Esra Köksal

Esra Köksal


MÜSLÜM BABA FİLMİ İZLEYENLERİ YAKIP KAVURDU

29 Ekim 2018 - 00:01

Bu sezonun en çok merak ettiğim filmlerindendi. Yıllarca şarkılarını nasıl bu kadar duygulu söylediğini filmi izleyince daha iyi anladım. “Herkesin acısı sevgisi kadar” demişti Müslüm Gürses…
Şarkılarda ki acı aslında onun hayatıydı. Yaşadığı acılara nasıl göğüs gerdi, nasıl her kötülüğe bu kadar iyi kalabildi? Hayatı boyunca dervişliği seçmişti sanki.
Bir konserinde bıçaklandığında bile bir hayranını affetmişti. Aile çay bahçelerinde başlayan müzik hayatına “Müslüm Gürses” adını altın harflerle yazdıracaktı ancak bu hiç de kolay olmayacaktı…
Bu uğurda annesiyle kardeşlerini kaybedecekti. Hem de en yakını, babası tarafından... İşte Müslüm Gürses’in hayatında bilinmeyen yönlerini tüm çarpıcılığı ile ele alan Müslüm filminden izlenimlerim…
Müslüm Gürses’in hayatına baba odaklı bakan "Müslüm" filmi görücüye çıkar çıkmaz 7’den 70’e herkesin yüreğine dokundu. Adeta izleyenleri yıkıp geçti, kavurdu.
Eminim hayranı olmayanlar bile “acı dolu hayat” diye gözyaşlarına hakim olamadı. Acının en dibini yaşamış biri olarak çıktı karşımıza Müslüm Baba filminde.
Üstelik senaryodan da ibaret değildi. Her şey birebir gerçekti. Müslüm baba annesiz kaldı, kardeşsiz kaldı, babasını ise hiç affedemedi… Çünkü annesi ve kardeşlerinin ölümüne sebep olmuştu.
Daha 14 yaşında annesini ve kız kardeşini toprağa, erkek kardeşini ise yatılı okula vermişti. Teselliyi yürekten hissederek okuduğu şarkılarda buldu. Hiç baba olamadı ancak o herkesin Müslüm babasıydı.
78 yılında geçirdiği trafik kazası ise hayatını kökten değiştirdi. Kaza sonrası öldü zannedildi morgda canlandı. Müslüm Gürses, yaşadığı onca acıya rağmen hayata sıkı sıkıya tutunmayı başardı. Bir röportajında; “O kazada şoför öldü. Beni de öldü sanmışlar zaten.
Sonra alıp hastaneye götürmüşler. Ben ölümü yaşadım aslında. Bana göre hayata yeniden dönmüş olmam Allah’ın bir lütfudur diyordu. O korkunç olaydan sonra birçok şeyimi kaybettim. Neyse buna da şükür yaşıyoruz işte” demişti.
Bu kazadan sonra koku almayı ve duymayı kısmi olarak kaybetti Müslüm baba. Alnına ise plaka takıldı. Yıllarca süren baş ağrıları kazadan kalmıştı. Müzik dünyasının en ilginç hayran kitlesine de sahipti Müslüm baba. Hayranları onun konserlerin de kendilerini jiletleyip kan akıtırdı.
Bu olay ise üniversitelerde Gürses’in tez konusu olmasına sebep oldu.
BABA OLAMADI AMA HERKESİN MÜSLÜM BABASIYDI
Senaryosunu Hakan Günday ve Gürhan Özçiftçi'nin yazdığı filmi biz de Laura Avm Site sinemaları işletme müdürü Kamil Zor önderliğinde izleme fırsatı bulduk.
Film Müslüm Gürses'in pek de bilinmeyen hayat öyküsünü anlatıyor. Ama senaryo bunun ötesinde kötü bir babanın oğlu olarak çok acılı bir hayat süren, bunun için baba olmamaya karar veren bir adamın toplum tarafından baba olarak kabul görmesi üzerine kurulu...
Babası tarafından annesi ve minik kız kardeşinin gözleri önünde katledilişi, yıllar sonra ise erkek kardeşinin ölümü onu hep şarkısında söylediği gibi aldığı nefese bile “küskün” yapıyor.
Filmde Müslüm Gürses’in maçoluğu, dervişliği, kibarlığı, merhametli oluşu, kendisiyle yüzleşmesi yani erdemleri ve zaaflarıyla karşılaşıyoruz. Deli gibi sevmek ruhumuzda var derken Bir de çocukluk aşkı Muhterem Nur var…
Filmde o büyük aşk da anlatılıyor. Nasıl tanıştılar, nasıl hayat arkadaşı oldular… Müzikler ise Müslüm Gürses’in yaşadıkları ile daha güçlü bir bağ kurulmasına yardımcı oluyor...
Temuçin Esen ve Zerrin Tekindor'un oyunculuğuna da diyecek yok. Biyografik Türk filmleri açısından büyük bir öneme sahip olan "Müslüm" filmi mutlaka izlenmeli...
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum