Memorial Sağlık Grubu Antalya Genel Cerrahi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Alihan Gürkan, 21 Mayıs Dünya Obezite Günü dolayısıyla obezite hastalığının tedavisinde cerrahi yöntemin önemine dair açıklamalarda bulundu. Obezitenin tüm dünyanın problemi olduğuna dikkat çeken Gürkan, “Obezitede çok ciddi bir artış var. Bu sadece dünyada değil ülkemiz açısından da ciddi bir sorundur. 2020 yılında dünyada 500 milyon obezite hastasından bahsediliyor. Beslenme sitili ve yaşam şartları ile bu sayının daha da fazla olabileceğinden korkuluyor. Türkiye’de de obezite hastalıkları konusunda neredeyse Batılı ülkelerin standartlarına ulaştık diyebiliriz” dedi.
“OBEZİTE ÖNEMLİ BİR HASTALIKTIR”
Yetişkin kadınlarda yüzde 40, erkeklerde yüzde 30 oranında obezite hastası olduğuna dikkat çeken Gürkan, “Obezitenin tedavisinde cerrahi yöntem çok önemli bir seçenek. Obezite önemli bir hastalıktır. Kanser tedavisinde olduğu gibi obezitenin tedavisinde cerrahi müdahale olmaktadır. Obezite, artış hızı çok fazla olan bir hastalıktır. Biz obezite cerrahisinin çok ciddi bir işlem olduğu, alt yapısının uygun olan hastanelerde çok titizlikle yapılması gerektiği, özellikle de takiplerinin iyi takip edilmesi gerekiyor. Yapılan işlemlerin kayıt altına alınması gerekiyor” diye konuştu.
“BAŞARININ YÜZDE 100'E YAKIN OLMASI GEREKİYOR”
Sadece obezite konusunda cerrahi müdahalede bulunulan hastalarda başarının yüzde 100'e yakın olması gerektiğini belirten Alihan Gürkan, “Eğer bu şartları sağlayamıyorsanız, bu hastalarda yaptığınız ameliyatlar ile daha sonra hastaların kilo almasına neden olunuyorsa başarı oranımız düşükse hastalara bu riskin yüklenmemesi gerekiyor. Dolayısı ile çok kısa süre içerisinde önemi artan bu ameliyatların, alt yapı açısından deneyim açısından en önemlisi de takip açısından ciddi şekilde yapılması gerekiyor.”
KISA SÜREDE NORMAL HAYAT
Cerrahi müdahalede daha kalıcı bir kilo kaybı olduğunu savunan Gürkan, “Tedavide özellikle vücut kitle endeksi 40’ın üzerinde olan hastalara diğer yöntemlerin başarı oranlarının daha az olduğunu biliyoruz. Bu kişilerde tekrarlayan kilolar, egzersizler, kilo kaybını yeteri kadar desteklemiyorlar. Olanlarda da kiloyu geri alma oranı çok yüksek. Diğer taraftan her kilosu olan hastanın ameliyat olacak diye bir şey yok. Cerrahiden sonra hastalarımızı 3. günden sonra taburcu ediyoruz. 1.haftada hastalarımızın yüzde 95’i normal hayatlarına dönebiliyorlar” dedi.
100 BİN KİŞİYİ OBEZİTEDEN KURTARACAK YÖNTEM
Obezitenin artık bir hastalık olarak algılanması gerektiğinin altını çizen Gürkan, “Obezite sadece bir estetik problemi değildir. İnsanların ömrünü kısaltan, kanser riskini arttıran çok önemli bir risk faktörü olduğunu belirtmek istiyoruz. Biz insanlara birer kilo verdirebilirsek yılda 100 bin kişinin obeziteden kurtulacağını iddia ediyoruz. Artık tekrarlayan diyet ve egzersizle kilo veremeyen hastaların mutlaka doğru uzmanlara başvurarak korkmadan bu cerrahiyi olabileceklerini belirtmek istiyoruz. Geçtiğimiz dönemlerde bu cerrahi müdahale konusunda gerçek dışı açıklamalar oldu. Dünya Kardiyoloji Derneği yapmış olduğu açıklama ile obezite ameliyatları ve bunların yan etkileri üzerine olan çelişkili ve aslı olmayan haberlerin önüne geçti” diye konuştu.
İHA
“OBEZİTE ÖNEMLİ BİR HASTALIKTIR”
Yetişkin kadınlarda yüzde 40, erkeklerde yüzde 30 oranında obezite hastası olduğuna dikkat çeken Gürkan, “Obezitenin tedavisinde cerrahi yöntem çok önemli bir seçenek. Obezite önemli bir hastalıktır. Kanser tedavisinde olduğu gibi obezitenin tedavisinde cerrahi müdahale olmaktadır. Obezite, artış hızı çok fazla olan bir hastalıktır. Biz obezite cerrahisinin çok ciddi bir işlem olduğu, alt yapısının uygun olan hastanelerde çok titizlikle yapılması gerektiği, özellikle de takiplerinin iyi takip edilmesi gerekiyor. Yapılan işlemlerin kayıt altına alınması gerekiyor” diye konuştu.
“BAŞARININ YÜZDE 100'E YAKIN OLMASI GEREKİYOR”
Sadece obezite konusunda cerrahi müdahalede bulunulan hastalarda başarının yüzde 100'e yakın olması gerektiğini belirten Alihan Gürkan, “Eğer bu şartları sağlayamıyorsanız, bu hastalarda yaptığınız ameliyatlar ile daha sonra hastaların kilo almasına neden olunuyorsa başarı oranımız düşükse hastalara bu riskin yüklenmemesi gerekiyor. Dolayısı ile çok kısa süre içerisinde önemi artan bu ameliyatların, alt yapı açısından deneyim açısından en önemlisi de takip açısından ciddi şekilde yapılması gerekiyor.”
KISA SÜREDE NORMAL HAYAT
Cerrahi müdahalede daha kalıcı bir kilo kaybı olduğunu savunan Gürkan, “Tedavide özellikle vücut kitle endeksi 40’ın üzerinde olan hastalara diğer yöntemlerin başarı oranlarının daha az olduğunu biliyoruz. Bu kişilerde tekrarlayan kilolar, egzersizler, kilo kaybını yeteri kadar desteklemiyorlar. Olanlarda da kiloyu geri alma oranı çok yüksek. Diğer taraftan her kilosu olan hastanın ameliyat olacak diye bir şey yok. Cerrahiden sonra hastalarımızı 3. günden sonra taburcu ediyoruz. 1.haftada hastalarımızın yüzde 95’i normal hayatlarına dönebiliyorlar” dedi.
100 BİN KİŞİYİ OBEZİTEDEN KURTARACAK YÖNTEM
Obezitenin artık bir hastalık olarak algılanması gerektiğinin altını çizen Gürkan, “Obezite sadece bir estetik problemi değildir. İnsanların ömrünü kısaltan, kanser riskini arttıran çok önemli bir risk faktörü olduğunu belirtmek istiyoruz. Biz insanlara birer kilo verdirebilirsek yılda 100 bin kişinin obeziteden kurtulacağını iddia ediyoruz. Artık tekrarlayan diyet ve egzersizle kilo veremeyen hastaların mutlaka doğru uzmanlara başvurarak korkmadan bu cerrahiyi olabileceklerini belirtmek istiyoruz. Geçtiğimiz dönemlerde bu cerrahi müdahale konusunda gerçek dışı açıklamalar oldu. Dünya Kardiyoloji Derneği yapmış olduğu açıklama ile obezite ameliyatları ve bunların yan etkileri üzerine olan çelişkili ve aslı olmayan haberlerin önüne geçti” diye konuştu.
İHA