Metinleri, Kullanılan Dilin İşlevine Göre Gruplandırma
Bir ileti, dilin göndergeyi olduğu gibi ifade etmesi için düzenlenip oluşturulmuşsa dil göndergesel işlevde kullanılmıştır. Bu, başka bir ifadeyle dilin bilgi verme işlevidir. Bu yüzden öğretici metinlerde dil genellikle göndergesel işlevinde kullanılır.
Bir iletinin iletisi kendisinde ise dil şiirsel işlevde kullanılmıştır. Dil bu işlevde kullanıldığında iletinin iletmek istediği husus, iletinin kendisindedir. Bu durumda ileti, kendi dışında herhangi bir şeyi ifade etmez, yansıtmaz. Bu yüzden sanatsal metinlerde dil genellikle şiirsel işlevinde kullanılır.
ÖĞRETİCİ METİNLERİN ÖZELLİKLERİ
Öğretici metinler bilgi vermek amacıyla yazılan metinlerdir.
Bu metinler hayatın gerçeklerini, tarihi olayları, felsefi düşünceleri ve bilimsel gerçekleri anlatır.
Dil, bu metinlerde göndergesel işlevinde kullanılır.
Öğretici metinler genellikle kelimelerin ilk anlamlarıyla oluşturulduklarından her okuyucuda aynı izlenimi bırakır.
Bu metinlerde gerçeklik değiştirilmeden verilir.
Öğretici metinlerde açıklayıcı ve tartışmacı anlatım türleri ağırlıklı olarak kullanılmıştır.
Anlatmaya Bağlı Metinlerde Öyküleme ve Anlatıcının Rolü
Öyküleme, tasarlanan ya da yaşanan bir olayın anlatımıdır. Öykülemenin amacı, olayı okuyucunun gözünde canlandırmak ve anlatılmak isteneni bir olay içerisinde vermektir. Öyküleyici anlatımda olaylar; zaman, mekan ve kahramanlar unsuruyla birbirine bağlanır. Bu unsurlar öyküleyici anlatımın temel unsurlarıdır.
Öyküleyici anlatım; ilâhi, kahraman ve gözlemci bakış açılarıyla ele alınabilir. Anlatım türünü belirleyen; anlatıcının ifade tarzı, bakış açısı ve üsluptur. Anlatmaya bağlı metinlerde yazar, okuyucu ve metin gibi iletişimde olan öğeler; okuyucuda uyandırılmak istenen etki yani konu ve tema; anlatıcının konu ve nesne karşısındaki tavrı -üslup ve anlatımı- anlatım türünü belirler.
ANLATMAYA BAĞLI METİNLERDE ANLATICI BAKIŞ AÇILARI
Anlatmaya bağlı metinlerde anlatıcı birinci tekil ya da üçüncü tekil kişidir. "Kim anlatıyor?" sorusu anlatıcıyı, "Kim bakıyor?" sorusu ise anlatıcı bakış açısını buldurur. Okurun, olayı kimin gözünden izlediğini bilmesi bakış açısıyla ilgilidir. Anlatı yazarı için, üç tür bakış açısı vardır, bunlar:
Hâkim (İlâhi) bakış açısı, kahraman bakış açısı ve gözlemci bakış açısıdır.
Hâkim (İlâhi) bakış açısında anlatıcı, anlatılanların tamamını bilen bir varlıktır. Kahramanların gizli konuşmalarını, kafalarından ve gönüllerinden geçeni bilir ve anlatır. Zaman zaman kendi yorumlarını ekleyebilir, açıklamalarda ve yargılarda bulunabilir. Okuyucunun, metinde ne kadar kişi varsa her birinin açısından olayları ayrı ayrı görmesini sağlar. Kahramanların geçmişlerini ve geleceklerini, aynı anda farklı yerlerde meydana gelen olayları betimler.
Kahraman bakış açısında anlatıcı daha çok, olayların merkezinde yer alan kahramanlardan birdir. Hem yaşar hem anlatır. Anlattıkları iç konuşma şeklinde ve zihninden geçenlerdir. Bunları okuyucuyla paylaşır; okuyucu diğer kahramanları onun gözünden ve onun değer yargılarıyla tanır.
Gözlemci bakış açısında anlatıcı, tam bir tarafsızlıkla sadece yaşananları anlatan, olayların gördüğü kadarını anlatma olanağına sahip olan kişidir.O da okuyucu gibi, bir sonraki sayfada neler olacağını bilmez. Sadece olanı aktartır, gördüklerine dayanarak okuyucu gibi yorumlar yapar.