7 Temmuz 2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden Engin Ustali'nin ailesi sanık sürücünün tutuksuz yargılanmasına tepki göstererek Kapalıyol Havuzbaşı'nda oturma eylemi yaptı. Engin Ustali'nin ağabeyi Emin Ustali, sanık sürücünün yargı mensubu bir yakını tarafından davaya müdahale edildiğini iddia etti.
Geçen yıl 7 Temmuz’da meydana gelen trafik kazasında Muratpaşa ilçesi Cebesoy Caddesi'nde yolun karşısına geçmeye çalışan aşçı Engin Ustali ve arkadaşı Esra Nur Tezgi'ye, karşı şeride geçtikleri sırada şerit ihlali yaptığı iddia edilen Adil H. yönetimindeki 07 SZ 801 plakalı otomobil çarptı. Hafif yaralı olarak kazayı atlatan Tezgi taburcu edilirken, Engin Ustali daha sonra sevk edildiği Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yaşamını yitirdi. Ailesi organ bağışı yapmak istediyse de çarpmanın etkisiyle Engin Ustali'nin zarar gören organları bağışlanamadı. Olaydan 8 ay sonra açılan davanın ilk duruşmasında ise tutuksuz yargılanan sürücü Adil H. ifadesinde 30 kilometre hızla gittiğini ve Engin Ustali ve Esra Nur Tezgi'nin bir anda önüne çıktıklarını belirtmişti.
İTÜ TALEBİ REDDETTİ
Önceki gün Kapalıyol Havuzbaşı'nda ellerinde Engin Ustali'nin fotoğrafı ve üzerinde 'Bu bir kaza değil cinayettir' yazılı döviz ile gazete küpürlerinin yer aldığı dövizler bulunan Ustali'nin anne, baba ve abisi oturma eylemi yaparak sürücünün tutuksuz yargılanmasına tepki gösterdi. Bir süre oturma eylemi yapan anne Nuray Ustali, Baba Salih Ustali ve abisi Emin Ustali'ye çevreden geçen vatandaşlarda destek verdi. Yapılan ilk duruşmada mahkemenin tutulan tutanakları kabul etmediğini ve bilirkişi raporu düzenlenmesini istediğini belirten Emin Ustali, "30 Mayıs 2019 tarihli duruşmada ki itirazlarımız sonucu mahkeme İTÜ' den bilirkişi raporu düzenlemesini talep etti. 26 Eylül 2019 tarihinde ki duruşmayı beklerken kısa bir süre önce gelen yazıyla şok olduk. İTÜ, mahkemenin bilirkişi raporu talebini iş yoğunluğu sebebiyle reddetti" dedi.
'YARGI MENSUBU YAKINIMIZ VAR' İDDİASI
Garip bir durum yaşadıklarını anlatan Emin Ustali, gerçeklerin ortaya çıkması ve şahsın ceza almasının engellenmeye çalışıldığı şeklinde bir düşüncenin oluştuğunu vurgulayarak, "Bizi bu düşünceye iten sebep Engin'in ölümüne sebep olan Adil H.'nin avukat kızının olay gecesi ‘Yargı mensubu yakınımız var bizim biz bu işleri hallederiz’ diye konuşmasıdır. Çevremizdeki çoğu insan da bu konuşmaları duymuştur. Olay gecesi polis merkezi, bu şahsın yargı mensubu yakını tarafından aranmış ve yakını olduğu bildirilmiştir. Kaza sonrasında hızlıca tutulan tutanaklarda da eksiklikler mevcuttur. Kaza sonrası şahıs polisin geç gelmesini de fırsat bilip aracını diğer şeritten kendi şeridine çekmiştir, aracında düzeltmeler yapmıştır. Bir nevi delilleri yok etmeye çalışmıştır. Tüm bunları gösteren kamera görüntülerini de mahkemeye sunduk" ifadelerini kullandı.
'KUSURU ENGİN'E YIKMAK İSTİYORLAR'
Araç muayeneyi yılardır yapılmamış eski bir araç olduğunu, fren izi tespiti yapılmadığını hatta olay yeri fotoğraflarının dahi çekilmediğini vurgulayan Emin Ustali, "Bu tutanakları mahkeme kabul etmeyip bilirkişi raporu çıkartılmasını istedi. Tüm kusurun Engin' e yıkılmak istendiği raporlar da apaçık ortadaydı ve mahkeme bu durumu fark edip, o raporları kabul etmedi. Elde ettiğimiz görüntülerde aracın kaza sonra durduğu yerde şerit ihlali yapıldığını net şekilde gösteriyor. Tarifi imkansız ve dönüşü mümkün olmayan ağır sonuçlara sebep olan trafik kazaları ile ilgili caydırıcı cezalar verilmelidir. Yasa yapıcıların ve karar vericilerin ölümlü kazalarda, ölüm olayına kuralları ihlal etme ve ölüme katkı koyma oranında kamu vicdanını rahatlatıcı cezaların verilmesine, “istemeden ölüme sebebiyet verme” olarak yorumlama yerine “katkı koyma" olarak değerlendirilmesi gerektiğine inanıyoruz" şeklinde konuştu
Geçen yıl 7 Temmuz’da meydana gelen trafik kazasında Muratpaşa ilçesi Cebesoy Caddesi'nde yolun karşısına geçmeye çalışan aşçı Engin Ustali ve arkadaşı Esra Nur Tezgi'ye, karşı şeride geçtikleri sırada şerit ihlali yaptığı iddia edilen Adil H. yönetimindeki 07 SZ 801 plakalı otomobil çarptı. Hafif yaralı olarak kazayı atlatan Tezgi taburcu edilirken, Engin Ustali daha sonra sevk edildiği Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yaşamını yitirdi. Ailesi organ bağışı yapmak istediyse de çarpmanın etkisiyle Engin Ustali'nin zarar gören organları bağışlanamadı. Olaydan 8 ay sonra açılan davanın ilk duruşmasında ise tutuksuz yargılanan sürücü Adil H. ifadesinde 30 kilometre hızla gittiğini ve Engin Ustali ve Esra Nur Tezgi'nin bir anda önüne çıktıklarını belirtmişti.
İTÜ TALEBİ REDDETTİ
Önceki gün Kapalıyol Havuzbaşı'nda ellerinde Engin Ustali'nin fotoğrafı ve üzerinde 'Bu bir kaza değil cinayettir' yazılı döviz ile gazete küpürlerinin yer aldığı dövizler bulunan Ustali'nin anne, baba ve abisi oturma eylemi yaparak sürücünün tutuksuz yargılanmasına tepki gösterdi. Bir süre oturma eylemi yapan anne Nuray Ustali, Baba Salih Ustali ve abisi Emin Ustali'ye çevreden geçen vatandaşlarda destek verdi. Yapılan ilk duruşmada mahkemenin tutulan tutanakları kabul etmediğini ve bilirkişi raporu düzenlenmesini istediğini belirten Emin Ustali, "30 Mayıs 2019 tarihli duruşmada ki itirazlarımız sonucu mahkeme İTÜ' den bilirkişi raporu düzenlemesini talep etti. 26 Eylül 2019 tarihinde ki duruşmayı beklerken kısa bir süre önce gelen yazıyla şok olduk. İTÜ, mahkemenin bilirkişi raporu talebini iş yoğunluğu sebebiyle reddetti" dedi.
'YARGI MENSUBU YAKINIMIZ VAR' İDDİASI
Garip bir durum yaşadıklarını anlatan Emin Ustali, gerçeklerin ortaya çıkması ve şahsın ceza almasının engellenmeye çalışıldığı şeklinde bir düşüncenin oluştuğunu vurgulayarak, "Bizi bu düşünceye iten sebep Engin'in ölümüne sebep olan Adil H.'nin avukat kızının olay gecesi ‘Yargı mensubu yakınımız var bizim biz bu işleri hallederiz’ diye konuşmasıdır. Çevremizdeki çoğu insan da bu konuşmaları duymuştur. Olay gecesi polis merkezi, bu şahsın yargı mensubu yakını tarafından aranmış ve yakını olduğu bildirilmiştir. Kaza sonrasında hızlıca tutulan tutanaklarda da eksiklikler mevcuttur. Kaza sonrası şahıs polisin geç gelmesini de fırsat bilip aracını diğer şeritten kendi şeridine çekmiştir, aracında düzeltmeler yapmıştır. Bir nevi delilleri yok etmeye çalışmıştır. Tüm bunları gösteren kamera görüntülerini de mahkemeye sunduk" ifadelerini kullandı.
'KUSURU ENGİN'E YIKMAK İSTİYORLAR'
Araç muayeneyi yılardır yapılmamış eski bir araç olduğunu, fren izi tespiti yapılmadığını hatta olay yeri fotoğraflarının dahi çekilmediğini vurgulayan Emin Ustali, "Bu tutanakları mahkeme kabul etmeyip bilirkişi raporu çıkartılmasını istedi. Tüm kusurun Engin' e yıkılmak istendiği raporlar da apaçık ortadaydı ve mahkeme bu durumu fark edip, o raporları kabul etmedi. Elde ettiğimiz görüntülerde aracın kaza sonra durduğu yerde şerit ihlali yapıldığını net şekilde gösteriyor. Tarifi imkansız ve dönüşü mümkün olmayan ağır sonuçlara sebep olan trafik kazaları ile ilgili caydırıcı cezalar verilmelidir. Yasa yapıcıların ve karar vericilerin ölümlü kazalarda, ölüm olayına kuralları ihlal etme ve ölüme katkı koyma oranında kamu vicdanını rahatlatıcı cezaların verilmesine, “istemeden ölüme sebebiyet verme” olarak yorumlama yerine “katkı koyma" olarak değerlendirilmesi gerektiğine inanıyoruz" şeklinde konuştu