Deniz turizminin yaygın olduğu kıyı şeridi bölgelerinde özellikle yaz aylarında coğrafik özelliklerin de etkisi ile meteorolojik parametrelerdeki değişimler boğulma vakalarında artışa neden olmakta ve özellikle yaşlı ve kronik hastalığı olanlarda mortal seyretmektedir.
Antalya dünyanın her ülkesinden yılda 10 milyonun üzerinde insanın ziyaret ettiği önemli turizm merkezlerinden biridir ve merkezindeki Konyaaltı sahili 1.5 km uzunluğunda olup Türkiye’nin 2.ci en uzun sahilidir. Antalya merkezinde olması nedeniyle kolay ulaşılabilmesi ve yılın her ayında bu sahilden denize girilebilmesi boğulmaların en çok burada meydana gelmesine neden olmaktadır.
Boğulma belirtileri Duygu ve Bulguları: Boğulma tehlikesi yaşayan hastalarda; Nefes almada güçlük, hızlı ve derin solunum, Ağızda köpüklenme, Yüzde, dudaklarda ve tırnaklarda morarma ve şuur kaybı görülebilir.
Ne Yapmalıyız? Suda boğulmalarda, ağızdan ağıza ya da ağızdan buruna solunumun suda yaptırılması mümkündür ve bu uygulamaya su içerisinde iken başlanmalıdır. Bu uygulama derin sularda mümkün olmayabilir, bu nedenle hastanın hızla sığ suya doğru çekilmesi gerekir.
Suda boğulma tehlikesi geçirmiş birinin şuuru yerinde değilse ve nefes almıyorsa sırtüstü yatırıp yakasını kemerini gevşetin. Ağzının içini kontrol edin takma diş veya yabancı cisim varsa çıkarın. Nefes almıyorsa suni solunum ve kalp masajı yapmaya başlayın.
Suda boğulmalarda, boğulma sırasında nefes borusu girişinin kasılmasına bağlı olarak çok az miktarda su akciğerlere girer. Suda boğulanlarda özellikle soğuk havalarda 20-30 dakika geçse bile hastalara hemen Temel Yaşam Desteği (TYD) verilir. TYD yapay solunum ve kalp masajından oluşur. Ama TYD yapmak için sağlık personeli olmak veya ilk yardım eğitimi almak gerekir.
Hastanın başını geriye doğru yatırıp çenesini dışarı doğru çekin. Eğer hasta suya atladıysa boyun çok geriye itilmemelidir çünkü boyun omurları zarar görmüş olabilir. Solunum yollarının açılması ilk üç dakika içinde yapılmalıdır, beyin daha fazla oksijensizliğe dayanamaz. Burun deliklerini parmaklarınızla sıkıştırıp ağzını sonuna kadar açın.
Hastanın göğsü kalkıncaya kadar ağızdan ağıza kuvvetlice nefes verin. Verdiğiniz havanın çıkmasını beklerken başını yana çevirin. Havayoluna giren su dışarı çıkacaktır. Yaklaşık her beş saniyede bir bunu tekrarlayın. Küçük çocuklar ve bebeklerde, burun ve ağzı kendi ağzınızla kapatarak her üç saniyede birçok dikkatlice üfleyin. Hasta kendi kendine nefes almaya başlayana veya öldüğünden hiç şüpheniz kalmayana kadar, suni teneffüse devam edin. Bazen 1 saat ya da daha fazla denemek zorunda kalınabilir. Ardında kalp masajı yapmaya başlayın.
Yapılan araştırmalarda kurtarıcıların çoğu ağızdan ağıza suni solunum yapmaktan çekindikleri gösterilmiş ve bundan dolayı sadece kalp masajı yapmak bile hastanın sekelsiz iyileşmesini sağlayacaktır. Kalp masajı için dirsekleri bükmeden hastanın göğsünün alt bölgesine yerleştirin. Göğüs yüksekliğinin üçte biri kadar bastırın. Hasta nefes almaya başlayana kadar TYD devam ettirin. Hasta nefes almaya başlayınca tüm ıslak elbiselerini çıkarıp eğer ortam soğuksa battaniye sarın ve ısınmasını sağlayın. Tüm bu müdahaleleri yaparken 112’yi aramayı unutmayın.