Bugün…
Bugün, doğrularımızla veya yanlışlarımızla yaşadığımız andır. Bu anı iyi değerlendirmeli ve insanlığa nasıl değer katabilirimin sorgulaması yapılmalıdır. Güzel anılar biriktirebildiyseniz ne mutlu size hep iyi yad edilirsiniz, ancak anılarınız kötü ise hep kötü yad edilirsiniz. Hayatını helikopter kazasında kaybeden Muhsin Yazıcıoğlu bir konuşmasında şöyle demiştir:
“Şimdi bakın yoldan geldik, yola gideceğiz. Hiç birimizin garantisi yok. Şurada ayakta duranın da, oturanın da garantisi yok. Yani, ruh bir saniyeliktir. Küf dedi mi gitti. Bunun da nerede geleceği, nasıl geleceği, ne şekilde yakalayacağı belli değil. Bir saniyenize bile hakim değilsiniz. Bir saniyesine bile hakim olamadığınız, hükmedemediğiniz bir hayat için, bir dünya için, bu kadar fırıldak olmanın anlamı yoktur. Düz yaşayacağız, düz duracağız, düz yürüyeceğiz. Dik duracağız, doğru gideceğiz.”
Bir an geçmişi düşündüğümüzde zaman ne çabuk akıp gitmiş deriz, ya da bir anda yarını düşündüğümüzde geleceğin çok uzak olduğunu hissine kapılırız, ama aksine zaman çok hızlı akmaktadır ve öyle bir an gelir ki geriye doğru baktığımızda 20 yıllık süre gözümüzün önünden film şeridi gibi akıp gider. İşte bu yüzden bugünün değerini iyi anlamalı ve her günümüzü dolu dolu yaşamalıyız.
Douglos Burton’un söylediği gibi: “Bugünün değerini anlamadan yarını bekleyen bu insanlar, dünün geçtiğini ve yarının belki de hiç gelmeyeceğini düşünemiyorlar.” Hayat ile ilgili aldığınız bütün kararların doğru olması dileği ile bütün güzellikler sizinle olsun…