Geçtiğimiz yıl Kasım aylarında bir karar almıştım. Hayatımdaki en kötü alışkanlığım olan tütün bağımlılığından kurtulma kararı. Tütün bağımlılığının bir hastalık olduğunu ve tedavi olmam gerektiğine inandığımda işin zaten yüzde ellisini başarmıştım. İrademin işe yaramadığı durumlarda vazgeçmek yerine, tedavi yöntemlerinden yararlanmayı tercih edenler tarafında yer aldığım için bugün kendimle gurur duyuyorum.
2020’de, bu 9 Ocak Dünya sigarayı bırakma günü, tüten çubukların acı kokusundan ve sağlığımı bozmasından, hatta etrafımda kim varsa zarar vermesinden kurtulduğum gün olarak benim için de ayrı bir önem kazandı.
Daha önce ilaçla ilgili genel bilgi vermiştim. Kısaca bahsetmek gerekirse, Sağlık Bakanlığı’ndan ücretsiz temin ettiğim ilacı belli dozda günlük draje halinde 3 ay boyunca kullandım.Sigaradan kurtulmak için aldığım ilacanasıl yarı dozda başladıysam, aynı şeklide yarı doza düşürerek ilacımı sonlandırma evresindeyim.
Artık hayatımda daha aktif, daha neşeli ve daha sağlıklı olabilmeyi başardığım şu günlerde içimde inanılmaz bir kazanma duygusu var. Ben kazanmıştım. O illet beni artık etkisi altına alamazdı. Zafer benimdi, bu büyük başarıda imzası olan diğerleri gibi…
9 Ocak tarihinin Pazar gününe gelmesi dolayısıyla 10 Ocak’ta MuratpaşaKETEM’de (Şehit Dr. Atilla Nizam Sağlıklı Yaşam Merkezi) sigaraya veda eden, kendini daha mutlu ve sağlıklı hisseden, nefes almaya başlamış, birçok sağlık sıkıntısından kurtulmuş insanlarla bir arada güzel bir kutlama yaptık. Herkesin gözlerinin içi gülüyordu. Bırakanlar yanlarında birilerini daha teşvik etmek amaçlı getirmiş ve onları da eğitim programına dâhil etmişti. Hepimize sonsuz sağlığı simgeleyen, doğanın en köklü ağaçlarından, çam ağacı fideleri hediye edildi. Herkes bu illeti bıraktıktan sonra yeni hobiler edinmiş, gençleşmiş, daha sakin, daha huzurlu ve yaşamlarında daha etkili yeniliklere imzalar atmışlar.
Ben de bunlardan biri olarak programıma aldığım giyimçizerlik(stilistlik)derslerimden bahsettim tabi.
45 yıl, 30 yıl, 52 yıl boyunca günde 2-3 paket sigara tüketen bireylerin dumansız hava sahasına katkılarını görmek, eğitimleri sayesinde bu noktaya geldiğimizdeğerli doktorumuz Sema Durak’ı en az bizim kadar sevindirmişti. Aydınlıkla parlayan umut dolu gözleri hepimizi tek tek süzüyor, başarımızla gurur duyuyordu.
Konuyla ilgili öncülük etmeye, yeni yeni kazanımlar için etrafımı bilinçlendirmeye ve bendeki değişikliklere şahit olan canım arkadaşlarımı, değerli dostlarımı da yanıma çekmeye kararlı olduğumu her defasında tekrar edeceğim.
Doğada doğal kalabilmek için beslenmemize, hareket özgürlüğümüze ve soluduğumuz havaya daha duyarlı olmak zorundayız.
Yenilenmek, yeniden doğmak, yeniden keşfetmek ve hayatımızdaki boşlukları en sevdiklerimizle, bedenimiz sağlık içindeyken doldurabilmek umuduyla,
DÜNYA BIRAKTI, SEN DE BIRAK!