Keşif Ekibi Derneği olarak bir süre ara vermek zorunda kaldığımız Tarih, Kültür ve Doğa programlarımıza yeniden “vira bismillah” diyerek 2016 yılında başladık. Şubat ayı programımızı hemen yanı başımızda bulunan Panfilya kentlerinden Silyon’a gerçekleştirdik.
35’incisini gerçekleştirdiğimiz Sillyon Antik Kenti keşfimizde güzel bir hava hıdırellez çoskusunu erken yaşamamıza vesile oldu. Keçilerin oğlaklarını doğurduğu, pınar sularının tarihi çeşmelerindren aktığı Silyon da, Selçuklu Camisi üzerinde çiçek açmış Badem agacını temaşa ederken Anadolu’nun ve Antalyamızın zenginliğine şahitlik ediyorduk.
EXPO alanına 13 kilometre mesafe uzaklıkta bulunan bu tarihi kentin kaybolan değerini gün yüzüne çıkartmalıyız diye düşününürken Medya ordusunun her biriminde görev yapan Antalya sevdalılarına güveniyorduk.
İçerisinde tarihi güzellikleri barındıran Sillyon Antik Kenti, Selçuklular zamanından kalma camii, 8 pencereli ibadet hane, tiyatro kalıntıları ile dikkatimizi çekerken yapılacak birkaç rutuşla turizmimize kazandırılabilir.
Harabe durumunda olan tarihi alanın M.S. 2. yüzyılda Bergama Krallığı’na bağlı olarak yakın tarihe kadar Karahisar – Tekke adı ile bu günkü Yanköy Köyü yakınlarında bulunan Koçhisar Tepesi’nde kurulmuş olduğunu da hatırlatırım. Bu tarihi mekanı görmek isterseniz yukarıkocayat sapağından kahverengi tabelaları takip ederek Silyon’a uluşabilirsiniz.
Antik devrin en zengin şehirlerinden birisi olan Sillyon yöre halkı tarafından ‘Asar’ diye anılmaktadır.
Programamıza ev sahipliği yapan AKGİAD Başkanı Mustafa Altıntaş yönetim kurulu üyelerinden Ali Ormancıoğlu ve Duran Celbiş’e ayrıca Rehber Nurten olgun’a teşekkür ederim.