Modern Keşifler: Yemen'deki keşiflerin yapılmasında arkeoloji ilmi, E. Glaser ve J. Halevy isimli iki Alman bilim adamına çok şey borçludur. Bölgenin dini, siyasi ve ticari hâdiselerine büyük çapta ışık tutan bir kaç bin kitâbe edinip bunları çözmüşlerdir. Ayrıca, Hadramut, Katâb (Katâbanya), Ma'rib ve Sebe devletlerinin büyüklükleri, hükûmet merkezleri, hükümdarlarının isimleri, dini merâsim ve uygulamaları, hayat ve medeniyet tarzları vs. hususunda bizi aydınlatmışlardır. Yapılan araştırmalar neticesi, Yemende kurulmuş tüm hükümdarlıklar arasında Maîn'in en eskisi olduğu ortaya çıkmıştır.
Fakat, bugüne kadar bulunabilen Main kitâbele- rinde tarih verilmediğinden, Minalılann idâre süresiyle ilgili görüşler muhteliftir. Alman arkeologlar Mina krallığının M.Ö. 1400'den M.Ö. 700'e kadar sürdüğü görüşündedirler. Fransız arkeologlarla bazı İngiliz tarihçiler, bu dönemin kesin olarak M.Ö. 800'de başladığı fikrini benimsemektedirler.
Takibeden pasaj Encyclopredia Britannicadan (c. II, "Araplar" başlığı altında) alınmıştır:
"Aynı zamanda, kitabelerin çok geç bir devre kadar tarih notu taşımayıp, çok azının muhtevâ olarak tarihî olduğu, diğerlerinin sadece tanrı ve hükümdarların isimlerine ve yerel ve dinî teferruata yer verdiği ve nihâyet bizim bugüne kadar bulduklarımızın eksikliği göz önüne alındığında, Arabistan'ın milattan önceki tarihinin yeniden kurgulanması hususunda bilim adamları arasında ciddi anlaşmazlıkların çıkması sürpriz değildir. .Ancak tüm bilim adamları, kitâbelerin M.Ö. 19. asra kadar (kimilerine göre 16. asır) dayandığı ve en azından dört medenî krallığın (Mâin, Sebe, Hadramut ve Katabanya) mevcut bulunduğunu ispatladığı hususunda hemfikirdirler."
F. Hommel ise şunları ifade etmektedir:
"M.Ö. 3. bin yıl gibi eski bir tarihte eski Babil kitâbeleri Maganlı veya Doğu Alabistanlı Manyum (tam adı Manyum-dannu) isimli bir hükümdardan bahsetmektedir; Arapça "Ma'ân" kelimesinin Sümerce'de Ma- gan şeklinde telaffuz edildiği, Güney Alabistanlı Ma'ân (daha sonraki söylenişi, Maîn) krallığının veya Mina devletinin kurulduğu merkezin burası olduğu görüşü, bir çok delille desteklenmektedir. Başlangıçta bütün Güney Arabistan'ı (Katabanya ve hatta Hadramut dahil) ve ay- nca Orta ve Kuzey Batı Arabistan'da Meluh isimli bir bölgeyi kapsayan bu devletin kuruluş tarihi bizce meçhuldür." 47
Burada, Mısır'da hükümdarlık eden Arap kabilelerinden (bunların toplu ismi Hyksos, yani Çoban-Kral- lardır) birine, Mısırlıların Ma'in ismini verdiklerini belirtmemiz gerekir. Bu kelime "Maîn" kelimesinin başka bir biçimi olabilir. Üstelik, Maîn ve Asur kitâbeleri, bu iki ülke arasında karşılıklı münâsebetler bulunduğuna işaret etmekte ve M.Ö. 1900 ile 100 arasında yazılmış Asur kitâbelerinde Maîn'in ismi geçmektedir. Bu sebeplerden, ^abistan tarihi üzerine araştırma yapan Fransız tarihçi Cl. Huart'ın belirttiği gibi, Mina devrinin bitişi için M.Ö. 1. asırdan daha sonraki bir tarih ileri s^ülemez.48
Burada di^at edilmesi gereken diğer bir husus, Yemen'deki Sebe idaresinin M.Ö. 8. veya 9. asırda başlayıp, yüzyıllar boyunca Himyerî adı altında varlığını sürdürdüğüdür. Bu yüzden Mina devrinin tamamının veya en azından en şaşaalı döneminin M.Ö. 9. veya 8. asırda bitmiş olması gerektiği açıktır. Minalıların çöküşünü, Sebelilerin yükselişi takibetmiştir. Bazılarına göre Sebeliler ile Minalılar aynı devirde yaşamışlardır. Fakat Yemen gibi küçük bir ülkede iki güçlü devletin asırlar boyunca birarada yaşayabilmesi hemen hemen imkânsızdır. Bu sebepten biz, Mina devrinin veya en azından parlak döneminin Sebelilerin gelişinden önce bittiğini delillerle ispatlayan meşhur Alman bilim adamı F. Hommel ile hemfikiriz. Hommel şöyle demektedir:
"Bazıları tarafından (meselâ, Viyanalı D. H. Muller) eski bir devirde bunların (Sebe ve Mina'nın) çağdaş oldukları açık bir hakikat olarak telakki edilirken, bilhassa Hugo Winckler ve bu satırların yazarının desteklediği Edward Glaser, Mina krallarının idaresinin tarih olarak Sebe krallarından (ve dolayısıyla Rahip-krallardan) önce geldiği nazariyesini savunmuştur. Şimdilerde meşhur olan bu nazariyenin tabiî neticesi, Minalılann tarihî olarak daha eski bir dönemde (M.Ö. 1200 ile en fazla M.Ö. 700 arasında) yaşadıkları faraziyesini beraberinde getirmektedir. Ancak daha sonraları, çağdaşlık faraziyesi bazı bilim adamlarınca, bilhassa Arap tarihi uzmanı Martin Hartmann ve tarihçi Edward Meyer tarafından yenden müdafa edilmişse de, Hartmann şimdilerde, evet doğru, Mina krallığının altın çağının, Sebelilerinkinden daha önce vukû bulduğunu itiraf etmektedir." 50.