Ramazan ayının yaz mevsimine denk gelmesi nedeniyle günlük açlık süresinin 16 saati bulduğunu belirten Sevil Coşkun Veziroğlu, “Buna bağlı olarak kan şekeri düşmeleri, aşırı sıvı kaybı ve mide problemleri ortaya çıkmaktadır. Çok uzun süreli açlığa bağlı olarak metabolizma yavaşlamakta, kabızlık ve hazımsızlık gibi sindirim sistemi problemleri görülebilmektedir" dedi.
Hurma ile oruç açtıktan sonra çok soğuk olmayan 1-2 su bardağı su içilmesi gerektiğini ifade eden Veziroğlu, “İftara çok sıcak olmayan bir çorba ile başlanmalı, çorba yavaş yavaş içilmelidir. Ana yemeğe geçmeden önce 5-10 dakika ara verilmeli, sindirim sistemi dinlendirilmelidir. Ana yemek olarak fırında, buharda veya ızgarada pişirilmiş yemekler tercih edilmelidir" dedi.
Kızartılmış yiyecekler tüketilmemesi gerektiğini söyleyen Veziroğlu, içecek olarak da ayran, kefir, cacık tercih edilmesinin uygun olduğunu ifade etti. Tatlı tüketiminin ise iftardan 2 saat sonra olması gerektiğini belirten Veziroğlu, “Hamurlu, şerbetli veya kızarmış tatlılar yerine 1 küçük kase sütlü tatlı (sütlaç, muhallebi, puding vb.) veya avuç içi büyüklüğünde güllaç tercih edilmeli. Mevsim meyveleri de tatlı yerine tercih edilebilir" diye konuştu.
Ramazan ayında öğün sayısını artırmak ve açlık dönemini uzatmamak için mutlaka sahur yapılması gerektiğini de vurgulayan Veziroğlu, “Sahur, kahvaltı gibi hazırlanmalıdır. Süt, yumurta, az tuzlu peynir, ceviz, badem, kepekli ekmek ve mevsim meyveleri sahurda tüketilebilir. Tuzlu ve şekerli gıdalar gün içinde susamanıza neden olacağı için sahurda tüketilmemeli. İftardan sahura kadar geçen sürede 10-12 su bardağı su içilmeli, gün içindeki sıvı ihtiyacı karşılanmaya çalışılmalıdır" dedi.
***************************************************************************************
YILDIZLI İFTARLAR
KAZAN RESTORAN
FENER Caddesi ile Konyaaltı Şubesi'nde hizmet veren Kazan Restoran, geleneksel lezzetlerini Ramazan sofralarında da sürdürüyor.
Zengin iftariyelik çeşitleri ile başlayan lezzet yolculuğu, çorba ve ara sıcak sunumlarıyla daha da lezzetli bir hal alıyor. Özel anlarda yemekleriyle ve sunumlarıyla hafızalarda iz bırakan işletme, iftar sofralarında hem göze, hem de damağa hitap ediyor. A la carte hizmet veren Kazan Restoran, iftar akşamlarında et, balık, tavuk çeşitleri ile fırında tandır, güveç, pide çeşitleri, kiremit tava, döner, iskender ile müşterilerine nezih bir ortamda hizmet veriyor. İşletmeye özgü pişirme yöntemiyle hazırlanan ve Kazan adıyla servis edilen, kebap, balık, salata ile ahtapot ızgara, karides, kalamar deniz ürünleri çeşitliliğiyle özel damak tadına sahip müşterilerine eşsiz lezzetler sunuyor.
İftariyelikler: Hurma, kayısı, zeytin tabağı, tulum peyniri, ceviz, tereyağı, zeytinyağlı yaprak sarma, bal, süzme yoğurt, çiğ köfte
Çorba: İşkembe, mercimek, tavuk, ezo gelin
Salata: Kaşık, çoban, gavur dağı, Kazan salatası, yeşil salata
Ara sıcak: İçli köfte, yaprak ciğer, fındık lahmacun, paçanga böreği, Kazan böreği, pazı sarma
Ana yemek: Kazan kebap, alinazik, yoğurtlu kebap, hünkar beğendi, kebap çeşitleri, et, tavuk ürünlerinden şiş, pirzola, kaburga, kuzu kül bastı, balık
Tatlılar: Künefe, dondurmalı çikolata şelalesi, dondurmalı irmik, dondurmalı incir ile sütlü tatlılar,
İçeçekler: meşrubat, çay, su
Ramazan pidesi ile servis
*************************************************************************************************
MÜFTÜ DİYOR Kİ
YAŞLILARA SAYGI
KURAN-ı Kerim insanın geçirmiş olduğu hayat evrelerine dikkat çeker ve şöyle buyurur; “Sizi önce topraktan, sonra nutfeden, sonra kan pıhtısından yaratan, sonra erginlik çağına ulaşmanız, sonra da yaşlanmanız için sizi bebek olarak dünyaya getiren O'dur" (Mümin:67)
Ayet-i Kerime'de bildirildiği şekilde doğum ve ölüm gibi yaşlılık da ilahi bir kanun gereğidir. Ömrü vefa eden kişi kendisini bir de bakmışsın yaşlılık potasında buluvermiştir.
Yaşlılık hayatın kaçınılmaz bir gerçeği ise kendimizi o günlere hazırlamalıyız. Yaşlılık dönemini verimli, sevimli ve iyi geçirmek bizim elimizde. Peygamberimizin “İhtiyarlık gelmeden önce gençliğin kıymetini bil" buyruğuyla gençliğimizden yaşlılık günlerine dünyamız için yaptığımız gibi ahretimiz için de Allah'a kulluk ve salih amellerle yatırım yapmalıyız.
Yaşlılık ikinci bir çocukluk dönemidir. Çünkü, yaşlılıkta psikolojik ve fizyolojik birtakım zayıflamalar meydana gelmektedir. Peygamber (S.A.V.) bu konuda “Allahım acizlikten, tembellikten, korkaklıktan ve ihtiyarlıktan sana sığınırım" dualarıyla yaşlılıktan Allah'a sığınmaktadır.
Yaşlılara saygı ve hürmet gösterilmesini öğütleyen peygamberimiz (S.A.V.) şöyle buyurmaktadır: “Küçüklerimize acımayan, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir."
Yaşlılar duygusaldır. Aslında onlar bizden fazla bir şeyler istemiyorlar. İstedikleri biraz ilgi, biraz sevgi, kendilerini rahat hissedecekleri sıcak bir aile ortamı, sevecen bir bakış, içten bir tebessüm ve güleryüz.
Şair Can Yücel yaşlıların duygularına bakınız ne güzel tercüman oluyor:
Yalnızlığa dayanırım da bir başınalığa asla
Yaşlanmak hoş değil duvarlara baka baka
Bir dost göz arayışıyla
Saat tıkırtısıyla.
Korkmam, geçinip gideriz bir mutlulukla,
Ama, günün aydın, akşamın iyi olsun diyen biri olmalı
Bir telefon sesi çalmalı ara sıra da olsa kulağımda
Yoksa zor değil, hiç zor değil demli çayı bardakta karıştırıp, bir başına yudumlamak doyasıya
Ama; Çaya ka&c
Hurma ile oruç açtıktan sonra çok soğuk olmayan 1-2 su bardağı su içilmesi gerektiğini ifade eden Veziroğlu, “İftara çok sıcak olmayan bir çorba ile başlanmalı, çorba yavaş yavaş içilmelidir. Ana yemeğe geçmeden önce 5-10 dakika ara verilmeli, sindirim sistemi dinlendirilmelidir. Ana yemek olarak fırında, buharda veya ızgarada pişirilmiş yemekler tercih edilmelidir" dedi.
Kızartılmış yiyecekler tüketilmemesi gerektiğini söyleyen Veziroğlu, içecek olarak da ayran, kefir, cacık tercih edilmesinin uygun olduğunu ifade etti. Tatlı tüketiminin ise iftardan 2 saat sonra olması gerektiğini belirten Veziroğlu, “Hamurlu, şerbetli veya kızarmış tatlılar yerine 1 küçük kase sütlü tatlı (sütlaç, muhallebi, puding vb.) veya avuç içi büyüklüğünde güllaç tercih edilmeli. Mevsim meyveleri de tatlı yerine tercih edilebilir" diye konuştu.
Ramazan ayında öğün sayısını artırmak ve açlık dönemini uzatmamak için mutlaka sahur yapılması gerektiğini de vurgulayan Veziroğlu, “Sahur, kahvaltı gibi hazırlanmalıdır. Süt, yumurta, az tuzlu peynir, ceviz, badem, kepekli ekmek ve mevsim meyveleri sahurda tüketilebilir. Tuzlu ve şekerli gıdalar gün içinde susamanıza neden olacağı için sahurda tüketilmemeli. İftardan sahura kadar geçen sürede 10-12 su bardağı su içilmeli, gün içindeki sıvı ihtiyacı karşılanmaya çalışılmalıdır" dedi.
***************************************************************************************
YILDIZLI İFTARLAR
KAZAN RESTORAN
FENER Caddesi ile Konyaaltı Şubesi'nde hizmet veren Kazan Restoran, geleneksel lezzetlerini Ramazan sofralarında da sürdürüyor.
Zengin iftariyelik çeşitleri ile başlayan lezzet yolculuğu, çorba ve ara sıcak sunumlarıyla daha da lezzetli bir hal alıyor. Özel anlarda yemekleriyle ve sunumlarıyla hafızalarda iz bırakan işletme, iftar sofralarında hem göze, hem de damağa hitap ediyor. A la carte hizmet veren Kazan Restoran, iftar akşamlarında et, balık, tavuk çeşitleri ile fırında tandır, güveç, pide çeşitleri, kiremit tava, döner, iskender ile müşterilerine nezih bir ortamda hizmet veriyor. İşletmeye özgü pişirme yöntemiyle hazırlanan ve Kazan adıyla servis edilen, kebap, balık, salata ile ahtapot ızgara, karides, kalamar deniz ürünleri çeşitliliğiyle özel damak tadına sahip müşterilerine eşsiz lezzetler sunuyor.
İftariyelikler: Hurma, kayısı, zeytin tabağı, tulum peyniri, ceviz, tereyağı, zeytinyağlı yaprak sarma, bal, süzme yoğurt, çiğ köfte
Çorba: İşkembe, mercimek, tavuk, ezo gelin
Salata: Kaşık, çoban, gavur dağı, Kazan salatası, yeşil salata
Ara sıcak: İçli köfte, yaprak ciğer, fındık lahmacun, paçanga böreği, Kazan böreği, pazı sarma
Ana yemek: Kazan kebap, alinazik, yoğurtlu kebap, hünkar beğendi, kebap çeşitleri, et, tavuk ürünlerinden şiş, pirzola, kaburga, kuzu kül bastı, balık
Tatlılar: Künefe, dondurmalı çikolata şelalesi, dondurmalı irmik, dondurmalı incir ile sütlü tatlılar,
İçeçekler: meşrubat, çay, su
Ramazan pidesi ile servis
*************************************************************************************************
MÜFTÜ DİYOR Kİ
YAŞLILARA SAYGI
KURAN-ı Kerim insanın geçirmiş olduğu hayat evrelerine dikkat çeker ve şöyle buyurur; “Sizi önce topraktan, sonra nutfeden, sonra kan pıhtısından yaratan, sonra erginlik çağına ulaşmanız, sonra da yaşlanmanız için sizi bebek olarak dünyaya getiren O'dur" (Mümin:67)
Ayet-i Kerime'de bildirildiği şekilde doğum ve ölüm gibi yaşlılık da ilahi bir kanun gereğidir. Ömrü vefa eden kişi kendisini bir de bakmışsın yaşlılık potasında buluvermiştir.
Yaşlılık hayatın kaçınılmaz bir gerçeği ise kendimizi o günlere hazırlamalıyız. Yaşlılık dönemini verimli, sevimli ve iyi geçirmek bizim elimizde. Peygamberimizin “İhtiyarlık gelmeden önce gençliğin kıymetini bil" buyruğuyla gençliğimizden yaşlılık günlerine dünyamız için yaptığımız gibi ahretimiz için de Allah'a kulluk ve salih amellerle yatırım yapmalıyız.
Yaşlılık ikinci bir çocukluk dönemidir. Çünkü, yaşlılıkta psikolojik ve fizyolojik birtakım zayıflamalar meydana gelmektedir. Peygamber (S.A.V.) bu konuda “Allahım acizlikten, tembellikten, korkaklıktan ve ihtiyarlıktan sana sığınırım" dualarıyla yaşlılıktan Allah'a sığınmaktadır.
Yaşlılara saygı ve hürmet gösterilmesini öğütleyen peygamberimiz (S.A.V.) şöyle buyurmaktadır: “Küçüklerimize acımayan, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir."
Yaşlılar duygusaldır. Aslında onlar bizden fazla bir şeyler istemiyorlar. İstedikleri biraz ilgi, biraz sevgi, kendilerini rahat hissedecekleri sıcak bir aile ortamı, sevecen bir bakış, içten bir tebessüm ve güleryüz.
Şair Can Yücel yaşlıların duygularına bakınız ne güzel tercüman oluyor:
Yalnızlığa dayanırım da bir başınalığa asla
Yaşlanmak hoş değil duvarlara baka baka
Bir dost göz arayışıyla
Saat tıkırtısıyla.
Korkmam, geçinip gideriz bir mutlulukla,
Ama, günün aydın, akşamın iyi olsun diyen biri olmalı
Bir telefon sesi çalmalı ara sıra da olsa kulağımda
Yoksa zor değil, hiç zor değil demli çayı bardakta karıştırıp, bir başına yudumlamak doyasıya
Ama; Çaya ka&c