Gebelik okulu eğitmenlerinden Op. Dr Ümmühan Dursun Toros, pek çok anne adayının ilk gebelik sürecinde bilinçsizce hareket ettiğini söyledi. Kulaktan dolma bilgilerle hareket eden anne adaylarının hem bebeğin hem de annenin sağlığını tehlikeye attığına vurgu yapan Op. Dr. Toros, “Tüm anne adayları, gebe olduklarını öğrendikleri ilk anda kendi başına hareket etmemeli, süreci mutlaka deneyimli bir hekimle devam ettirmeli. Gebelik sürecinin doğru izlenmesi, gebelikte neyin doğru neyin yanlış olduğunun bilinmesi, hem anne hem de bebek için çok önemlidir. Bu nedenle hastanemizde gebe okulu faaliyetini 3 haftadır ücretsiz sürdürüyoruz. Anne adaylarını 3 haftalık eğitimden geçiriyoruz. Anne adaylarına eğitimlerinin 3'üncü haftasında sağlıklı ve ağrısız doğum yapmalarına olanak tanıyan egzersizler öğretiyoruz" diye konuştu.
TATLI VE HAMUR İŞLERİNDEN UZAK DURUN
Paketlenmiş, gıda boyası ile boyanmış yiyeceklerin hem anne hem de bebek sağlığı için tehlikeli olduğunu vurgulayan Op. Dr. Toros, “Gebelik okulunda anne adaylarımıza sağlıklı beslenme konuları hakkında da bilgiler verdik. Kilo, boy, tansiyon gibi fiziksel tanımlamalar sağlıklı beslenme ile de doğru orantılıdır. Bazı gebelerde gıda tercihlerine göre protein tüketmeme alışkanlığı olabiliyor. Bu durum gebelerde B-12 eksikliği, demir eksikliğine neden oluyor. Anne adaylarının B-12 ve demir eksikliğini takviye vitaminlerle dengelemesi gerekiyor. Gebelik döneminde şekerli gıdalar, tatlılar, hamur işleri, beyaz ekmek, pirinç, patates ve abur cubur tüketimi de oldukça zararlı" ifadelerini kullandı.
NİŞASTA BAZLI YİYECEKLERE DİKKAT!
Nişasta bazlı glikoz ve früktoz şurubu içeren yiyeceklerden gebelerin uzak durmasını öğütleyen Op. Dr. Toros, şöyle dedi:
“Gebelikte yanlış yapılan şeyler, karbonhidratlı beslenme. Karbonhidrat tüketimi, bebeğin iri olmasına sebep oluyor. İri bebek olmasından dolayı sezaryenle doğum yapmak zorunda kalıyoruz. Vitamin eksikliğinden çok, anne ve bebekte glikoz kullanım bozukluğu, bebek doğduktan sonra bebeğin ilk 24 ile 48 saatinde hipoglisemilerle karşılaşıyoruz. İnatçı hipoglisemi bebekte kalıcı beyin hasarına neden olabilir. Bu durum, bebekte epilepsi nöbetlerini tetikleyebilir. Aşırı tuzlu beslenmeden uzak durulmalı. Takviye olarak omega-3 asitlerinin alınması bebeklerin doğum kilolarını desteklediğini, düşük kilo oranını azalttığını biliyoruz. Yaptıkları yanlışlardan bir tanesi, gebelikte artan demirin farkında olmadan, dışarıdan demirin yerine koyabileceklerini düşünüyorlar. Her gebenin dışarıdan takviye alması gerekir. Kalsiyum ve D vitamini alınmadığında bebeklerde ciddi eksik olmayabilir ama kendilerinde doğum sonrası diş kayıpları, kemik erimesi sorunu yaşanabilir."
DHA
TATLI VE HAMUR İŞLERİNDEN UZAK DURUN
Paketlenmiş, gıda boyası ile boyanmış yiyeceklerin hem anne hem de bebek sağlığı için tehlikeli olduğunu vurgulayan Op. Dr. Toros, “Gebelik okulunda anne adaylarımıza sağlıklı beslenme konuları hakkında da bilgiler verdik. Kilo, boy, tansiyon gibi fiziksel tanımlamalar sağlıklı beslenme ile de doğru orantılıdır. Bazı gebelerde gıda tercihlerine göre protein tüketmeme alışkanlığı olabiliyor. Bu durum gebelerde B-12 eksikliği, demir eksikliğine neden oluyor. Anne adaylarının B-12 ve demir eksikliğini takviye vitaminlerle dengelemesi gerekiyor. Gebelik döneminde şekerli gıdalar, tatlılar, hamur işleri, beyaz ekmek, pirinç, patates ve abur cubur tüketimi de oldukça zararlı" ifadelerini kullandı.
NİŞASTA BAZLI YİYECEKLERE DİKKAT!
Nişasta bazlı glikoz ve früktoz şurubu içeren yiyeceklerden gebelerin uzak durmasını öğütleyen Op. Dr. Toros, şöyle dedi:
“Gebelikte yanlış yapılan şeyler, karbonhidratlı beslenme. Karbonhidrat tüketimi, bebeğin iri olmasına sebep oluyor. İri bebek olmasından dolayı sezaryenle doğum yapmak zorunda kalıyoruz. Vitamin eksikliğinden çok, anne ve bebekte glikoz kullanım bozukluğu, bebek doğduktan sonra bebeğin ilk 24 ile 48 saatinde hipoglisemilerle karşılaşıyoruz. İnatçı hipoglisemi bebekte kalıcı beyin hasarına neden olabilir. Bu durum, bebekte epilepsi nöbetlerini tetikleyebilir. Aşırı tuzlu beslenmeden uzak durulmalı. Takviye olarak omega-3 asitlerinin alınması bebeklerin doğum kilolarını desteklediğini, düşük kilo oranını azalttığını biliyoruz. Yaptıkları yanlışlardan bir tanesi, gebelikte artan demirin farkında olmadan, dışarıdan demirin yerine koyabileceklerini düşünüyorlar. Her gebenin dışarıdan takviye alması gerekir. Kalsiyum ve D vitamini alınmadığında bebeklerde ciddi eksik olmayabilir ama kendilerinde doğum sonrası diş kayıpları, kemik erimesi sorunu yaşanabilir."
DHA