Selahattin ÇELİK

Selahattin ÇELİK


Semud Kavmi

02 Kasım 2016 - 00:04

Hz. Salih’e peygamberlik verildiği zaman, bulunmuş olduğu şehirde dokuzlu veya dokuz kişilik bir çete vardı. Şerre çalışan ve iyilik tarafına hiç yaklaşmayan, hoşgörüye kapalı 9 sivil toplum kuruluşu mevcuttu.[1] 
Bir ayette bu çetelerin kavmin helak olmasına sebep olduğuna işaret edilmektedir. “Bir ülkeyi helak etmek istediğimizde, o ülkenin zenginlik sebebiyle şımarmış elebaşlılarına (iyilikleri) emrederiz; buna rağmen onlar orada kötülük işlerler. Böylece o ülke, helake müstahak olur; biz de orayı darmadağın ederiz.”[2]
Bu çeteler, gece-gündüz komplolar kuruyor, suikastlar yapıyor, inananları her konuda suçlu göstermek istiyorlardı. Komplo kurdukları parlamento binası muhtemelen gösterilen kaya idi. Küfürlerinde alabildiğince direttiler. Allah’ın emrinden çıkıp, mucize olarak kendilerine gönderilen deveyi boğazlattılar. Ebu Zem’a gibi kavmi arasında izzet ve şevket sahibi birisi öldürme davetine icabet etti.[3]
Halk, o deveyi tepeleyince Hz. Salih onlara: ‘Yurdunuzda üç günlük bir ömrünüz kaldı. Sonra helak olacaksınız. İşte hilafı olmayan kesin söz!’ dedi. Bunun üzerine o şiddetli sarsıntı, korkunç ses, onları kıskıvrak yakaladı ve yurtlarında diz üstü çöke kaldılar. Sanki hiç yaşamamış gibi oldular ve silinip gittiler. Allah’ın azap emri gelince, Allah’ın lütfu ile Salih (a.s.) ve beraberindeki müminler azaptan ve o günün zilletinden kurtuldu.[4]
Hz. Peygamber (s.a.s) Tebük seferinden dönerken, Semud köylerinden birine (Medain-i Salih) uğradı ve ashabına: ‘Kimse bu köye girmesin, suyundan içmesin’ diye emretti. Daha önce alınan suların dökülmesini ve bu su ile yoğrulan hamurun da develere yedirilmesini istedi. Bir başka rivayette, Hz. Salih’in devesinin su içtiği kuyudan su içmelerini istemişti. Bu gibi Allah’ın gazabı ile helak olan bir halkın diyarına belki ibret almak için girip, tiksinerek geçmek gerektiğini, eğlenmeden ve turistik eğlenceden öte hüzünlenmek gerektiğini tembih ettiler.[5]
Yine Peygamber (s.a.s.), Taif’te Semud Kavminden geri kalan, Ebu Riğal ismindeki şahsın mezarını sahabelere göstermişti. Günümüzde bu mezarın yerini bulmak mümkün değildir. Hz. Salih’in devesinin sağıldığı yer, Ula Şehri batısındaki harabelerde ortaya çıkarıldı.Ehli ilmin anlattığına göre, Hz. Salih Mekke’de 85 yaşında vefat etmiştir.[6] Bugün Hz. Salih’in Tur-i Sina, İsrail’in Remle ve Yemen, Hadramut bölgesinde ‘Semud’ diye bilinen köyde, Umman’da Salale’nin doğusunda Hadbin ile Hasik arasında kabir ve makamları mevcuttur. Ayrıca burada Devenin izi olduğu söylenen bir alamet bulunmaktadır.[7]
[1] Neml, 27, 48.
2 İsra, 17, 16.
3 Buhari, Enbiya, 21, 19.
4 Araf, 7, 73–79; Hud, 11, 61–68.
5 Buhari, Enbiya, 21, 19.
6 Araisü’l Mecalis, 62.
7 Bedir, 2010, Tevhidin Yurdu Kur’an-ı Kerim Atlası, 185–190, 463–469.
 

     [7] Bedir, 2010, Tevhidin Yurdu Kur’an-ı Kerim Atlası, 185–190, 463–469.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum