Hafta sonu balkonda bir çay keyfi yapayım derken hızar sesleriyle kendime geldim. Oturduğum sitenin bahçesinde budama yapılıyormuş. Yöneticinin bu kararı aldığı ve bahçe düzenlemede görevli personele bildirdiğini iddia eden görevli Kadir Bey henüz işe yeni başlamış. Kendisiyle bu vesile ile tanışmak iyi olmadı aslında.
Çay da zehir oldu, biraz sonra indim aşağıya.
“Merhaba, kolay gelsin. Bu ağaç budama işinin başında kim var, öğrenebilir miyim?”
“Ben yeni C Blok sorumlusuyum. Bahçeye de bakıyorum. Yönetici budama için görevlendirdi. Arkadaşımla beraber yapıyoruz.”
“Tamam da bu nasıl budama? Hiç bu şekilde ağaç budama görmedim. Siz ağacın ortasına yakın yerinden doğruyorsunuz, adına da budama mı diyorsunuz? Görevli olarak bu işte ne kadar iyisiniz?
“Ben daha önce Muhittin Böcek’in sitesinde de bu işleri yaptım. Birinciliğim var.”
(Oh ne güzel… Muhittin başkanım ağaçların bu halini görse ne derdi acaba!)
“Bu ağaçlar çam. Öyle kolay yetişmez. Kaç senedir bu sitede ikamet ediyorum. Bu şekilde ağaçlar katledilmedi hiç. Bunu konuşun, bu kadar zarar verilmez doğaya!”
“Onlar çam değil ki, hemen verir yeni dallarıyla. Boyuna değil, yanlara açılsın diye böyle yapmamız söylendi.”
…….
Neyse o konuşmanın üstüne hızarı susturmuşlar. Sanırım benden bahsetmiş olmalı ki görevli, yönetimde bulunan bir arkadaşım aradı. Kendisinin her zaman mantıklı kararlar alabileceğini umut ettiğim arkadaşıma durumu olduğu gibi izah ettim. İlgili görüntüleri kendisiyle de paylaştım. Bağlı bulunduğumuz Muratpaşa Belediyesi ile budama için görüşülüp, işinin ehli insanlara işi teslim etmediği için sitem ettim. Ancak arkadaşım, ilgili belediye ile görüşme yapmış. Belediyenin sitelere karışmadığını, site dışına sarkan ağaçlardan sorumlu olabileceklerini bu sayede öğrendim(!)
Bu yeşil hepimizin. Ülkemiz deprem kuşağında, iklimler olması gerekenin dışında hareket ediyorken, o site senin, dışarıdaki yol benim durumunu tartışacak ne vaktimiz, ne de lüksümüz var.
Eğer ikamet ettiğimiz bu yeşil cennette ağaç budamayı, ağaç katliamı ile karıştıracak hatta budama yaptığı(!) ağacın cinsinden bile bihaber olacak görevliler ya da yöneticiler varsa, olmasınlar daha iyi. Kimileri boyları kısalsın demiş! Sanırım manzaralarını kapattı boylu poslu çam ağaçları da denizi göremediler. Doğayı görebilmek adına, doğayı yok edeceksen, oturma kardeşim burada. Her şey para pul değil. En büyük varlık, doğanın sana bahşettiği güzelliklerdir. Onlar da kıymetini bildiğin sürece senindir.