Yine dua ve himmetinizle idrak etmişiz ki; Kur'an-ı Kerim'in bir mu'cize-i maneviyesi olan hârika Risale-i Nur Külliyatı'nın bir satırından ettiğimiz istifadenin bir miktar-ı mukabilini dahi ödemeye gücümüz yetişmez. Bunun için ancak Cenab-ı Hakk'a şöyle yalvarmağa karar verdik:
"Ya Rab bizi ebedî haps-i münferidden kurtarıp bâki ve sermedî bir âlemin saadetine nâil edecek bir hakaik hazinesinin anahtarını Risale-i Nur gibi nazîrsiz bir eseriyle bahşeden Sevgili ve Müşfik Üstadımızı, zalimlerin ve düşmanların sû'-i kasdlarından muhafaza eyle, Kur'an ve iman hizmetinde daima muvaffak eyle. Ona sıhhat ve âfiyetler, uzun ömürler ihsan eyle" diye dua ediyoruz.
Evet Üstadımız Hazretleri! Risale-i Nur'u dikkat ve tefekkürle okumak nimet-i uzmasına nâil olan biz bir kısım üniversite gençliği, bir hüsn-ü zan veya bir tahmin ile değil, tahkikî ve tedkikî bir surette sarsılmaz ve sarsılmayacak olan ilmelyakîn bir kuvvet-i imaniye ile inanıyoruz ki: Zemin yüzünün bu asra kadar görmediği bir vahşet ve dehşetin sebebi olan dinsizlik ve ilhadı, Bediüzzaman ortadan kaldırmaya inayet-i Hak ile muvaffak olacaktır.
Bizim bu kanaatımız, safdilane veya tahminle değildir; ilmî ve delile müstenid bir tahkik iledir. Bunun için, muârız olan dahi bu hakikatı kalben tasdik edecektir.
Dua ve şefkat buyurun, Kur'an ve iman hizmetinde fedai olalım. Risale-i Nur'u bir dakikamızı bile kaybetmeden okuyalım, yazalım, ihlas-ı tâmme muvaffak olalım.
Üniversite Nur Talebeleri namına
Abdülmuhsin
Çok Mübarek Üstadımız Hazretleri!
Evvelâ: Geçenlerde alınan Nur eczalarının hepsi dağıldı; Nur'un müştakları sürûr içinde kaldılar. Nur'dan kısmeti olanlar birer birer çıkıp ona koşuyorlar. Nur arayan sineler (Men talebe ve cedde vecede) hakikatınca buluyorlar. Bu sefer Ziya kardeşimizin getirdiği otuzdört aded Sözler kapışıldı. Asâ-yı Musa'lar Ankara'ya ve Anadolu'nun muhtelif yerlerine dağılıyor...
Risale-i Nur'un perde arkasındaki parlaklığını görmeyenler dahi ona tarafdardırlar. Risale-i Nur'un Medresetüzzehra'sı Anadolu çapında ve Âlem-i İslâm ölçüsünde genişleyeceğini; Risale-i Nur'un hakikatının yüksekliğinden ve dikkat ve tefekkürle okuyan mü'minlerin ve ehl-i ilmin arasında vücuda gelen sarsılmaz uhuvvet ve kardeşlikten anlıyoruz. Medresetüzzehra'nın bu muazzam faaliyetleri, zemin yüzünde bahar mevsiminde olan İlahî ve muazzam neşir gibi sessiz, gürültüsüz, şaşaasız, gösterişsiz ve mütevazi ve fakat muazzam bir şekilde cereyan etmektedir. Fıtraten acûl olan insanoğlu âlemde hâkim olan kanun-u İlahîyi düşünmeyerek, her mes'elenin istediği vakitte hallolunmasını istiyor; küçük dairelerdeki vazifelerini atlayıp, büyük dairelere sapıyor.
Tohumları atılmış ve sünbül vaktine gelmiş olan Risale-i Nur'un yetiştirdiği hakikî imanlı zâtlar, inşâallah yakın zamanda Âlem-i İslâm'a birer nümune-i imtisal olup nur-u hidayeti göstereceklerdir.
Ankara Üniversitesi Nur Talebeleri namına Abdullah.