Antalyaspor yeni sezona kötü başladı. Ligin ilk 3 haftasında galibiyeti bulunmayan 4 takımdan biri. Puan cetvelinde 15’inci sırada yer alan Antalyaspor, elbette bu tablo haliyle eleştirilir.
Zira yapılan takviyeler, alınan yıldız oyuncular sonrası daha iyi sonuçlar alınması beklenirdi.
Ancak ilk haftalarda bu gerçekleşmedi. Doğal olarak Malatyaspor maçı sonrası teknik heyet ve futbolcular yaylım ateşine tutuldu.
Yukarıda ifade ettiğim gibi eleştiri normaldir. Bunu itirazım yok. Fakat birileri eleştirinin dozunu kaçırdı. Neymiş efendim ‘Eto’o bilerek gol atmıyor.’ Bunu ifade edenlerin Antalyasporluluğundan şüphe ederim. Samuel Eto’o’nun kariyerine baktığınız zaman bunun olmayacağını zaten net olarak görürsünüz. Evet, Eto’o belki ilk 3 hafta gol atamadı. Belki istenileni veremedi. Ancak ‘Bilerek oynamadı, bilerek gol atmadı’ gibi saçma sapan iddialarda bulunmak doğru değil. Bunu iddia edenlere o halde biz de bir soru soralım. Malatyaspor maçında Samir Nasri’nin attığı golde asisti kim yaptı? Gol atmak istemeyen biri gol attırır mı?
Bu arada eleştirinin dozunu kaçıranlar Teknik Direktör Rıza Çalımbay’ı da hedef aldı. Bir kez daha vurguluyorum. Eleştirelim. Takımı geriye yasladığının hesabını soralım. Takımın ilk 3 haftada istenilen performansı ortaya koyamadığını yüzüne vuralım. İstenilen sonuçların alınmadığını söyleyelim. ‘Takımı oynatmadı, istifa etsin, Antalyaspor’a hoca olacak kapasiteye sahip değil’ gibi söylemler doğru değildir. Çalımbay değil miydi geçen yıl bu takıma sayısız rekor kırdıran. O değil miydi Antalyaspor’u Avrupa Kupaları sınırına dayandıran. O gün yere göğe sığdıramadığınız Çalımbay için bugün söylenenleri hayretle karşılıyorum.
Ligin henüz başı. Geriye tam tamına 31 maç var. Böyle bir tablo önümüzde dururken bugünden düğmeye basmak da neyin nesi.
Arkadaşlar sakin olalım ve iyi düşünelim. Bugünden saldırmak ne size ne de Antalyaspor’a bir yarar sağlar. Aksine zarar verir. Dolayısıyla yapılan eleştirilerin dozunu iyi ayarlayalım.