Biliyorum kaç gündür, saçma sapan şeyler yazıyorum kimilerine göre. Ama kimilerine göre de iyi şeyler, insanca şeyler yazıyorum yine kimi insanların dediklerine göre. Artık farkındayım sevenlerimin daha çok olduğunu kızanların sayısından. İyi ki varsın diyenlerin sayısı daha çok "bu adamda de nereden çıktı" diyenlerin sayısından ne güzel. Ne güzel bu aykırı sözleri, bu saçma sapan denen yazıları yazabiliyorum.
Nereden mi anlıyorum bunları? Anlamayacak ne var "hergün onlarca mail alıyorum, onlarca selam, onlarca merhaba alıyorum insanlardan. Artık insanlar kendilerince bir çıkış yolu buluyorlar insanlığa doğru yürümek için. Çok özel gayretler sarf ediyorlar insan kalabilmek için, insanca tavırlar sergileyebilmek için.
Evet, bu dünyanın böyle gitmeyeceğini, bu savaşların bu kavgaların bu ölümlerin hayır getirmeyeceğini bilen insanlar çok fazla. Yeni sözler söylenmesi gerektiğini, yeni değerler keşfedilmesini bilen, ve söyleyen insanların sayısı çoğalmakta her gün hem dünya da, hem ülkelerde, hem de yaşadığımız şehirlerde.
Çok şükür çoğalmakta, bizim ne demeye çalıştığımızı "savaşlara ve ölümlere sürgünlere, insanların yerlerinden yurtlarından edilmesine karşı çıkışlarımızı, bazı kardeşlerimiz. Şiirin dilinden anlayan insanların sayısı çoğalmakta her gün. Kitabın dilinden, kuşların kedilerin ağaçların dilinden anlayan insanların sayısı da çoğalmakta. Bir birinin elinden tutan, kalbinden tutan, insanı dert edinen insanların sayısı çoğalmakta.
Evinize girerken "ev boş olsa bile" evinize selam verin demiyor mu, Peygamberimiz? Gerçi çağımızda "hangi konuda" Peygamberi dinliyor insan da, bu konuda dinlesin. Peygamberlerin öğretilerini hiçe sayılan bir zaman diliminde şimdi insanlık.
Oysa biz, bir zamanlar "hayvanlarına selam veren, ve onları selama alıştıran" adamların oğulları kızlarıyız. Hele bir gidin bakalım eski günlere. Evet insan "başka bir insana vakit ayırmalı" eğer insani hasletlere sahip olmak istiyorsa. Merhaba demeye vakit ayırmalı, nasılsın demeye vakit ayırmalı, ve bunları yapmalı insan.
Her insan yapmalı bunları. Selamsız merhabasız insan mı olur? Evet, insan vakit ayırmalı selam vermeye, merhaba demeye vakit ayırmalı bir başka insana En azından yakınlarına eşine dostuna, oğluna kızına "seni seviyorum" diyecek vakti olmalı. Vakit yok diyenler dünyaya yenilmiş insanlardır "kimsenin canı sıkılmasın" böyle dedik diye.
İşten güçten dolayı "seni arayamadım" demek bir nevi dünyevileşmektir. Kitap okumaya vakit ayırmalı insan. Aşka vakit ayırmalı, duaya vakit ayırmalı. Kuşlara yem atmaya vakti olmalı insanın. Ve sonra, bir yoksula, bir miskine, bir muhacire "nasılsın" demeye vakti olmalı. Sonra savaşlara, ölümlere, zulümlere, haksızlıklara,sürgünlere karşı çıkmaya, bir söz etmeye vakti olmalı.
Bugünde böyle bir yazı. Selam hepinize.