Memorial Antalya Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Zeycan Canıtez, zamanında tanınıp uygun antibiyotiklerle yeterli süre tedavi edilmeyen idrar yolu enfeksiyonlarının, böbreklerde ciddi hasara yol açtığını belirterek tedavinin çok önemli olduğuna dikkat çekti
Tüm çocukluk çağı enfeksiyonların yüzde 7 - 8’ini oluşturan idrar yolu enfeksiyonları, en yaygın çocuk sağlığı problemlerinden biri. İki yaş altındaki her çocuk en az bir kez bu sorunla karşı karşıya geliyor. Hayatın ilk üç ayında erkek çocuklarda daha sık görülürken sonraki yıllarda yaygınlık kızlarda artıyor. Özellikle ateşli ve kalıcı hasar riskinin yüksek olduğu idrar yolu enfeksiyonları ise hayatın ilk bir yılı içerisinde geçiriliyor. Memorial Antalya Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Zeycan Canıtez, tüm yaş grubundaki çocuklarda, ateş, belirgin hasta hali, bulantı, kusma ve yan ağrısı gibi belirtilerin, böbreklerde hasar oluşturabilecek idrar yolu enfeksiyonu açısından değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, idrar yolu enfeksiyonlarının ciddiye alınması gereken bir sorun olduğunu ifade etti.
ENFEKSİYON DEYİP GEÇMEYİN
İdrar yolu enfeksiyonunun, çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonlarından sonra en sık görülen ikinci enfeksiyon türü olduğunu belirten Dr. Canıtez, şu ifadeleri kaydetti:
“İdrar yolu enfeksiyonu; üriner sistem adı verilen idrar yollarının herhangi bir bölgesinde mikropların çoğalmasıdır. Çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonlarından sonra en sık görülen enfeksiyonlardır. Her yaş ve cinste görülebilir. Yaşamın ilk 1 ayından erkek çocuklarda yenidoğan dönemi dışında ise kız çocuklarda daha sık görülür. Çocuklarda zamanında belirlenip uygun tedavi, tetkik ve izlem yapılmayan idrar yolu enfeksiyonu; büyüme gelişme geriliği, hipertansiyon ve ilerleyici böbrek hasarına yol açarak sonuçta kronik böbrek yetmezliğine neden olabilir. Bu bilgiler göz önüne alındığında tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu olan tüm çocuklarda erken tanı konulması, eşlik eden yapısal bozukluklar varsa saptanması, idrar yolu enfeksiyonu açısından riskli çocukların belirlenerek tedavi edilmesinin önemi açıktır” dedi.
EN SIK RASTLANAN ETKENLER BAKTERİLER
Bakteriler, virüsler ve mantarların idrar yolu enfeksiyonuna neden olduğunu vurgulayan Dr. Canıtez, “İdrar yolu enfeksiyonunda en sık rastlanan etkenler bağırsak bakterileridir. Bulaşma çoğunlukla aşağıdan yukarıya doğru, yani üretradan giren mikropları yukarı doğru bulaşması ile olur. Küçük bebeklerde ve çok nadiren de büyük çocuklarda kan yolu ile bulaşan mikroplarda da idrar yolu enfeksiyonu gelişebilir” diye konuştu.
TEDAVİ EDİLMEZSE BÖBREKLER TEHLİKEDE
Dr. Canıtez, çocuklarda zamanında belirlenip tedavisi yapılmayan idrar yolu enfeksiyonunun, büyüme, gelişme geriliği, hipertansiyon ve kronik böbrek yetmezliğine neden olabileceğini belirtti. Dr. Canıtez, yeni doğan dönemi dışında idrar yolu enfeksiyonunun kızlarda, erkeklerden 5-10 kat daha fazla görüldüğünü söyleyerek, “Bunun en önemli sebebi kız çocuklarında bakterilerin mesaneye ulaşması için kat etmeleri gereken yolun çok daha kısa olması. Sık idrar yolu enfeksiyonu geçiren erkek çocuklarda ise sünnet ile tedbir almak mümkün” dedi.
İDRAR YOLU ENFEKSİYONU TEDAVİSİ
Dr. Canıtez açıklamasını şöyle tamamladı:
“Tedavinin amacı enfeksiyonu yok etmek, idrar yolu enfeksiyonu riski olabilecek anatomik ya da işlevsel bozuklukları belirleyip düzeltmek, tekrarlamaları önlemek ve böbrek işlevini korumaktır. İdrar yolu enfeksiyonuna neden olan mikropların yok edilmesi için antibiyotik tedavisi yapılır. Ve uygun antibiyotik tedavisi ile birçok hasta hızlı ve tam olarak iyileşir. Antibiyotik seçimi ve uygulama yöntemi hastanın yaş grubu, yaşanan bölgedeki antibiyotik direnci ve hastanın klinik bulgularına bağlı olarak değişir. Geciken tedavi böbrek hasarı gelişmesi riskini artırır.
UYGUN TEDAVİ ÇOK ÖNEMLİ
İdrar kültürü sonucunun kesinleşmesi birkaç gün sürebileceğinden idrar yolu enfeksiyonu düşünülen özelliklede 5 yaşından küçük çocuklarda anatomik bozukluk, tekrarlayan idrar yolu öyküsü olanlarda kültür kesinleşene kadar acilen tedavi başlanması önerilir. Tedavinin süresini hekim belirler (7-14 gün ) tedavi başlanan hastada genellikle 48 saat içinde iyileşme gözlenmelidir. Aksi halde dirençli mikropların neden olduğu veya idrar yollarında tıkanma zemininde gelişen bir enfeksiyon gelişebilir. Tedavi tamamlandıktan 2-3 gün sonra idrar incelemesi ve kültürü tekrar edilir.”
İDRAR YOLU ENFEKSİYONU BELİRTİLERİ
Yenidoğan ve süt çocuklarında: Yüksek ateş, düşük ateş, büyüme geriliği, kusma, ishal, sepsis, huzursuzluk, aktivite azlığı, sarılık, kötü kokulu idrar, iyileşmeyen genital pişikler.
Okul öncesi çocuklarda: Karın ağrısı, kusma, ishal, kabızlık, anormal işeme şekli, kötü kokulu idrar, ateş, büyüme geriliği.
Okul çağı: Sık idrar yapma, ağrılı idrar yapma, karın ağrısı, idrarını tutamama veya gece idrar kaçırma, kabızlık, kötü kokulu idrar, ateş.
Adölesan (ergenlik): Ağrılı idrar, sık sık idrar yapma, ani idrar kaçırma, karında ağrı veya rahatsızlık hissi.
ANNE EVDE İLK OLARAK NE YAPMALIDIR?
• Eğer çocuğunuz idrar yaparken ağrıdan şikayet ediyorsa önce ateşini ölçün.
• İdrarının bulanık olup olmadığını ve kötü kokup kokmadığını kontrol edin.
• Çocuğunuza bol miktarda su ve sıvı gıda içirin.
• Eğer yan ağrısı ve böğür ağrısı varsa arkasına sıcak kompres yapın.
Faruk ÇELİK, Esra KÖKSAL
Tüm çocukluk çağı enfeksiyonların yüzde 7 - 8’ini oluşturan idrar yolu enfeksiyonları, en yaygın çocuk sağlığı problemlerinden biri. İki yaş altındaki her çocuk en az bir kez bu sorunla karşı karşıya geliyor. Hayatın ilk üç ayında erkek çocuklarda daha sık görülürken sonraki yıllarda yaygınlık kızlarda artıyor. Özellikle ateşli ve kalıcı hasar riskinin yüksek olduğu idrar yolu enfeksiyonları ise hayatın ilk bir yılı içerisinde geçiriliyor. Memorial Antalya Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Zeycan Canıtez, tüm yaş grubundaki çocuklarda, ateş, belirgin hasta hali, bulantı, kusma ve yan ağrısı gibi belirtilerin, böbreklerde hasar oluşturabilecek idrar yolu enfeksiyonu açısından değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, idrar yolu enfeksiyonlarının ciddiye alınması gereken bir sorun olduğunu ifade etti.
ENFEKSİYON DEYİP GEÇMEYİN
İdrar yolu enfeksiyonunun, çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonlarından sonra en sık görülen ikinci enfeksiyon türü olduğunu belirten Dr. Canıtez, şu ifadeleri kaydetti:
“İdrar yolu enfeksiyonu; üriner sistem adı verilen idrar yollarının herhangi bir bölgesinde mikropların çoğalmasıdır. Çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonlarından sonra en sık görülen enfeksiyonlardır. Her yaş ve cinste görülebilir. Yaşamın ilk 1 ayından erkek çocuklarda yenidoğan dönemi dışında ise kız çocuklarda daha sık görülür. Çocuklarda zamanında belirlenip uygun tedavi, tetkik ve izlem yapılmayan idrar yolu enfeksiyonu; büyüme gelişme geriliği, hipertansiyon ve ilerleyici böbrek hasarına yol açarak sonuçta kronik böbrek yetmezliğine neden olabilir. Bu bilgiler göz önüne alındığında tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu olan tüm çocuklarda erken tanı konulması, eşlik eden yapısal bozukluklar varsa saptanması, idrar yolu enfeksiyonu açısından riskli çocukların belirlenerek tedavi edilmesinin önemi açıktır” dedi.
EN SIK RASTLANAN ETKENLER BAKTERİLER
Bakteriler, virüsler ve mantarların idrar yolu enfeksiyonuna neden olduğunu vurgulayan Dr. Canıtez, “İdrar yolu enfeksiyonunda en sık rastlanan etkenler bağırsak bakterileridir. Bulaşma çoğunlukla aşağıdan yukarıya doğru, yani üretradan giren mikropları yukarı doğru bulaşması ile olur. Küçük bebeklerde ve çok nadiren de büyük çocuklarda kan yolu ile bulaşan mikroplarda da idrar yolu enfeksiyonu gelişebilir” diye konuştu.
TEDAVİ EDİLMEZSE BÖBREKLER TEHLİKEDE
Dr. Canıtez, çocuklarda zamanında belirlenip tedavisi yapılmayan idrar yolu enfeksiyonunun, büyüme, gelişme geriliği, hipertansiyon ve kronik böbrek yetmezliğine neden olabileceğini belirtti. Dr. Canıtez, yeni doğan dönemi dışında idrar yolu enfeksiyonunun kızlarda, erkeklerden 5-10 kat daha fazla görüldüğünü söyleyerek, “Bunun en önemli sebebi kız çocuklarında bakterilerin mesaneye ulaşması için kat etmeleri gereken yolun çok daha kısa olması. Sık idrar yolu enfeksiyonu geçiren erkek çocuklarda ise sünnet ile tedbir almak mümkün” dedi.
İDRAR YOLU ENFEKSİYONU TEDAVİSİ
Dr. Canıtez açıklamasını şöyle tamamladı:
“Tedavinin amacı enfeksiyonu yok etmek, idrar yolu enfeksiyonu riski olabilecek anatomik ya da işlevsel bozuklukları belirleyip düzeltmek, tekrarlamaları önlemek ve böbrek işlevini korumaktır. İdrar yolu enfeksiyonuna neden olan mikropların yok edilmesi için antibiyotik tedavisi yapılır. Ve uygun antibiyotik tedavisi ile birçok hasta hızlı ve tam olarak iyileşir. Antibiyotik seçimi ve uygulama yöntemi hastanın yaş grubu, yaşanan bölgedeki antibiyotik direnci ve hastanın klinik bulgularına bağlı olarak değişir. Geciken tedavi böbrek hasarı gelişmesi riskini artırır.
UYGUN TEDAVİ ÇOK ÖNEMLİ
İdrar kültürü sonucunun kesinleşmesi birkaç gün sürebileceğinden idrar yolu enfeksiyonu düşünülen özelliklede 5 yaşından küçük çocuklarda anatomik bozukluk, tekrarlayan idrar yolu öyküsü olanlarda kültür kesinleşene kadar acilen tedavi başlanması önerilir. Tedavinin süresini hekim belirler (7-14 gün ) tedavi başlanan hastada genellikle 48 saat içinde iyileşme gözlenmelidir. Aksi halde dirençli mikropların neden olduğu veya idrar yollarında tıkanma zemininde gelişen bir enfeksiyon gelişebilir. Tedavi tamamlandıktan 2-3 gün sonra idrar incelemesi ve kültürü tekrar edilir.”
İDRAR YOLU ENFEKSİYONU BELİRTİLERİ
Yenidoğan ve süt çocuklarında: Yüksek ateş, düşük ateş, büyüme geriliği, kusma, ishal, sepsis, huzursuzluk, aktivite azlığı, sarılık, kötü kokulu idrar, iyileşmeyen genital pişikler.
Okul öncesi çocuklarda: Karın ağrısı, kusma, ishal, kabızlık, anormal işeme şekli, kötü kokulu idrar, ateş, büyüme geriliği.
Okul çağı: Sık idrar yapma, ağrılı idrar yapma, karın ağrısı, idrarını tutamama veya gece idrar kaçırma, kabızlık, kötü kokulu idrar, ateş.
Adölesan (ergenlik): Ağrılı idrar, sık sık idrar yapma, ani idrar kaçırma, karında ağrı veya rahatsızlık hissi.
ANNE EVDE İLK OLARAK NE YAPMALIDIR?
• Eğer çocuğunuz idrar yaparken ağrıdan şikayet ediyorsa önce ateşini ölçün.
• İdrarının bulanık olup olmadığını ve kötü kokup kokmadığını kontrol edin.
• Çocuğunuza bol miktarda su ve sıvı gıda içirin.
• Eğer yan ağrısı ve böğür ağrısı varsa arkasına sıcak kompres yapın.
Faruk ÇELİK, Esra KÖKSAL