Gel de gör paranın dininin imanının olmadığını, ve gel de gör en sağdaki adamla, en soldaki adamın aslında aynı tuvaleti kullandıklarını. Gel de gör, en soytarı modacıların şimdi kendilerini ne çok Müslüman sandıklarını.
Gel de gör, ablalarının fes de ne iyi kızlar olduğunu. Ve artistlik resimleriyle, cihat erlerinin en Amerikan duruşla pozlar verdiğini. Gel de gör ne kitaplar yazılıyor İslam üstüne, ama içinde İslam olmayan. Evet gel de, gör bizde ne önderler var, ne ağabeyler var, ne hocalar, ne hacılar var, ama yaşantıları hiç de, Peygamberi olmayan.
Ben sana neler anlatayım, neler yazayım, seni nasıl teselli edeyim, ve sana daha neler söyleyeyim? Bak sana peşinen söyledim bu dünya sana göre değil diye. Sana göre, ve senin yaşayacağın şekilde bir dünya bırakmadılar soytarılar sana diye. Ve emperyalistler her yeri savaş alanına çevirdiler diye, ve zalimler önce çocukları öldürüyorlar diye, ve söyledim bu ülkede bile en çok çocuklar kayboluyor diye. Daha ben sana ne diyeyim cennet kokulu çocuk.
Sana bütün bunları önceden söylüyorum diye, seni kendilerine karşı kıyama çağırdım diye, adamların suratına zalim dedim diye, ve din bu değil, iman etmek bu değil dedim diye, ve yaşayışımız Kur’ana uygun değil, yaptıklarınız, söyledikleriniz, Allah’ın kitabında yok dedim diye, bana bile, dar etmeye çalışıyorlar, bu kendi kirlettikleri, yalnız kendilerinin sandıkları bu küçük dünyayı.
Oysa ne onların dünyasında, ne onların parasında, ve pulunda, ne de makam ve mevkilerinde, gözümüz vardı. Ama artık bize, ve çocuklara yalan söylemesin, ve kimse din adına, memleketi kurtarma adına, bizi kandırmaya, ikna etmeye kalkmasın. Kimse insanlığın değerlerini bu kadar küçük görmesin, ve kimse yalnız kendini efendi sanmasın diye, çıkardığımız sesimizi kıyamet alameti sanarak, bizi susturmaya ve sesimizi kısmaya çalışıyorlar.
Onun için cennet kokulu çocuk. Şimdi sana yeniden söylüyorum. Sen öncelikle bizi af et. Ve sonra bu insanların, bu beyaz adamların, kendilerini dünyanın tek sahibi sananların, ve yalnız biz konuşur, ve biz biliriz diyenlerin, sesine kulaklarını tıka, ve yer yüzünün, ve gök yüzünün, öğretmeni olan Allah elçisinin sesine kulak ver. Bunu yapabileceksen, yeniden hoş geldin diyorum sana.
–MADEM GELDİN , UMUT VE AYET YÜKLE, VE BOŞALT GEMİLERİNİ, HER YER UMUT VE AYET OLSUN—