Bir söylentiye göre;
Ankara Büyükşehir Başkanı Mansur Yavaş, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı’yla birlikte Bilderberg toplantısına katılmış..
Bir önemi var mı, bilmiyorum..
Ama, aklıma gelenleri sizlerle paylaşmak istiyorum..
…
ÇOK ÖZEL TOPLANTI
Bilderberg toplantıları nedir, biliyor musunuz?
Dünya çapında etkin siyasi liderlerin yanı sıra iş dünyası, basın-yayın ve akademi çevrelerinin en önde gelen temsilci ve uzmanlarının bir araya gelmesiyle yapılan yaklaşık 120-150 kişinin katıldığı yıllık, özel toplantılar..
O kadar “özel” ki..
Her yıl bir kez kalın duvarlar arkasında toplanıyorlar..
Birbirinden ilginç konuşmalar yapıyorlar, öneriler getiriyorlar..
Ve ardından da, konuşulanları asla açıklamamak üzere dağılıyorlar..
Toplantı yapılan mekânın yakınlarına bile yaklaşmak kesinlikle yasak..
Yaklaşanlar hemen gözaltına alınıyor..
…
Bu sene bu “gizli ve gizemli” toplantılara Türkiye’den kimler katıldı, biliyor musunuz?
- Prof. Dr. Selva Demiralp, Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi..
- Ömer Koç, Koç Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı..
- Ünal Çeviköz, emekli büyükelçi, CHP 27. dönem İstanbul Milletvekili..
- Evren Balta, Özyeğin Üniversitesi’nde siyaset bilimci..
- Metin Sitti, akademisyen.. (Max Planck Enstitüsü’nde direktörlük görevine getirilen ilk Türk)
Bu toplantılara daha önce, şu anda yeni bir parti kurması beklenen Ali Babacan da katılmıştı..
Mansur Yavaş’ın da, Koç’ların kontenjanından katıldığı öne sürülüyor..
…
İKİ KÜRESEL GÜÇ
Peki, bundan ne çıkar?
Şöyle anlatayım;
Bilderberg yapılanması, “dünyayı yöneten iki küresel güç”ten birisinin 3. katmanı..
Yani, en tepede 1880’li yılların ortalarında John D. Rockefeller tarafından kurulan “Rockefeller Hanedanı” ve 7 ortağı, ikinci katmanda dünyayı 3 bölgeye ayıran ve hepsinin başına Rockefeller tarafından atanan üç kişi, 3. katmanda Rockefeller’in emir ve talimatları doğrultusunda dünyada devletlerin uygulamasını istediği ekonomik düzenin kurallarını belirleyen Bilderberg toplantıları var..
Son ve 4. katmanda ise “masonik yapılanma” yer alıyor..
Yani, küresel gücün “emirerleri”..
Dünyada ve ülkemizde kimlerin “mason” olduğunu duysanız şaşar kalırsınız..
Örneğin bu ülkede defalarca Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı yapmış Süleyman Demirel, Koç Holding’in sahipleri..
Düşünün ki; bunlar sadece birer emir eri..
Manzarayı görebiliyor musunuz?
…
Bir de “Rothschild ailesi” var..
Bu da ikinci “küresel hanedanlık”..
Ama, Rockefeller’den biraz daha güçlü bir hanedan..
18. yüzyılın sonlarından başlayarak Avrupa'nın çeşitli merkezlerinde bankalar kuran Yahudi kökenli Alman bir aile..
Geçtiğimiz yıl, ABD’de bulunan hanedanlık merkezini Londra’ya taşıdı..
1860’lı yıllardaki mal varlığı, dünyadaki bütün malvarlıklarının 4 katıydı..
Şu anda, sık sık gündeme gelen “üst akıl”dan biri de işte bu aile..
…
GELECEK BELİRLENİYOR
Şu anda her iki hanedan, dünyanın kaderini belirleme çalışmaları yapıyor..
İlk hedefleri de 7 milyar kişi olan dünya nüfusunu 500 milyon “seçilmiş kişi”ye düşürmek..
Ve bu 500 milyon kişiyi de robotlaştırarak kendilerine “köle” yapmak..
Bunun için, insanları iç ve dış savaşlarla birbirine kırdırma peşindeler..
Kendilerine boyun eğmeyen ülke yöneticilerini de (örneğin bizde ve Venezuella’da olduğu gibi) darbelerle, algı operasyonlarıyla, itibarsızlaştırarak ona inananların gözünden düşürmeyle yok edecekler..
Böyle yok edemezlerse, “suikast”i devreye sokacaklar..
Yetmezse, dünyada “salgın hastalıklar” devreye sokulacak..
İşte bizi bekleyen “gelecek” bu..
…
Para ve güç bu iki hanedanda..
Teknoloji ellerinde..
Sizce istediklerini elde edemezler mi?
Türk ve İslam coğrafyası birleşip, tıpkı onlar gibi bir güç oluştururlarsa, istediklerini elde edemezler..
Ne yapacaklarsa, bu üçüncü gücü ortak etmek zorunda kalacaklar..
…
BİR VE BİRLİK OLMAK
Şimdi başa dönelim..
Mansur ve Ekrem olaylarını sakın basite almayın..
Türkiye’de devreye sokulan Erdoğan’ı itibarsızlaştırma, halkın gözünden düşürme veya yok etme operasyonlarında rol alanlara dikkat edin..
Hemen hepsi Bilderberg toplantılarının davetlisi..
Nokta atışı yaparken, “üst akıla kafa tutan liderler”in yok edilmesi öncelikli hedefleri..
Aceleleri yok..
Yavaş ve emin adımlarla gidiyorlar..
Bir ve birlik olmazsak, birer “robot” da biz olacağız..
Bilin istedim..