Toplumumuzda atasözü olarak söylenen ‘’gelen gideni aratır’’ ifadesini İnşallah eğitim sistemimizde bir daha yaşamak istemiyoruz. Çünkü her gelen gideni arttığı sürece eğitim sistemimizde köklü ve milli bir geleneğin oluşmadığı anlamına gelmektedir. Bu da bize, daha çok zaman kaybedeceğimiz ve bu ülkenin geleceği olan nesillerin gerçek manada yetişmesinin uzak baharlara kalacağı anlamına geliyor. Bu toplumu ümmetin ümidi olarak da görecek olursak, artık ne bu milletin ne bu ümmetin gelecek baharları beklemeye sabrı ve tahammülü kalmamıştır. Bizler düzgün ve İstikbal’de hedefleri olan bir nesil yetiştirmekten uzak kaldığınız sürece, hırsları ve çıkarları doğrultusunda dünyaya zulmeden zalimlerin hükümranlığı gittikçe pekişecektir. Bu konuda dünyadaki bütün toplumlar gibi Allah korusun bizim de bu zulmün altında ezilmemiz ihtimali söz konusu olacaktır. Toplum olarak silkinmemiz ve artık boşa geçirecek zamanımızın olmadığını anlamamız gerekmektedir. Bu düzelmesi gereken Eğitim sistemimizin içerisinden bir tanesi de iyi niyetle kaldırıldığını düşündüğümüz TEOG sistemidir. TEOG’ un öğrencilerin tamamının küçük yaşta sınav stresi içerisine girmemesi adına iptal edildiğini düşünüyorum. Gelecek olan yeni sistemin en azından uzun vadeli hedefler yapabilen velilerimizin ve çocuklarımızın okul seçimi yaparken bir sınav ve tercih sistemi içerisinde yer alması gerektiğini düşünüyorum. Bakanlıktan çıkan alternatiflerden anlıyoruz ki seçme yapılabilmesi adına sınavsız bir sistem hemen hemen öngörülemiyor. Yeni oluşturulacak sisteminde olmazsa olmazı öğrencilerimizin çok azına yönelik olsa bile Merkezi imtihan sistemidir. Çünkü merkezi yapılacak sistemde öğrenci tek bir imtihana girip istediği okulları tercih etme hakkına sahip olacaktır. Aksi takdirde her okul kendisi imtihan yapacak olursa, bir öğrencinin Okul tercihi için, her okulda birçok imtihana gireceği anlamına gelir. Okulların yapacağı bir imtihan şeklinde de olacak olursa siyasi, bürokratik ve benzeri baskılarla okulun elindeki imtihan surecinin içine torpil ve baskı gireceği anlamına gelecektir. Bu ve benzeri sıkıntılardan kurtulabilmek için mutlaka merkezi bir yerleştirme sisteminin olması gerekir. O halde Öğrencilerimizin tamamını bu sınav stresine sokmayalım ama hiç olmazsa %5 veya %10 civarında öğrencimiz belirli seçilmiş olan okullara tercihlerini kullanabilmelidirler. İmtihana giren öğrenciler çok az da olsa, bu öğrencilerimizin okuldaki başarıları tescillenmiş olacaktır. Başarısı tescillenen öğrenciler bu okullardan dilediklerini merkezi sınavla tercih edebileceklerdir. Bu sınava girecek öğrencilerin tespiti 3 yıllık veya 4 yıllık karne notu ortalamasının 90 veya 95 üzeri gibi bir kriter getirilerek merkezi sınava girebilecek öğrenci sınırlanmış olabilir. Ailelerimizin ve çocuklarımızın ileriye dönük hedefleri varsa böylelikle istedikleri hedefe ulaşabilmelerinin önü açılmış olacaktır. Böylelikle bütün öğrencilerimizin bir önceki uygulamadaki gibi evlerinden çok uzak mesafelerdeki okullara gitmiş olmaları engellenmiş ve velilerinde ulaşım için harcama yapmaması sağlanmış olacaktır. Öğrencilerin de tamamının sınav stresi içerisine girmemeleriyle birlikte Mahallesi’ndeki veya en yakınındaki herhangi bir liseye gitmek suretiyle eğitimini tamamlamış olur. Bu bağlamda farklı bir bakış açısı daha karşımıza çıkıyor. Madem okulları seçiyoruz, öğrencileri seçiyoruz, o zaman bu okullarda görev yapacak öğretmenlerimizin de imtihanla seçilerek oralarda görev yapmaları sağlanması gerekir. Bu arada bir konuya da açıklık getirmek istiyorum. Öğretmenlerin seçilerek alınması ile ilgili daha önceki yazılarım ile bu yazım arasında bir fark görenler olabilir. Benim öğretmenleri seçilerek alınmaya karşı olmamın sebebi, öğretmenlerimizin seçilme ihtiyacı olmayacak derecede iyi yetiştirilmesini isteğim içindir. Sadece memuriyete kapak atarak maaş almaktan başka işe yaramayan öğretmenlerin varlığını duyuyor olmamız, toplumsal olarak bizi bu noktada rahatsız etmektedir. Bütün öğretmenlerimiz için dileriz ki mesai merhumu dışında gayret göstererek ve toplumumuza faydalı nesiller yetiştirmek mücadelesine girmiş bilinçli, şuurlu ve özverili birer fert olsunlar. Peygamber mirası olan öğretmenliğin kutsallığını benimsemiş öğretmen kardeşlerimize selam olsun.