Cumhuriyet ve krallık ile federal ve üniter yapı devlet modeliyle alakalıdır diyen Başbakan Başdanışmanı Mustafa Şen “Başkanlık sistemi ve parlamenter sistem ise hükümet modeliyle alakalıdır. Bunlar arasında çapraz bir ilişki kurulamaz.” diye konuştu.
Akdeniz Gençlik Kulüpleri Federasyonu tarafından 12 Aralık Pazartesi günü Akdeniz Üniversitesi Olbia B Konferans Salonunda"Yeni Anayasa ve Partili Cumhurbaşkanlığı" konulu konferans düzenlendi. Başbakan Başdanışmanı Mustafa Şen’in konuşmacı olarak katıldığı konferansa yoğun ilgi gösterildi.
BAŞKANLIK SİSTEMİNİ HEPİMİZ İYİ ANLAMALIYIZ
Başkanlık sistemini anlamak için mutlaka bir kitap okuyun diyen Başbakan Başdanışmanı Mustafa Şen; “Ülkemiz için söz sahibi olan sizler olduğunuzdan dolayı ülke menfaatlerimizi etkileyen konularda muhakkak bilgi sahibi olmalısınız. Bugün başkanlık sistemi Türkiye’nin gündemindeki en önemli meselelerden bir tanesidir. Bu sistem ülkemizin geleceği için ise çok önemlidir. Milli bir devlet ancak bu sistem ile mümkündür. Sistemi anlamak içinde kitap okumanızı tavsiye ediyorum. Sürece herkesin aktif bir şekilde katılması gerektiğini düşünüyorum” dedi.
DEVLET VE HÜKÜMET MODELLERİNİ KARIŞTIRMAMALIYIZ
Başkanlık sisteminin federal yada üniter yapıyla hiç bir alakası yoktur. Devlet modeli ve hükümet modelini iyi anlamamız gerekir diyen Mustafa Şen; “Devlet modelinde baştaki kişi seçimle değişirse cumhuriyettir. Ölene kadar başta kalırsa krallıktır. Başkanlık sistemi ve parlamenter sistem ise hükümet modeliyle alakalıdır. Örnek vermek gerekirse İngiltere’de Krallık vardır. Bu devlet modelidir. Ama hükümet sistemi parlamenterdir. İngiltere’nin krallığı korumak koşuluyla ele aldığı bir modeldir parlamenter sistem. Alman’ya da hükümet modeli parlementer sistemdir. Ama federal yapıdan oluşur. Amerika’da hükümet sistemi başkaınlık sistemidir. Federal yapıdan oluşur. Türkiye kendi ülkemize ve devletimize uygun kendi sistemimiz için çabalamaktadır. Çünkü bizim için en iyi olanı yine biz biliriz. Millet bilir. Türkiye devlet modeli açısından 1923 yılından itibaren cumhuriyet devletidir ve yapısı üniterdir. Bizim devlet modeliyle hiçbir sorunumuz yoktur. Türkiye bir cumhuriyet devletidir, öyle de kalacaktır. Hiç bir zaman federal olmayacak üniter olacaktır. Başkanlık sistemi dediğimiz olay hükümet sistemiyle alakalıdır. Türkiye’de hükümet modeli olarak parlamenter sistem uygulanıyor. Ama sürekli sorunla karşılaşıyor. Başkanlık sisteminin bu konuda Türkiye açısından daha istikrarlı olacağını savunuyoruz. Dolayısıyla Başkanlık sistemiyle Cumhuriyet arasında bir çapraz bağ yoktur. Bu bağı kurup halkımıza Başkanlık sistemiyle cumhuriyet elden gidiyor diyenler ya delidir yada cahildir.” İfadelirini kullandı.
MİLLLET KARAR VERECEK
Demokrasi denen olayın en önemli operasyonu seçimdir ve krizler seçimle aşılır diyen Mustafa Şen; “Biz her seferinde sandığı gösterdiğimizde birileri çıkıp kan dökecegiz ama milletin istediğini yapmayacağız diyor. Ama yeri geldiğinde darbeyle iktidara gelenleri dahi savunuyorlar. Kendi istekleri dışında kimsenin istekleri önemli değil bunlar için. Darbeci sosyalist olduğunda yüzbinllerce insanı öldürsün umurlarında değil daha bir kaç hafta önce ölen yabancı sosyalist darbecinin ardından dualar ettiler. Yani bunların millete karşı verecekleri hiç hesapları yok hep hazır cevapları var. Örnek vermek gerekirse: ‘Siz yasama yürütme yargıyı ayırmıyorsunuz diktatöre veriyorsunuz’ diyorlar. Millet başa getiriyor, Millet değiştiriyor. Bu mu diktatörlük. Biz seçimle iktidara gelidiğimizde diktatörlük diyerek yırtınıyorlar. Referandumla Cumhurbuşkanı seçildiğinde, başımızda diktatör var diyorlar. Yeni anayasaya millet karar versin dediğimizde cumhuriyet elden gidiyor diye nağra atıyorlar. Başkanlık sistemini halka sunalım dediğimizde ise krallık geliyor diye sloganlar atıyorlar. Millletin karar vermesinin adı diktatörlük değil demokrasidir demokrasi” dedi.
TÜRKİYE’DE YARGININ DEĞİL YARGIÇLARIN KUVVETİ VARDIR
Türkiye’de yargı kuvveti yok yargıçlar kuvveti var diyen Şen; “Biz yargıçlar kuvveti yerine yargı kuvvetini getirmeye çalışıyoruz. Bu ülke’de yargıçlar yasama ve yürütmeyi baskılıyor vesayet kuruyorlar. Bu vesayet organlarını değiştirmeliyiz. Türkiye adeta bir aristokrasi ve jürostokrasi devletidir. Millete hesap vermeyen vesayet kurumlarına yerleşmiş yargıçlar, kendi ideolojik düşünce sistemlerine uygun hareket etmeye çalışıyorlar. Milletin ise iradesine güvenleri yok yada sonuç işlerine gelmiyor. Milletin yararına neyi yapmaya çalışsak anayasanın ruhuna aykırı diyorlar. Eğer anayasanın ruhu olacaksa milletin ruhu olsun. Darbecilerin yada yargıçların değil. Bu milletin anayasası bu milletin ruhunu yansıtmalı” şeklinde konuştu.
YASAMA VE YÜRÜTME AYRI OLUP BİRBİRİNİ DENETLEMELİ
Parlamenter sistemde yürütmenin yasamayı baskıladığını belirten Mustafa Şen; “Biz yürütme yasamayı baskılamasın diyoruz. Örnek vermek gerekirse bugün Başbakanımız mecliste çoğunluğu sağladığı için istediği yasayı çıkarabilir. Başbakan olarak da yürütmenin başı olduğu için çıkardığı yasayı yürürlüğe sokarak uygular. Bu durumda yasama ve yürütme arasında sözde bir ayrılık vardır. Bugün biz iktidar olarak eğer kendi iktidarımızı güçlendirmek istesek neden böyle bir şey yapalım. Yasama ve yürütme arasında keskin bir ayrılık olsun lakin birbirlerini denetlesinler istiyoruz. Bu durum milletimiz adına daha yararlı olacaktır” dedi.
MİLLETVEKİLLERİ GENEL BAŞKANINA DEĞİLDE MİLLETE HESAP VERSİN
Baraj sıfır yada sıfira yakın, en fazla yüzde beş olmalı yada dar bölge sistemi gelmeli diyen Mustafa Şen; “Bu durumla birlikte mecliste daha farklı kesimlerden insanlarında sesi o
Akdeniz Gençlik Kulüpleri Federasyonu tarafından 12 Aralık Pazartesi günü Akdeniz Üniversitesi Olbia B Konferans Salonunda"Yeni Anayasa ve Partili Cumhurbaşkanlığı" konulu konferans düzenlendi. Başbakan Başdanışmanı Mustafa Şen’in konuşmacı olarak katıldığı konferansa yoğun ilgi gösterildi.
BAŞKANLIK SİSTEMİNİ HEPİMİZ İYİ ANLAMALIYIZ
Başkanlık sistemini anlamak için mutlaka bir kitap okuyun diyen Başbakan Başdanışmanı Mustafa Şen; “Ülkemiz için söz sahibi olan sizler olduğunuzdan dolayı ülke menfaatlerimizi etkileyen konularda muhakkak bilgi sahibi olmalısınız. Bugün başkanlık sistemi Türkiye’nin gündemindeki en önemli meselelerden bir tanesidir. Bu sistem ülkemizin geleceği için ise çok önemlidir. Milli bir devlet ancak bu sistem ile mümkündür. Sistemi anlamak içinde kitap okumanızı tavsiye ediyorum. Sürece herkesin aktif bir şekilde katılması gerektiğini düşünüyorum” dedi.
DEVLET VE HÜKÜMET MODELLERİNİ KARIŞTIRMAMALIYIZ
Başkanlık sisteminin federal yada üniter yapıyla hiç bir alakası yoktur. Devlet modeli ve hükümet modelini iyi anlamamız gerekir diyen Mustafa Şen; “Devlet modelinde baştaki kişi seçimle değişirse cumhuriyettir. Ölene kadar başta kalırsa krallıktır. Başkanlık sistemi ve parlamenter sistem ise hükümet modeliyle alakalıdır. Örnek vermek gerekirse İngiltere’de Krallık vardır. Bu devlet modelidir. Ama hükümet sistemi parlamenterdir. İngiltere’nin krallığı korumak koşuluyla ele aldığı bir modeldir parlamenter sistem. Alman’ya da hükümet modeli parlementer sistemdir. Ama federal yapıdan oluşur. Amerika’da hükümet sistemi başkaınlık sistemidir. Federal yapıdan oluşur. Türkiye kendi ülkemize ve devletimize uygun kendi sistemimiz için çabalamaktadır. Çünkü bizim için en iyi olanı yine biz biliriz. Millet bilir. Türkiye devlet modeli açısından 1923 yılından itibaren cumhuriyet devletidir ve yapısı üniterdir. Bizim devlet modeliyle hiçbir sorunumuz yoktur. Türkiye bir cumhuriyet devletidir, öyle de kalacaktır. Hiç bir zaman federal olmayacak üniter olacaktır. Başkanlık sistemi dediğimiz olay hükümet sistemiyle alakalıdır. Türkiye’de hükümet modeli olarak parlamenter sistem uygulanıyor. Ama sürekli sorunla karşılaşıyor. Başkanlık sisteminin bu konuda Türkiye açısından daha istikrarlı olacağını savunuyoruz. Dolayısıyla Başkanlık sistemiyle Cumhuriyet arasında bir çapraz bağ yoktur. Bu bağı kurup halkımıza Başkanlık sistemiyle cumhuriyet elden gidiyor diyenler ya delidir yada cahildir.” İfadelirini kullandı.
MİLLLET KARAR VERECEK
Demokrasi denen olayın en önemli operasyonu seçimdir ve krizler seçimle aşılır diyen Mustafa Şen; “Biz her seferinde sandığı gösterdiğimizde birileri çıkıp kan dökecegiz ama milletin istediğini yapmayacağız diyor. Ama yeri geldiğinde darbeyle iktidara gelenleri dahi savunuyorlar. Kendi istekleri dışında kimsenin istekleri önemli değil bunlar için. Darbeci sosyalist olduğunda yüzbinllerce insanı öldürsün umurlarında değil daha bir kaç hafta önce ölen yabancı sosyalist darbecinin ardından dualar ettiler. Yani bunların millete karşı verecekleri hiç hesapları yok hep hazır cevapları var. Örnek vermek gerekirse: ‘Siz yasama yürütme yargıyı ayırmıyorsunuz diktatöre veriyorsunuz’ diyorlar. Millet başa getiriyor, Millet değiştiriyor. Bu mu diktatörlük. Biz seçimle iktidara gelidiğimizde diktatörlük diyerek yırtınıyorlar. Referandumla Cumhurbuşkanı seçildiğinde, başımızda diktatör var diyorlar. Yeni anayasaya millet karar versin dediğimizde cumhuriyet elden gidiyor diye nağra atıyorlar. Başkanlık sistemini halka sunalım dediğimizde ise krallık geliyor diye sloganlar atıyorlar. Millletin karar vermesinin adı diktatörlük değil demokrasidir demokrasi” dedi.
TÜRKİYE’DE YARGININ DEĞİL YARGIÇLARIN KUVVETİ VARDIR
Türkiye’de yargı kuvveti yok yargıçlar kuvveti var diyen Şen; “Biz yargıçlar kuvveti yerine yargı kuvvetini getirmeye çalışıyoruz. Bu ülke’de yargıçlar yasama ve yürütmeyi baskılıyor vesayet kuruyorlar. Bu vesayet organlarını değiştirmeliyiz. Türkiye adeta bir aristokrasi ve jürostokrasi devletidir. Millete hesap vermeyen vesayet kurumlarına yerleşmiş yargıçlar, kendi ideolojik düşünce sistemlerine uygun hareket etmeye çalışıyorlar. Milletin ise iradesine güvenleri yok yada sonuç işlerine gelmiyor. Milletin yararına neyi yapmaya çalışsak anayasanın ruhuna aykırı diyorlar. Eğer anayasanın ruhu olacaksa milletin ruhu olsun. Darbecilerin yada yargıçların değil. Bu milletin anayasası bu milletin ruhunu yansıtmalı” şeklinde konuştu.
YASAMA VE YÜRÜTME AYRI OLUP BİRBİRİNİ DENETLEMELİ
Parlamenter sistemde yürütmenin yasamayı baskıladığını belirten Mustafa Şen; “Biz yürütme yasamayı baskılamasın diyoruz. Örnek vermek gerekirse bugün Başbakanımız mecliste çoğunluğu sağladığı için istediği yasayı çıkarabilir. Başbakan olarak da yürütmenin başı olduğu için çıkardığı yasayı yürürlüğe sokarak uygular. Bu durumda yasama ve yürütme arasında sözde bir ayrılık vardır. Bugün biz iktidar olarak eğer kendi iktidarımızı güçlendirmek istesek neden böyle bir şey yapalım. Yasama ve yürütme arasında keskin bir ayrılık olsun lakin birbirlerini denetlesinler istiyoruz. Bu durum milletimiz adına daha yararlı olacaktır” dedi.
MİLLETVEKİLLERİ GENEL BAŞKANINA DEĞİLDE MİLLETE HESAP VERSİN
Baraj sıfır yada sıfira yakın, en fazla yüzde beş olmalı yada dar bölge sistemi gelmeli diyen Mustafa Şen; “Bu durumla birlikte mecliste daha farklı kesimlerden insanlarında sesi o