiğine inanıyorum. Benim için bu paylaşımları yaptığım yerlerden biriside burasıdır. Toplumun tabanından da böyle sesler duyulmazsa düşünen toplum olduğumuz nasıl anlaşılır ki?