Herkes 2019 Başkanlık seçimini konuşuyor. MHP’ nin tabanını böleceği, CHP’nin bitmek bilmeyen lider sorunundan dolayı arayış içinde olan seçmenle, tam olarak Ak Partiye yapışamamış eski liberallerin ve belki Dyp- Anap kökenlilerin oy tercihlerini etkileyeceği düşünülen Meral Akşener organizasyonunda kurulan MERKEZ DEMOKRAT PARTİ nereye oturacak, ne kadar kabul görecek merak ediliyor.
Ak Parti’nin Saadet Partisi’nden ayrıldığı süreçte yakaladığı hava, yeni partinin umduğu, hayal ettiği resim gibi duyuyor. Kurucu iradesi oluşmamış, bir ideoloji üstüne de oturmayan MERKEZ DEMOKRAT PARTİ emekli futbolculardan oluşan gösteri takımları gibi şöhretten son bir popülarite elde etmeyi umarak eski siyasetçileri bir araya toplayacak gibi duruyor. Kondüsyon sorunu olacağı kesin bir takım olacağını tahmin etmek zor da değil.
Ümit Özdağ Beyefendinin kolay kolay, emir altına giremeyecek karakteri, Koray Aydın Beyefendinin MHP karakterine uygun olmayan siyasal tercihlerin partiye alınmasına koyacağı tepki, Genel Başkan Meral Akşener’in Fetullahçı Yapı ile sürdürdüğü iddia edilen uzun soluklu ilişkisi bu partinin doğarken muhatap olduğu sorunlardan. Eski Başbakan Tansu Çiller Hanımefendinin Ak Parti sahnelerinde bundan sonra daha fazla görünmeye devam edeceği ve bunun Meral Hanım’ın mazisini iyi bilen olmasından kaynaklandığı da konuşuluyor.
İlk denemeleri, sınanmaları da 2019 yerel seçimlerinde olacak. Şimdiden söyleyeyim Ak Parti büyük ihtimalle oy oranı düşmesine rağmen, diğer partilerdeki oyların aşırı bölünmesinden dolayı tarihinin en çok belediye başkanlığını kazanacak. Serik ve Aksu seçimlerinde yaşandığı gibi. Serik’te Chp adayının, Aksu’da BBP adayının yüksek oy alması Ak Partinin aradan sıyrılmasına neden olduğu gibi. Ben, yukarda yazdığım ortak bir ülküye bağlı olmamak diye yorumlanabilecek nedenlerle seçimlere kadar da tam kadro yürüyemeyeceklerini düşünsem de, asıl kopma yüzde 4-6 civarında oy alıp, 2019 seçimlerinde MHP-AK PARTİ bloğuna karşı başarısız olacaklarının anlaşılmasından sonra olacaktır diye düşünüyorum. Mhp’nin bu ülkede yer yarılsa yüzde 8-9 oyu olduğu herkesçe biliniyor. Hem yaşı ellinin üzerinde olanların Alparslan Türkeş hatırasını Mhp de yaşatmaları, hem de 18-25 yaş arası gençlerin Mhp ülküsüne olan ilgi ve alakaları, tüm kesimi kucaklayacağız diye yola çıkanların doldurabileceği bir boşluk değil. Ülkücülüğün bir dava olduğu, siyasi seyahatlere çıkarılamayacağı gerçeği göz ardı edilmemeli.
Ak Parti’nin başardığı farklı eğilimleri bir araya toplama meselesine özenenler, o günlerde Türkiyenin ekonomik, sosyal ve mental olarak ne kadar zor durumda olduğunu, bugün fotoğrafın tam tersine döndüğünü atlıyorlar. İslam dünyasında gelinen durum, hastane, yol vb hizmetlerdeki kalite, darbe girişimine rağmen kenetlenilebilen hükümete güven seviyesi yeni partinin işini zor kılıyor. Sanki darbe, savaş vb felaketler tekrar olursa biz hazırız der gibi duruyorlar.
Ak Parti’de beklenen yeni kadrolar meselelerinin Antalya yerelinde ne kadar gerçekleşeceği de muamma. Tüm ilçe kongrelerinin mevcut İl Yönetimi tarafından yapılması, ya İlde bir değişiklik olmayacağının bir göstergesidir, ya da birlikte çalışacakları ilçe başkanlarını kendi belirleyemeyen yeni yönetime atılmış bir goldür. Ak Parti tüm illerde aynı hatayı yapmaktadır. Bunu anlamak da mümkün değildir. Bir an evvel parti içi seçim havasından çıkıp, yerel seçimlere hazırlanılmamasının bedelini, yerel çekişmeler içinde olan, başkanlardan, bakanlardan çok vatandaşın ödeyeceği unutulmamalıdır. Bir beş yıl daha kaybedecek vaktimiz yok. Her türlü Reis’in arkasında duran bu millet hizmetsiz geçecek yılları da hak etmemektedir.
Bakalım önümüzdeki günler, neler gösterecek.