Arabistan'daki Kabileler
Klasik yazarlar, sadece siyasî veya ticarî temasta bulundukları Arabistan kabilelerini tanımaktaydılar. İskenderiyeli Yunan ve Romalı coğrafyacılar arasında Pliny, Strabo, Diodorus ve Ptolemy 50 veya 60 Arap kabilesinin adını zikretmiştir, ama isimleri Yunanca, Latince ve İskenderiye lisanlarında öylesine değiştirilmiştir ki, bugün tanınamaz haldedirler. Dikkatli bir tetkikten sonra aşağıdaki kabilelerin isimleri tespit edilebilmiştir.
'Ad-i Aram Kabilesi: Hadramut yakınlarında yaşamış olan Arabistan'ın en eski ve en ünlü kabilesiydi. Bu kabilenin büyük bir kısmı, Rum işgalinden önce ortadan kalkmıştı Sadece bir bölümü, yani Hz. Hud (Heber)'un peşinden gidenler yaşamışlardı.
Yunanlı coğrafyacılar, bu kabileden; "Adramitae" (Adram, Ad-i Aram'ın yerine geçmiştir, tae ise kabile demektir) olarak bahsetmişlerdir. Bazılarına göre ise, "Adramitae" kelimesi Hadramut dönüşümüdür. Fakat, bu itiraza açık bir konudur, çünkü bu kabilenin ismi Yunanca'da "Chatramotitai" olarak yazılmaktadır.
SemUd Kavmi: Semûd kabilesinin ilahî cezadan kurtulabilen kısmı, Yunan hakimiyeti boyunca da Hicaz yakınlarındaki Medyen'de yaşamaya devam etti. Yunan ve Romalı coğrafyacılar bu kelimeyi biri "Tham- yedi" ve diğeri "Thamyditae" olmak üzere iki farklı şekilde yazmışlar&r:.
Hadramut Kabilesi: Eski zamanlarda bu kabilenin insanları, ticarî ve siyasî hayatta Yemenlilere denktiler. Yunanlılar, Hadramut kelimesini, "Chatramotitai" biçiminde yazmışlarir.
Nâbatiler: Hz. isa'dan iki ya da üç asır önce, Necd'den Klzıl Deniz, Akabe Körfezi ve Suriye Çölüne kadar olan topraklar, Hz. ismail'in oğlu olan Nâbit'in neslinin hâkimiyeti altındaydı. Yunan ve Romalılann, Petra'da yaşayan Nâbatîlerle diplomatik münasebetleri mevcuttu.
Kedarller: ismail Peygamber'in oğullrından, (Hz. Peygamber'in de neseben bağlı bulunduğu) Kedar (Kaydar)'ın sülalesi, M.Ö. 10. asırdan itibaren Hicaz'ın hakimi olmuşlardı. Yunanlılar Kedar ismini farklı şekillerde yazmışlardır, ama bunların doğruya en yakın olan biçimi, Plinynin kullandığı "Cedarni"dir.42
Yemen kabileleri, yani Minaei (Main) ve Sabaei (Sebâ), Yunanlılar tarafından tafsilatıyla tasvir edilmişlerdir. Kitaplarında ayrıca Omanitai (Ammuniler) ve Gerrhaei (Yemâme'de meskûn Kariye halkı) kabilelerini de zikretmişlerdir. 43 islâm'ın gelişinden bir süre evvel Menâzire kabilesi, Hîre'de Sasanîlerin, Gassanî- ler de Suriye'de Romalıların mandası altında hüküm sürmekteydiler. Yunanlı yazarlar, bu iki halk hakkında da oldukça detaylı malûmat vermişlerdir.
Kur anî Dönem Boyunca Arabistan
Arabistan Toprakları: Yarımada olmasına rağmen Arabistan, üzerinde yaşayanların çoğu tarafından bir ada, Ceziretü' l-Arab olarak telakkî edilmiştir. Araplar ülkelerini daima insanlığın merkezi olarak görmüşlerdir. D.G. Hogarth, Sir William Muir ve diğer çağdaş ilim adamlan da Arabistan'ı eski dünyanın kalbi olarak tavsif etmişlerdir. Arabistan'a komşu ülkeler, doğuda İran, güneydoğuda Hindistan, batıda Habeşistan, Sudan ve Mısır, kuzeyde ise Suriye ve Irak'tır.