Yine diyecekler "biz demedik mi" diyecekler. Bizi dinlemediniz diyecekler.
Hep diyecekler, durmadan yorulmadan diyecekler. Biz çok haklıydık" diyecekler. Demiyorlar mı? Kendilerinin haklı olduklarını "onların partisine oy verilmediği için" ahalinin başına bu sıkıntıların geldiğini söylemiyorlar mı?
Onlar ile birlikte olmadığı için "ahalinin" bataklığa sürüklendiğini söylemiyorlar mı? Biz gelseydik, "bizi desteklemiş olsaydınız" bu faiz düzeni olmayacaktı demiyorlar mı kimileri.
Onlar hep diyecekler. Onlar çok diyecekler. Hep ahalinin yanıldığını söyleyecekler. Ahalinin günaha girdiğini "kendilerinin" yanında olmadığı için.
Çok konuşacaklar, durmadan konuşacaklar. Çok konuşunca "kendilerinin" haklı çıkacağını sanacaklar hep. Onlar dışında herkes"oyun bozan" bu Ülke de onlar yanında. Herkes biraz cahil. Hekes biraz zalim, biraz faizci, biraz sorumsuz. Onlara göre "bütün doğru sözler" onlara ait.
Hep onlar iy, ve hep onlar iyi işleri yapanlar. Oysa öyle bir şey yok. Şimdilerde her birimiz "biraz yanılgı" içindeyiz. Biraz günahkarız hepimiz, biraz şeytana uymuş adamlar. Tamam bazıları "dünyayı" daha çok seviyor. ölmeyeceğini sanıyor bazıları. Bazıları çok fazla zalim.
Bize düşen "onlara" direnmek, ve onlara ayetlerden söz etmek. Muhammed Mustafa'dan (s.a.v) Onun hayatından, Onun evinden, Onun arkadaşlığından söz etmek bize düşen.
Aşktan söz etmek, sevdadan söz etmek, ve insanları sevmekten söz etmek bize düşen. Kuşlara yem atmaktan, kedilere mama vermekten, ve ağaçları "keyfimizce" kesmemekten söz etmek bize düşen. Belki de imanımızı sorgulayacak birileri sahih imandan söz etmek bize düşen. Sahih ve kimseye pazarlanmayan.
Dünyanın "tutunacak bir matah olmadığını söylemek" bize düşen. Ve söylediklerimizi "kendimizin yapıyor olması" bize düşen. Alın işte. Nereye baksak "kanla kirletilmiş" bir dünya. Zalimlikler. Vurgunlar. Sürgünler. Vatanından edilen insanlar yarım kalmış kadınlar, sakat kalmış babalar, ve ırzına geçilmiş kızlar.
Batsın böyle bir dünya. Neresinden tutsan "kan bulaşıyor" insanın eline. Kirleniyor insan. İnsan "çok karanlıkta kalıyor" böyle bir dünya da. Zalim bir amerika "hem de" çok zalim. Alçak ve iki yüzlü. Zalim bir Rusya. Ayyaş ve çılgın, İnsanları ve çocukları öldürmekten zevk alan. Zalimler her yerde. Çok zalim emperyalistler. Ve şimdilerde her yanımız" çığlık sesi. Her yanımız çok ölüm. Her yanımız "çok para" nedense en çok iman ettiklerni söyleyen aamların sevdiği.
Çok iman. Çok şeytan. Çok cennet. Çok cehennem. Hep dağıtıyor birileri, birileri hep pazarlıyor. Ama kardeşim "Hacerlerin ayakları" yalın yine. Yine aç çocukların yarısı. Yine fuhuş pazarları. Kumar masaları ve bankaların kasaları "en çok" konuşulan.
Bundandır "bizim biraz" ileri geri sözler etmemiz Bundandır "ey ahali" artık zalimlere kanma demelerimiz. Bir daha "yenik düşmeyelim" deyip durmamız bundandır...
Ne yapsaydık yani?