Kanserin dünya genelinde giderek artan bir sağlık problemi olduğunu vurgulayan Memorial Antalya Onkoloji Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, kanserle ilgili suistimallerin olduğunu belirterek, doğru bilinen yanlışlara dikkat çekti.
Dünya Sağlık Örgütü’nün açıkladığı son rakamlara göre kanser vakaları 2035 yılına kadar yılda 24 milyonu bulacak. Bu önemli hastalığa dikkat çekmek amacıyla Nisan ayının ilk haftası, Türkiye'de “Kanserle Savaş Haftası” olarak kabul ediliyor. Memorial Antalya Onkoloji Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, 1-7 Nisan Kanserle Savaş Haftası etkinlikleri kapsamında, Antalya Gazeteciler Cemiyeti’nde (AGC) basın mensupları ile buluştu.
KANSER TEŞHİSİNDE GEÇ KALINIYOR
Dünyada ölüm nedenleri arasında ilk sırada bulunan kanser hakkında farkındalık artırmayı amaçlayan Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, 1-7 Nisan Kanser Haftası vesilesiyle, hastalıkla ilgili doğru bilinen yanlışlara dikkat çekti. Hastaların bilinçli şekilde tedaviye yaklaşması gerektiğini belirten Özdoğan, yanlış bilgilere kulak asılması nedeniyle tedaviye geç kalındığını ve kansere karşı daha dikkatli olunması gerektiğini vurgulayarak, erken tanı konan hastaların, cerrahi müdahalelerle kanser hastalığından kurtulabileciğini söyledi.
Kansere karşı mücadelede ve korunma yöntemlerinde tıbbın ilerlediğini ancak insanlara da önemli görevler düştüğünü belirten Özdoğan, “Dünyada artık her kanser türü için ayrı çalışmalar yapılıyor. Hangi kanser türünün nasıl azaltılabileceğine ilişkin, o kanser türüne göre özel önlemler alınması hedefleniyor. Toplum, bu konuda yapılan çalışmalarla bilinçlendiriliyor” dedi.
KANSERİN DÜŞMANI EGZERSİZ
Vücutta bulunan hücrelerin her gün on binlerce kansere neden olabilecek hücre ürettiğini anlatan Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, “Herkesin vücudunda kanser riski taşıyan hücreler bulunuyor sürülmesi kanser riski düşürülebiliyor, hatta ortadan kaldırabiliyor” dedi. Kanserden korunmada dengeli beslenmenin önemine dikkat çeken Özdoğan, “Dengeli beslenildiğinde, ihtiyacımız olan antioksidanları, vitaminleri alıyoruz. Egzersiz de bağışıklık sistemine olumlu katkı sağlıyor. Bunlar kanseri önlemede oldukça faydalı” dedi.
Meme kanserinde egzersizin koruyucu etkisinin bulunduğu ve pek çok çalışma ile ispatlanmış durumda olduğunu belirten Prof. Dr. Özdoğan, "Düzenli egzersiz ve spor alışkanlıkları, özellikle menopoz sonrasında kadınlarda meme kanseri riskini azaltmaktadır. 4 yıl boyunca her hafta 4 saat yürüyüş yapan kadınlarda, aynı süre içinde daha az egzersiz yapan kadınlara nazaran, hastalık riskinin yüzde 10 azaldığı görülmüştür" dedi.
KEMOTERAPİ TEDAVİSİ
Kanser tedavisinin hastaları en çok endişelendiren kısmı kemoterapi tedavisi olduğunu belirten Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, alınabilecek önlemler ve yeni geliştirilen ilaçlarla kemoterapinin yan etkilerini çok aza indirmenin mümkün olduğunu söyledi. Kemoterapi sürecinde özellikle beslenme konusunda önemli noktalara değinen Özdoğan, bu dönemde dengeli beslenmenin yanı sıra hijyen kurallarına da daha çok dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
Sigarada bilinçlenilmediğini ve daha kötüye gidildiğini anlatan Prof. Dr. Özdoğan, şunları kaydetti:
“Akciğer kanseri olanların %85’inden fazlası sigara içtiği ve %10-14’ü radyasyona maruz kaldığı için bu hastalıkla yüz yüze gelmektedir. Sigara kullanmak, akciğer kanserinde önemli bir faktördür. Sağlıksız beslenme ve az egzersiz yapma, akciğer kanseri riskini tetikleyen diğer faktörler olarak sıralanabilir. Günde en az 5 tabak meyve ve sebze tüketimi sigara içen veya içmeyen herkeste akciğer kanseri riskini azaltmaktadır. Sağlıklı beslenmek, akciğer kanseri riskini azaltıyor olsa da, sigara önemli bir risk unsuru olmaya devam etmektedir. Sigara içenlerde yüksek oranda tüketilen beta-karoten ve/veya A vitaminli besin takviyeleri, akciğer kanser riskini artırmaktadır. Akciğer kanserinden korunmak için öncelikle sigarayı bırakmak, sigara içilen ortamlarda bulunmamak ve radyasyon ışınlarından mümkün olduğunca uzak durmak gerekir”
AKDENİZ MUTFAĞI ÖNERİSİ
Toplumda sürekli beslenme manipülasyonları yapıldığını dile getiren Prof. Dr. Özdoğan, "Gıda bağımlısı oluyoruz. Gıda bağımlılığı sigara bağımlılığından daha kötü. Sigara bağımlığından kolay kurtulursunuz. Bana gıdasız bir hayat söyleyemezsiniz. Dünyanın en zor bağımlılığı gıda bağımlılığıdır. Bunun adına gıda bağımlılığı demezsek, çocuklarımızı koruyamayız. Bu ülke yanlış bir yere gidiyor. Sigara devletin ciddi çabalarına rağmen paket sayısı artıyor. Obezite çocuklarda yüzde 25 i bulmuş. Saçma sapan diyetleri bırakıp, Akdeniz mutfağına yönelelim" ifadelerine yer verdi.
Yıldız ÇİÇEK, Fotoğraf: Murat ESENTEKİN
Dünya Sağlık Örgütü’nün açıkladığı son rakamlara göre kanser vakaları 2035 yılına kadar yılda 24 milyonu bulacak. Bu önemli hastalığa dikkat çekmek amacıyla Nisan ayının ilk haftası, Türkiye'de “Kanserle Savaş Haftası” olarak kabul ediliyor. Memorial Antalya Onkoloji Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, 1-7 Nisan Kanserle Savaş Haftası etkinlikleri kapsamında, Antalya Gazeteciler Cemiyeti’nde (AGC) basın mensupları ile buluştu.
KANSER TEŞHİSİNDE GEÇ KALINIYOR
Dünyada ölüm nedenleri arasında ilk sırada bulunan kanser hakkında farkındalık artırmayı amaçlayan Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, 1-7 Nisan Kanser Haftası vesilesiyle, hastalıkla ilgili doğru bilinen yanlışlara dikkat çekti. Hastaların bilinçli şekilde tedaviye yaklaşması gerektiğini belirten Özdoğan, yanlış bilgilere kulak asılması nedeniyle tedaviye geç kalındığını ve kansere karşı daha dikkatli olunması gerektiğini vurgulayarak, erken tanı konan hastaların, cerrahi müdahalelerle kanser hastalığından kurtulabileciğini söyledi.
Kansere karşı mücadelede ve korunma yöntemlerinde tıbbın ilerlediğini ancak insanlara da önemli görevler düştüğünü belirten Özdoğan, “Dünyada artık her kanser türü için ayrı çalışmalar yapılıyor. Hangi kanser türünün nasıl azaltılabileceğine ilişkin, o kanser türüne göre özel önlemler alınması hedefleniyor. Toplum, bu konuda yapılan çalışmalarla bilinçlendiriliyor” dedi.
KANSERİN DÜŞMANI EGZERSİZ
Vücutta bulunan hücrelerin her gün on binlerce kansere neden olabilecek hücre ürettiğini anlatan Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, “Herkesin vücudunda kanser riski taşıyan hücreler bulunuyor sürülmesi kanser riski düşürülebiliyor, hatta ortadan kaldırabiliyor” dedi. Kanserden korunmada dengeli beslenmenin önemine dikkat çeken Özdoğan, “Dengeli beslenildiğinde, ihtiyacımız olan antioksidanları, vitaminleri alıyoruz. Egzersiz de bağışıklık sistemine olumlu katkı sağlıyor. Bunlar kanseri önlemede oldukça faydalı” dedi.
Meme kanserinde egzersizin koruyucu etkisinin bulunduğu ve pek çok çalışma ile ispatlanmış durumda olduğunu belirten Prof. Dr. Özdoğan, "Düzenli egzersiz ve spor alışkanlıkları, özellikle menopoz sonrasında kadınlarda meme kanseri riskini azaltmaktadır. 4 yıl boyunca her hafta 4 saat yürüyüş yapan kadınlarda, aynı süre içinde daha az egzersiz yapan kadınlara nazaran, hastalık riskinin yüzde 10 azaldığı görülmüştür" dedi.
KEMOTERAPİ TEDAVİSİ
Kanser tedavisinin hastaları en çok endişelendiren kısmı kemoterapi tedavisi olduğunu belirten Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, alınabilecek önlemler ve yeni geliştirilen ilaçlarla kemoterapinin yan etkilerini çok aza indirmenin mümkün olduğunu söyledi. Kemoterapi sürecinde özellikle beslenme konusunda önemli noktalara değinen Özdoğan, bu dönemde dengeli beslenmenin yanı sıra hijyen kurallarına da daha çok dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
Sigarada bilinçlenilmediğini ve daha kötüye gidildiğini anlatan Prof. Dr. Özdoğan, şunları kaydetti:
“Akciğer kanseri olanların %85’inden fazlası sigara içtiği ve %10-14’ü radyasyona maruz kaldığı için bu hastalıkla yüz yüze gelmektedir. Sigara kullanmak, akciğer kanserinde önemli bir faktördür. Sağlıksız beslenme ve az egzersiz yapma, akciğer kanseri riskini tetikleyen diğer faktörler olarak sıralanabilir. Günde en az 5 tabak meyve ve sebze tüketimi sigara içen veya içmeyen herkeste akciğer kanseri riskini azaltmaktadır. Sağlıklı beslenmek, akciğer kanseri riskini azaltıyor olsa da, sigara önemli bir risk unsuru olmaya devam etmektedir. Sigara içenlerde yüksek oranda tüketilen beta-karoten ve/veya A vitaminli besin takviyeleri, akciğer kanser riskini artırmaktadır. Akciğer kanserinden korunmak için öncelikle sigarayı bırakmak, sigara içilen ortamlarda bulunmamak ve radyasyon ışınlarından mümkün olduğunca uzak durmak gerekir”
AKDENİZ MUTFAĞI ÖNERİSİ
Toplumda sürekli beslenme manipülasyonları yapıldığını dile getiren Prof. Dr. Özdoğan, "Gıda bağımlısı oluyoruz. Gıda bağımlılığı sigara bağımlılığından daha kötü. Sigara bağımlığından kolay kurtulursunuz. Bana gıdasız bir hayat söyleyemezsiniz. Dünyanın en zor bağımlılığı gıda bağımlılığıdır. Bunun adına gıda bağımlılığı demezsek, çocuklarımızı koruyamayız. Bu ülke yanlış bir yere gidiyor. Sigara devletin ciddi çabalarına rağmen paket sayısı artıyor. Obezite çocuklarda yüzde 25 i bulmuş. Saçma sapan diyetleri bırakıp, Akdeniz mutfağına yönelelim" ifadelerine yer verdi.
Yıldız ÇİÇEK, Fotoğraf: Murat ESENTEKİN