Modern denilen insan "ya da yeni insan, ve yeni Müslümanlar" artık hadlerini bilmeyi öğrenmeli. Çağın insanının şımarıklığı/dır ülkeleri yaşanmaz kılan.
Şehirleri yaşanılmaz kılan yeni insanın çılgınlığıdır, yaptığı felaket israftır. Zira dünya insanın az bir kısmı "veya ülke insanın" sorumsuz, ve insafsız harcamalar yaparken "insanlığın fazla kısmı" büyük ve acımasız bir yoksulluğun içinde kıvranmaktadır. Bilinmeli ki "bu anlayış" çok zalim bir anlayıştır bütün kutsal metinlere de.
Elbette bütün insanlara değil sözlerimiz "ama çok fazla insan" kendini bir şey sanarak, kendini çok fazla önemseyerek, hatta bazıları kendilerini kutsayarak "her insana ait olan, her insanın hakkı olan şehirleri" hem yaşanmaz hale getiriyorlar, hem çok fazla kirletiyorlar, hem çok fazla işgal ediyorlar şehirleri.
Oysa birilerinin ne kadar hakkı varsa "başka birilerinin de" o kadar hakkı vardır. İnsan varya kardeşim insan çok zalim. İnsan haksızlık yapmaya çok hazır "yeni dünya düzeninde" sence öyle değil mi?
Ben çok iyi anlatmayı beceremiyorsam "siz anlayın verin" özellikle ülkenin sahil kentlerinde, yani turistik yerler dediğimiz yerlerde olmak üzere "bütün büyük şehirlerin kıyılarını" dağlarını ovalarını ormanlarını denizlerini "bu şımarık beyaz adamlar" kentlerin en kıymetli yerlerini "ya işgal etmişler,ya parsel, parsel yapıp kendilerine çıkar sağlanmanın yollarında kullanmışlar.
Eğer biz bunları görmezden gelir "gündeme taşımaz isek" adaletli bir davranış içinde bulunmuş olmayız. Bizim o yağmacılardan bir farkımız kalmaz sesimizi çıkarmadığımız, ve onlara siz zalimlerdensiniz demediğimiz için.
Evet bu beyaz adamların her biri "yaşadıkları şehirleri, hatta yaşadıkları ülkeleri" yalnız kendi mülkleri sanarak "başka insanlara" yasak koymaktadırlar Allah'ın mülkü üstünde. Başka insanların varlığını kabul etmemektedirler. Yoksulları, ve fakirleri hakir ve aşağılamak "bu nemrutların"alçak anlayışlarından bir anlayıştır.
Yazıp söyleyelim de "bilinsin" bunların hiç bir davranışının insani olmadığını. Bunların fazla iki yüzlü olunduğu bilinsin. Bunların münafık tavırlar takındıkları anlaşılsın. Yani kimi yol arkadaşlarımızın bir firavun olduğunu. Durup dururken bunları neden mi yazıyorum
Söyleyeyim... Şimdi biz "ülke ahalisi olarak" darbecilere karşı sokaklarda direniyoruz ya. Vatan bayrak diyoruz ya. Din iman diyoruz ya. Bu zalimler de "yanı başımızda, sağımızda solumuzda" bizim söylediklerimize benzer sözler ediyorlar utanmadan. Sanki vatan umurlarında. San ki zulüm umurlarında Sanki "ülke insanın yarısının sefalet içinde olması" umurlarında.
Sadece ortada görünmek istiyorlar "ileride" işlerine yarasın diye. Bütün insanlar haddini bilmeli, hele bazı insanlar çok fazla hadlerini bilmeliler. Ve yine bilmeliler bu ülke, bu şehirler bütün insanlığın ortak malıdır. O ortak malı kendi çıkarlarına kullananlar "bunlar kimlerse" hırsızlarıdır bu ülkenin...
Daha başka zamanda "daha çok daha açık yazmak " umuduyla binler selam ey insan.