Son devrin meşhur müfessirlerinden Elmalılı M. Hamdi Yazır (rh.a.), "Hak Dini Kur'ân Dili" adli tefsirinde şu reddolunamaz hakikatı beyân eder:
"Allah'ı ve Allah'ın ayetlerini örtbas etmeye çalışan kâfirleri de Allah sevmez. İşte bütün bu şübhelerden dolayı, açıkça Peygamberliğe şehadet edilmedikçe, Allah'ın birliğine, Allah'ın kendisinin şehadeti gibi gerçek bir şehadet yapılmamış olacağından İslâm'da bu iki şehadetin birleştirilmesinin şart olduğunu ve Allah'a itaat ile Rasul'e itaatin birbirini gerektirdiğini ve Allah'ın rızasına, mağfiretine, rahmetine ermenin ancak bu Sûretle mümkün olacağını açıklamak üzere:
"De ki: 'Allah'a ve Rasulüne itaat edin.' Eğer yüz çevirirlerse şübhesiz Allah, kâfirleri sevmez, buyrulmuştur."
Yegâne Rabbimiz ve İlâhımız Allah Teâlâ şöyle buyurur:
"Kim Rasule itaat ederse, gerçekte Allah'a itaat etmiş olur. Kim de, yüz çevirirse, Biz seni onların üzerine koruyucu göndermedik."
"Âlemlere rahmet olarak gönderilen"9 Hayat örneğimiz ve önderimiz Rasulullah Muhammed (s.a.s.)'e iman ve itaat etmek, Âlemlerin Rabbi Allah'a iman ve itaat etmenin gereğidir… Allah'a iman ve itaat edenler, O'nun, insan kullarına gönderdiği hidayet rehberi son Nebî ve son Rasulü Muhammed (s.a.s.)'e de iman edip itaat etmekle mükelleftirler… Allah'a iman ve itaat etmeyenlerin kâfir oldukları gibi, Rasulullah (s.a.s.)'e de iman ve itaat etmeyen, itaatten yüz çevirenlerde kâfir olurlar… Allah kâfirleri sevmez ve onlar için çılgınca yanan bir ateş hazırlamıştır…
Muvahhid mü'min müslüman kullar, kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla yegâne hayat önderleri Rasulullah Muhammed (s.a.s.)'e katıksız iman ettikleri gibi, itaatlerini de kusursuz yapmaya gayret eder, emrettiklerini yerine getirir ve nehyettiklerinden alabildiğince uzak dururlar!..
Şimdi can kulağıyla Rasulullah (s.a.s.)'i dinleyelim!
İbn Ömer (r.anhuma) rivayet eder.
Rasulullah (s.a.s.) şöyle buyurur:
"Allah, tanıdığı ruhsatların kullanılmasını sever, bunun yanında emirlere karşı gelinmesinden hoşlanmaz."
Ukbe b. Âmr el-Cuhenî (r.a.)'dan.
Rasulullah (s.a.s.) şöyle buyurdu:
"Allah'ın tanıdığı ruhsatı kullanmayan kişinin Arafat dağları kadar günahı olur."