جُمْلَه شِيرَانِ جِهَانْ بَسْتَهءِ اِينْ سِلْسِلَه اَنْد
رُوبَه اَزْ حِيلَه ِه سَانْ بِكُسَلَدْ اِينْ سِلْسِلَه رَا
Said Nursî
Neşrettiğim fihriste-i makasıddan terk ettiğim bir fıkradır. Şöyle ki:
Zâhiren hariçten cereyan eden maarif-i cedidenin bir mecrası da, bir kısım ehl-i medrese olmalı. Tâ gıll ü gıştan tasaffi etsin.
Zira bulanıklığıyla başka mecradan taaffün ile gelmiş ve atalet bataklığından neş'et ve istibdad sümûmu ile teneffüs eden, zulüm tazyiki ile ezilen efkâra bu müteaffin su, bazı aksü'lâmel yaptığından, misfat-ı şeriat ile süzdürmek zarurîdir. Bu da ehl-i medresenin dûş-u himmetine muhavveldir.
والسَّلامُ عَلي مَنِ التَّبَعَ الهُدَي
Said Nursî Redd-ül Evham
(31 Mart 1909)
İttihad-ı Muhammedî (Aleyhissalâtü Vesselâm) cemaatine isnad ettikleri dokuz evham-ı fasideyi reddedeceğim.
Birinci Vehim: Böyle nâzik bir zamanda din mes'elesini ortaya atmak münasip görülmüyor.
Elcevab: Biz dini severiz. Dünyayı da yine din için severiz. لاَخَيْرَ فِى الدُّنْيَا بِلاَ دِينٍ
Sâniyen: Madem ki meşrutiyette hâkimiyet millettedir. Mevcudiyet-i milleti göstermek lâzımdır. Milletimiz de yalnız İslâmiyet'tir. Zira Arab, Türk, Kürd, Arnavut, Çerkez ve Lâzların en kuvvetli ve hakikatlı revabıt ve milliyetleri, İslâmiyet'ten başka bir şey değildir. Nasılki az ihmal ile tavaif-i mülûk temelleri atılmakta ve onüç asır evvel ölmüş olan asabiyet-i cahiliyeyi ihya ile fitne ikaz olunmaktadır. Ve oldu gördük...
İkinci Vehim: Bu ünvan, tahsisiyle, müntesib olmayanları vehim ve telaşa düşürüyor?
Elcevab: Evvel de söylemiştim. Ya mütalaa olunmamış veya sû-i tefehhüme uğramış olduğundan tekrarına mecbur oldum. Şöyle ki:
İttihad-ı İslâm olan İttihad-ı Muhammedî (Aleyhissalâtü Vesselâm) dediğimiz vakit, umum mü'minlerin mabeyninde bilkuvve veya bilfiil sabit olan ittihad muraddır. Yoksa İstanbul ve Anadolu'daki cemaat murad değildir. Amma bir katre su da, sudur. Bu ünvandan tahsis çıkmaz. Tarif-i hakikîsi şöyledir:
Esas temeli, şarktan garba cenubdan şimale mümted ve merkezi Haremeyn-i Şerifeyn ve cihet-i vahdeti tevhid-i İlahî.. peyman ve yemini iman.. nizamnamesi, Sünnet-i Ahmediye (Aleyhissalâtü Vesselâm).. kanunnamesi, evamir ve nevahi-i şer'iyye.. kulûb ve encümenleri, umum medaris, mesacid ve zevaya.. o cemaatin ilelebed ve muhalled naşir-i efkârı, umum kütüb-ü İslâmiye ve her vakit naşir-i efkârı başta Kur'an ve tefsirleri (ve bu zamanda bir tefsiri, Risale-i Nur) ve i'lâ-yı Kelimetullahı hedef ve maksad eden umum dinî ve müstakim ceraiddir. Müntesibîni, umum mü'minlerdir. Reisi de Fahr-i Âlem'dir (Aleyhissalâtü Vesselâm).