Ekonomik krizlerin de, dövizlerin yükselmesinin de yüzde 90 nedeni “psikolojik”tir..
Böyle ortamlarda..
“Krizi fırsata çeviren müteşebbis” ile “krizi fırsat bilip halka kazık atanlar”ı birbirinden ayırmalıyız..
Birileri, “kriz var” diyerek yatırımdan kaçar, eleman çıkarır..
Birileri de bu felaket tellallarına inat, kafasını kullanıp işini geliştirerek, tanıtıma ağırlık vererek üretime dayalı kazancını arttırır..
İşte bu, “krizi fırsata çevirmek”tir..
“Kriz fırsatçıları” ise, krizi veya dövizin yükselmesini bahane ederek, “ithalata bile dayalı olmayan” mal ve hizmetlerinin fiyatını arttırır, yani zam yapar..
İşte bunlar da “vatan haini”dir..
Peki, bu fırsatçı vatan hainleri piyasada böylesine rahatça at koştururken, bunlara engel olması gereken “devlet” nerededir?
Bugün de bunun cevabını bulacağız..
…
KASA-ETİKET VURGUNU
Önce Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Hasan Yılmaz Işık’ı dinleyelim:
“Hükümet piyasayı denetim altına alacak önlemleri açıkladı, ama bu önlemleri uygulamaya geçiremeyince kriz fırsatçıları daha da cesaretlendi..
Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’nın denetimlerde yetersiz kalması, kur fırsatçılarının enflasyona orantısız fiyat artışı ve ‘Kasa-Etiket’ vurgunu yapmalarına fırsat verdi..
Ama, burada vatandaşa da önemli bir görev düşmektedir..
Tüketiciler bu satıcıları ilgili yerlere bildirmelidirler..
Etiketsiz satış yapanlar, ‘Tüketicileri Koruma Yasası’ kapsamında cezalandırılmalıdır..”
…
Hasan Işık haklı..
Ama, ben bu fırsatçıların sadece “Tüketiciler Yasası” kapsamında değerlendirilmesini kabul etmiyorum..
Bu kriz fırsatçıları aynı zamanda “halka/ülkeye ihanet”le de yargılanmalı ve ağır ceza almalıdır..
Bununla ilgili bir yasal düzenleme yok ise, TBMM bunun için vardır..
Yeni yönetim sisteminde hükümet “yasa teklifi” veremez..
İktidar ya da muhalefet milletvekilleri hemen bir “yasa taslağı” hazırlayıp Meclis’e getirirse, buna hiçbirinin itiraz edeceğini sanmıyorum..
Ve buradan vekillerimize, “kriz fırsatçılarına fırsat vermeyecek bir yasal düzenleme”nin acilen yapılması çağrısında bulunuyorum..
İstenirse böyle bir yasa 1 haftada çıkar..
…
FIRSATÇILAR TAKİPTE
Kriz fırsatçıları zam üstüne zam yaparken, “nerede bu devlet” diyen “itibarsızlaştırma” fırsatçılarına da şu haberi vereyim..
…
Bu fırsatçılarının zam oyunu, Bakanlığı harekete geçirdi..
Ticaret Bakanlığı, dolardaki yükselmeyi bahane ederek bazı ürünlerdeki fahiş fiyat artışlarıyla ilgili çalışma başlattı..
Bakan Ruhsar Pekcan ve Bakan Yardımcısı Fatih Metin, önceki gün fiyatları masaya yatırdı..
Yaklaşık 5 saat süren toplantıda sebze ve meyvelerin tarla, hal ve market fiyatları tek tek incelendi..
Örneğin; üreticiden 1 TL’ye alınan limonun fiyatının marketlerde ve pazarlarda 6-10 TL arasında satıldığı tespit edildi..
Ve ilgili birimlerin işbirliği yaparak fiyat artışının kaynağının tespit edilmesi kararlaştırıldı..
Yapılan tespit sonrasında gereken neyse yapılacak..
…
Fiyatı katlanarak artan ürünler sadece tarım ürünleriyle sınırlı değil elbet..
İlaç’tan kozmetiğe, ithal edilen bütün ürünlere, hatta ithalat girdisi olmayan ürün ve hizmetlere kadar çok şey fırsatçıları coşturdu..
Bu konuda da çalışmalar yapılıyor..
…
İĞNE VE ÇUVALDIZ
Bakın..
“Kötü niyet”e karşı yapabileceğiniz pek fazla bir şey yok..
Dünyanın en ağır, en caydırıcı cezalarını da getirseniz, bunu en etkin biçimde uygulamaya da koysanız..
“Kötü niyetli kişiler” bunu da aşacak, etrafından dolaşacak bir şey mutlaka bulur..
Bunların aklını başına getirecek en önemli faktör, bizleriz..
Tüketici olarak bazı şeyleri almasak, tepki göstersek, boykot etsek, yani bir “otokontrol” yapsak, ilgili yerlere şikayetçi olup bunu da takip etsek mesela..
Bu fırsatçı hainler için kımıldayacak alan kalmaz..
“Devlet nerede” diyerek çuvaldızı alabildiğine batıralım, tamam da..
Önce iğneyi kendimize batırmamız gerekmez mi?
Bir düşünün bakalım..