Ey benim düşmanım sen benim ifadem ve hızımsın, gündüz geceye muhtaç bana da sen lazımsın. Sözler yıllar önce rahmetli Necip Fazıl Kısakürek tarafından söylenmiştir. İçerik itibariyle tarihimizle tam manasıyla uyuşan bu sözlere katılmamak mümkün değil. Hatırlayın, Akdeniz de Venedikliler Osmanlı donanmasını yakınca büyük bir zafer kazandıklarını sandılar. Osmanlıyı şimdi yok ettik dediler. Oysaki onlara tarihi bir cevap verildi. Çok hikmetli bir cevap “ Siz bizim İnebahtı’da bu hareketinizle sakalımızı kestiniz, kesilen sakal daha gür çıkar. Oysaki biz sizin Preveze’de kolunuzu kestik , kesik kol yerine konmaz.” Olayları böyle değerlendirmek gerekiyor. Bizler millet olarak hedeften , amaçtan, belirli bir ülküden uzaklaştığımız zaman her zaman içerden yıkmaya çalıştılar. Oysaki bir amacımız olduğu zaman hiçbir güç Allah’ın izniyle bizleri yoldan çeviremedi. Bunu tarihin her döneminde gördük. İstediği kadar engeller koysunlar. İsterse koca koca surlar yapsınlar her seferinde aşmayı bildik. Fatih olduk, Ulubatlı kesildik ve o surları aştık. Zaferlerle seferlerimizi taçlandırdık. Bu nedenle bizim hedefimiz olduğu zaman düşman karşısında bir sel olduk.
Bir hedef çizdiğimizi artık düşmanlarımız fark etti. Bu nedenle ülkemize saldırıyorlar. Hedef 2023,2071 dedikçe kuduruyorlar. Çünkü bir hedefin bu ülke insanını diri tutacağını iyi biliyorlar. Tarihte buna şahit olmuşlar. Şimdi neden hedef çiziyorlar ve çalışıyorlar. Bıraksınlar eskisi gibi olsunlar, amaçsız yaşasınlar . Tek amaçları para kazanmak olsun. Vatanı neden düşünüyorlar? Milleti kalkındırmak, Türkiye’yi ilerletmek için niçin çalışıyorlar? Çalışmasınlar, uzak dursunlar. Eskisi gibi IMF olarak maaşlarını biz verelim. Bize mahkum olsunlar. Bir pula muhtaç olsunlar. Faizler alsın yürüsün. Bunları düşürmesinler. Otomobil, petrol, konut fiyatlarını biz belirleyelim. Bunların fiyatlarına biz karar verelim neden müdahil oluyorlar? Bu ve buna benzer gerek vatanımızla ilgili kararlara ve ekonomimizle alakalı eylemlere kendileri karar vermek istiyorlar. Şimdi rahatsız oldular. Çünkü Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan bunların kolunu kesiyor. Oyunlarını bozuyor. Şimdi kendi adıyla anılan Erdoğan Ekonomisini kurdu.
Saldırılarının , PKK’yı hortlatmalarının, iç karışıklık eylemlerine kalkışmalarının altında yatan sebep hep bu noktada. Darbeyi bunun için planlıyorlar. Bu milletin evlatlarını Fetö gibi bir cani örgüte vermelerinin altında hep bunlar yatıyor. Türkiye bölünsün , parçalansın Birinci Dünya Savaşı’ndaki gibi keyfimize göre bölüşelim. Burası senin olsun , şurası benim. Şimdi hepimiz görüyoruz Ortadoğu’daki oyunları. Bakın nasılda üşüşüyor akbabalar. Hepsi bir parça toprak koparmak için birbiriyle yarışıyor. İstedikleri buydu zaten. Aynen , aynı ortamı, Ortadoğu’nun kaderini ülkemiz için istiyorlar. Öyleyse boş durmayalım bu vatanı korumak için dik duralım.
Son olarak bir taşta Almanya’ya; Birinci Dünya savaşına sizin yüzünüzden girdik. PKK’nın arkasındaki devletlerden biri de sizsiziniz. Şimdi elçileri çekmekle yeni bir oyun mu tertipliyorsunuz?