Mustafa ECE

Mustafa ECE


DEVLET VE BÜROKRASİ

13 Temmuz 2017 - 00:03

Devlet soyut bir kavramdır. Devlet teşkilatı kişilerle ve onların hizmetleriyle varlığını ortaya koyar.
Devleti temsil eden kişilerin görevi toplumun bulunduğu yerden daha ileriye gitmesini, toplumun rahat ve huzuru için yıkıcı değil yapıcı söylem ve eylemlerde bulunmasını gerektirmektedir.

AK Parti hükümetinin kurulduğu ilk günden bu tarafa Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın da ifade ettiği gibi başarılı olamadıkları tek konu Eğitim konusudur. Bu konuda Cumhurbaşkanımızın haklılık payının çok yüksek olduğunu düşünüyorum. Daha önceki yazılarımda da ele aldığım gibi Milli Eğitimin geçmişindeki Amerikancı egemenlik ve daha sonrasında ki paralel yapının Devlet okullarının iş göremez hale getirilme  noktasındaki çabalarının eseri olarak milli eğitimin ne hale geldiğini yazmıştım.

Ama artık Milli Eğitim'deki aksaklıkları düzeltmek için yeterli zaman geçmedi mi? AK Partili bürokratlar olarak atanan kimselerin kendi öz düşünceleri içerisinde bu millete faydalı işler yapmasının zamanı gelmedi mi? Hükümetin canhıraş çalışmalarının karşılığında bürokrasinin içinde bulunduğu bu kısır döngüden bir an önce kurtulması gerektiğini düşünüyorum.
Hasbelkader bürokratların eğitim camiasına yaptıkları toplantılara baktığımız zaman, bürokratın yapmış olduğu konuşmaların çözüm odağından ne kadar uzak ve ne kadar garip olduğunu müşahede ediyoruz.

Mesela İmam Hatiplerin bir devlet politikası olduğunu ve imam hatiplere öğrenci yönlendirmek gerekliliğinin devlet politikası gereği istediğini falan söylüyor olması o bürokratın kendisinin adeta oradaki idarecilere ve öğretmenlere aslında ben bu konuyu İstemiyorum ama ne yapalım ki devlet böyle istiyor, devletin istediği bu işi de ben bürokrasideki koltuğumu korumak adına yapmak zorundayım. Sizden zorunluluk gereği bunu talep ediyorum der gibi ifadelerle adeta devletin halkın gözünde ve milletin gözünde farklı bir konuma sokulmaya çalışıldığı  görülmektedir.
Oysa sadece imam hatipler değil bütün okulların devlet politikası çerçevesi içerisinde devletine ve milletine faydalı bireyler yetiştirmek adına çaba sarf etmeyi düşünmek o bürokratın ve bürokrasinin işi değil midir?

Devlet İmam Hatiplerin bugünkü şartlarda faydalı olacağı ile ilgili düşüncesini ortaya koymuş ama iradesini kendini temsil eden bürokratlar aracılığıyla ortaya koyamıyor. Bürokrasideki bu insanların adeta kendilerinin tercihinin olmadığını vurgular gibi ifadeler kullanarak ötekileştirilmiş bir imam hatip anlayışının insanlara vurgulandığını görmek devlet adına ne kadar üzüntü vericidir. Eğitimde kat edilen mesafeye baktığımız zaman zannederim ki işin ehli olmayan Bürokratik bir kitlenin iş başında olduğunu görüyoruz.

Burada ifade etmeye çalıştığım bürokratın ve bürokratların kimler olduğu çok önemli değildir. Eleştiri yaptığım konu kişinin veya kişilerin kendileri değildir. Yapmaya çalıştığım eleştiri zihniyetin yanlışlığı ve bu millet ve memleket adına düşüncedeki kısırlıkların ortaya konmasıdır, yoksa kişilerle bir işimiz veya şahısların makamlarıyla bir derdimiz yoktur. Mesele kişilerin makam ve koltuk kaybetme korkusuyla iyinin ve doğrunun mücadelesini vermemesi. 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum