Büyük alimlerden İmam Şafi hazretlerine fitne zamanı hakkı tutanı nasıl anlarız? Diye sorduklarında şöyle cevap verdi: “Düşman okunu takip edin , o sizi hak ehline götürür.” Bu hakikat günümüzde ayan beyan ortaya çıkmaktadır. Bu aziz milletin ilerlemesini istemeyen, ezeli düşmanları onu durdurmak için her türlü hileye baş vurmaktadır. Gerek içte , gerekse dışta ülkemizin ali menfaatlerini engellemek için kolları sıvamışlardır. Son dönemlerde bir türlü yan yana gelemeyen Hıristiyanlar Kulübü ne hikmetse mevzu Türkiye olunca bir araya gelmeye başladılar. Dikkat edilirse hepsi aynı söylemleri dile getiriyor. Sanki sözleşmişler ve bir eylem planının içine girmişler gibi. Onlar iyi biliyorlar bu vatanın evlatlarının neler yapabileceğini. Davasına yine eskisi gibi sarılırsa dünyayı fethedeceğimizi tarihte çok kere görmüşlerdir. Bu kadim millet mayasındakini ortaya çıkarırsa mazlumlar sömürgecilerin elinden kurtulacaktır. Osmanlı dünya sahnesinde gücünü kaybedince İslam ülkelerinde misyonerler cirit attı ve oraları sömürdüler. Sadece sömürmekle kalmadılar dillerini ve dinlerini değiştirdiler. Bunların gelirlerinin bir çoğu hala bu sömürgelerden. Bu nedenle mazluma sahip çıkan bir devlet olursa işte o zaman çıkarlarına dokunacak.
Öylesine korkuyorlar ki İslam ülkeleri yan yana gelecek ve yeniden birlikte hareket edecek diye. Bunu düşündükçe ödleri sızıyor, uykuları kaçıyor. Engel olmak için var güçleriyle saldırıya geçtiler. Şimdi tüm Hıristiyanlar birliği ülkemize karşı beraber hareket ediyorlar. Bunu iyi görmemiz gerekiyor. Bizler ülkemizin adalet ve kalkınması yolunda hızlı adımlarla ilerlerken bir taraftan da düşman oklarına bakmamız gerekiyor. Su uyur düşman uyumaz kabilinden hareketle, gaflete dalmadan , düşmanın uyumayacağını iyi bilmeliyiz. Biz horul horul uyuyan değil harıl harıl çalışan olmak durumundayız.
Bu hakikatler ışığında son dönemlerde yaşanan gerek terör olayları ve gerekse Ermenilerle ilgili gelişmelere baktığımızda ülkemizi zor durumda bırakmak için birileri gece gündüz çalışıyor. Halkı yıldırmak amacıyla bomba patlatıyor. Psikolojik savaş tekniklerini kullanarak zihinlerde korku devletleri kurma çabası güdüyor. Ne yaparlarsa yapsınlar artık devletimiz terör belasının kökünü kesin olarak kazımaya kararlı. Ülkemizi bu canilerden temizlemek için var gücüyle onlara saldırıyor. Her yerde operasyonlar düzenliyor. Şimdiye kadar bu kadar kararlı bir karşı koyuş olmadı. İnşallah bu eylemlerle terör tamamen ortadan kalkar. Bizim kanımızı emen, ülkemizi güçsüz bırakan, milyarlarca dolar zarara uğratan , insanımızı bölmeye çalışan bu cani örgüt bitirilmelidir. Korkmadan , yılmadan, teyakkuzlu bir şekilde bunların üstüne gidilmelidir. Bir taraftan da halkımızı bilinçlendirmek için çalışmalar yapılmalıdır. Geçen gün terör eylemcilerine karşı Mardin’in Midyat ilçesinde yapılan baş kaldırı çok yerinde bir duruştur. Midyatlılar terörü istemiyoruz, katillerle işimiz olmaz diyerek yürüyüş yapmışlar ve ne tavırlarını ortaya koymuşlardır. Onları bu dik duruşlarından dolayı takdir ediyoruz. Bu onurlu duruşun doğuda bulunan diğer şehirlerimizde de sergilenmesini istiyoruz. Bu şekilde dimdik durarak terörün karşısında set olmak , onların gücünü kıracaktır. Terör şehirlerimizde barınamayınca yok olup gidecektir.
Şimdi birlik olup düşmanların oyunlarına karşı göğsümüzü siper etme zamanıdır. Maddenin insanlığı bitirdiği ve erittiği bir asırda kardeşliği sergileyip ümmete sahip çıkma vaktidir. Mazlum ve gözü yaşlı insanların biraz olsun nefes almaları amacıyla yollara düşme dönemidir. Düşmanlarımıza prim vermeden inadına milli birlik ve beraberlik için el ele tutuşma anıdır.
Son olarak tüm dünyaya hep birlikte haykırıyoruz biz tarih boyunca zulüm yapmadık kimseyi sömürmedik. Asıl sömürenler düşünsün, insanları katledenler hayıflansın. Bu milletin alnıda , amelide temizdir.