Yazıya başlamadan turizmci olmadığımı belirtmek isterim. Ancak gezip, görmek, notlar almak, özellikle güzellikleri paylaşmak, gördüğüm olumsuzlukları da yetkililere iletmek düşüncesindeyim. Şimdi başlayalım.
13-16 Temmuz arasında Üniversitemizin Adrasan’da bulunan Avrupa-Akdeniz Gençlik Eğitim ve Dinlenme Tesisi’nde konaklayarak Adrasan, Olympos ve Çıralı taraflarında vakit geçirme şansım oldu. Hemen altını çizmek isterim ki tesisimiz o yörenin en iyileri arasında ve gören, konaklayan herkesin takdirini topluyor. Önceki yıllarda da çok iyi olmasına rağmen, Yönetimsel bazda yapılan değişikliğin kaliteye çok daha iyi yansıdığını yerinde tanıklık ettim. Katkı koyanlara teşekkür ederim. Bu vesile ile belirteyim ki Adrasan’da gün doğumuna şahitlik etmek isteyenler fırsatı kaçırmamalı.
Üniversitemiz adına bu güzelliği vurguladıktan sonra asıl belirtmek istediğim konuya doğru ilerleyelim. Adrasan’dan Olympos ve Çıralı tarafına ulaşım, tamamen sıcak asfalt üzerinde ve daha keyifli hale gelmiş. Çıralı yerleşim biriminin içerisinden geçip yavaş yavaş Yanartaş’a doğru ilerlerken küçük butik oteller, pansiyonlar sakin bir tatil için cezbediyor.
Bu cezbedici güzellik ise Yanartaş’a çıkmak için ilerleyip park yerine gelince kayboluyor ve açıkçası gördüğüm ilgisizlik turizm adına üzücü. Araçların park etmesi için bir düzenleme yok. Her yıl yüzlerce insanın burayı ziyaret ettiğini biliyoruz. Mutlaka yapılmalı…
Olmayan otoparkın hemen ilerisinde küçücük bir bakkal hüviyetinde bir büfe var. Yanartaş’a çıkmadan önce su almak isterseniz küçük su 2 TL. Turizm bölgelerinde bu normal gibi gözükse de itiraz edince 1.5 TL deniliyor. Kendi insanlarımız ve yabancı turistler için bu durum iyi bir imaj değil.
Büfenin bulunduğu civarda orman ağaçlarının arasında tavuklar, horozlar, kediler de var. Doğal bir ortam, bu kısmı çok hoş. Ama biraz bekleyince ve bu süre uzayınca hayvanların biti, piresi ayaklarınızı ısırmaya başlıyor.
Yanartaş’a çıkmak için yaklaşık 1 kilometrelik bir tırmanış yapmanız gerekiyor. Tırmanışa geçmeden önce basit bir masanın arkasındaki kişi size giriş biletinizi veriyor. Ve biletin değeri kişi başı 7 TL. Biletin üzerinde ise Orman Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü kaşesi var. Keşke müze kart ile giriş yapılabilse. Yanartaş Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne bağlı diye biliyorum. Milli Park içerisinde bulunan Termessos’a müze kart ile girilebilirken, burada neden yok?
Yanartaş’a çıkarken düzgün şekilde yerleşmemiş kendi doğal haliyle duran kaya parçaları, taş parçaları ve toprak zemin üzerinde ilerliyorsunuz. Yaz koşullarında toz önemli değil. Yağmurlardan sonra ise zorlu bir çıkış olacağı kesin.
Tırmanma boyunca bir tarafınız yuvarlanma riskine açık. Özellikle çocuklarınızla çıkıyorsanız onları da kollamak gerekiyor. Keşke tırmanırken tutunulabilecek korkuluklar yapılabilse!
Nihayet Yanartaş’a ulaşınca beklentimin altında kalan bir yer olduğuna şahit oldum. Daha bakımlı, daha düzgün, daha gösterişli bir yer bekliyordum. Ne de olsa Dünya’nın sönmeden yanan eşsiz taştan ocakları burası. Ne de olsa arkeolojik bir yer. Ne de olsa ne zamandan beri yandığını bilmiyoruz. Ee o zaman neden böyle?
Yanan ocakların üzerinde mangal yapmak da neyin nesi? Çantasına tel ızgarasını ve pişirmeye hazır tavuk parçalarını dağın başına çıkarıp mangal keyfi nasıl bir insanlık örneğidir?
Yanan ocakların üzerine sönecek mi diye taşlar, küçük taş parçaları, tozlar yığmaya nasıl seyirci kalınıyor? Pet şişeler ateşi görünce erir, onu oraya koyan değerli (!) insanımız.
Oldum olası “bu millet böyle”, “bu millet şöyle” diye Türk insanını hakir görenleri hiç tasvip etmedim. Ancak bazılarımız hak etmiyor mu?
Yanartaş’a ulaşıp geri dönenler “çıkmanıza gerek yok, hayal ettiğimiz gibi değil” diyorlar ve bunu diyenlerin sayısı fazla, yetkililerin haberi olsun.
Bu bölgeye doğayla uyumlu gölgelik bir alan yapılarak çıkanların soluklanması için banklar koyulabilir. Su ve benzeri ihtiyaçlar için küçük bir büfe yapılabilir. Büfede çalışan ya da ayrıca bir görevlinin olması sağlanırsa da duyarsızlara önlem alınabilir.
Velhasıl… Dağın başında yanan gaz, beni bulun, ihtiyacınızı karşılarım mesajını verirken, onu görmek için para verenleri mağdur etmeyelim. Düzenleme yapılmasının şart olduğu aşikar.