Çok olmadı daha birkaç gün önce şiddetli baş ağrısı nedeniyle hastaneye gittim. Bir iğne bir serum işimi görecekti ve ben de başımı alıp evime gidecektim. Öyle olmadı tabi.
Özel hastane olmasına rağmen acil girişi oldukça kalabalıktı. Öksüren, tıksıran, deyim yerindeyse yaz gribine yakalanan, çocuğunun ateşinin tavan yaptığını dile getiren ve düşüp sağını, solunu kıranlarla doluydu etraf.
Ben ayaktayım, gayet sağlıklı görünüyorum ama aslında adım atacak mecalim yok. Sesler yükseldikçe yükseliyor, beynimde bir uğultu, harfler el ele vermiş halay çekiyor adeta saç diplerimde.
Floresanlardan süzülen beyazlık, spot ışığına tutulmuş tavşan gibi etkiliyor beni derken bir teyzem; “Kızım, bak yarım saattir bekliyoruz, amcanın tansiyonu çıktı adam iyi değil, hala içeri almadılar bizi.” Dedi.
‘Teyze ’cim kayıt yaptırdınız mı’ diyerek aldım teyzeyi bankoya bıraktım, ilgili personele durumu izah ettim ve geri çekildim. İki dakika sonra hastayı içeri aldılar. Ardından duruma şahit olan başka bir hasta, “Doktor hanım, doktor hanım, içerde yatak yok, biraz bekleyin dediler, çocuğun ateşi 41 derece, siz tanıdıklarınızı nasıl aldırıyorsunuz böyle? Acil diye geldik kaç saattir bekliyoruz.” Diyen kadının gözlerinde haksızlığa uğramış, üst komşusundan daha fazla kira veren mağdur kiracıyı gördüm.
Aman yarabbi, kafam elime düştü düşecek. Kadının sesi çın çın olmuş, gül dibinde bülbül ölmüş, kargalara gün doğmuş, kemiriyor kulaklarımı. “Bakın hanımefendi, öncelikle ben de hastayım, kayıt sırasında rahatsızlığınıza ve öncelik durumunuza göre sıraya alıyorlar, lütfen gidin görevliyle konuşun, benim yapabileceğim bir şey yok, üzgünüm” dedim, dedim de inandıramayınca kadın iyice sinirlendi, ses daha da yükseldi.
İçerden gelen üzerinde üniforması olmayan doktor(!) da hastayı ikna edemedi. Kadın hala bana söyleniyor. Sonra bir baktım, üzerimde uzun beyaz gömlek var, gözümde gözlük… o çok isteyip de olamadığım doktor görüntüsünü yakalamışım ama hastayım işte. Ben de dayanamayarak, “Hocam, bebeğe öncelik verelim içeri alalım, annesi çok telaşlı” deyince, sağ olsun doktor bey kırmadı içeri aldı. Bu arada benim tansiyon da yerlerde sürünüyor hissediyorum ama bebek söz konusu, anne ciğeri filan feşmekân derken durdum.
Kadın durmadı, artık ben de sesimi yükseltim, “ Ben de hastayım hanımefendi, cidden anlamıyor musunuz?” Bunun üzerine kadın ne dese beğenirsiniz;“ Madem hastasın izin al o zaman, ne diye hala hastanedesin? Madem işe yaramayacaklar, ne diye dururlar anlamıyorum” diye diye çocuğu da aldı girdi içeri.
***
Bir beyaz gömlek nelere kadir yarabbi diyorum.
Başım mı? Çekenler anladı, yüksek derecede migren rahatsızlığım var. Bu arada serumu yedim, çok çabuk etkisini gösterdi, dipçik gibiyim. Ya serum çok sağlamdı ya da kadının cümleleri yüksek oranda serotoninve adrenalin hormonlarımı tavan yaptı. Her neyse, ağrıdan eser kalmadı. Şu beyaz gömlek işini sağlamken yapsam iyi olacak.