Antalya’da 26’ıncısı düzenlenen Uluslararası Büyük Yörük Toyu’ndan, vatan savaşına destek geldi. Kerkük ve İran Türkleri’nin de davetli olduğu büyük buluşmada Yörükler, milletin birliğini ve vatanın bölünmez bütünlüğünü önceleyen 13 maddelik manifesto açıkladı.
YÖRÜKLER TEK YÜREK
Antalya Uluslararası Yörük Toy'u 26. kez Türkiye'nin Yörük Türkmenlerini bir araya getirdi. Urfa'dan Eskişehir'e yüzü aşkın Yörük Obası, dernek ve konfederasyon Toroslar'ın kucağında kenetlendi. Kerkük ve İran Türkleri’nin de davetli olduğu büyük buluşmada Yörükler, sınır güvenliğimizi tehdit eden unsurların ortadan kaldırılmasına yönelik olarak başlatılan Barış Pınarı Harekatı'na destek bildirisi yayımladı. Milletin birliğini ve vatanın bölünmez bütünlüğünü önceleyen 13 maddelik manifesto, Türkiye'nin tüm illerinden, 300 dernek ve konfederasyonun desteğiyle coşkulu alkışlar arasında ilan edildi.
“BARIŞ PINARI” MANİFESTOSU
Her yıl manifestolarını ilan eden Yörük Türkmenlerin bu yıl ki büyük buluşmasından, demokratik kılıflar altında terörü destekleyen tüm unsurlara karşı mücadele kararlılığı yükseldi. Diyarbakır’da evlat nöbeti tutan ailelere de destek verildi. Antalya Yörükler Derneği ve Teke Yörük/Türkmen Dernekleri Federasyonu Başkanı Abdullah Duman, “Anadolu birliğinin sağlanmasında büyük rol oynayan Anadolu erenlerinin, alperenlerinin yolundan ayrılmadan birlik ve beraberliğin sağlanmasının yanında bölgemizde ve dünyada güçlü ve etkin bir Türkiye, Yörüklerin en temel isteğidir.” dedi.
İŞTE YÖRÜKLERİN 13 MADDELİK BİLDİRİSİ
Yörükler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi İshak İltar’ın okuduğu 13 maddelik sonuç bildirgesinde, şu ifadelere yer verildi:
1 – Bir insanın anadilini konuşması evrensel bir haktır, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin resmi dili Türkçedir.
2 – Rengini şehitlerimizin kanından alan ay yıldızlı bayrağımız, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tek bayrağıdır.
3 – Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin sınırları Misak-ı Milli ile belirtilmiştir, asla değiştirilemez. Bu günkü sınırlarımızın dışında kalan fakat Misak-ı Milli’nin içerisindeki vatan topraklarına olan gönül bağımız güçlendirilmelidir. Misak-ı Milli sınırlarını tehlikeye düşürecek yakın çevremizdeki her türlü oldubittiye asla müsaade edilmemelidir.
4 – Türkiye Cumhuriyeti ile diğer Türk devletleri ve akraba topluluklarla arasında ortak alfabe çalışmaları neticelenmeli, Türkçemizin bilim dili olarak kullanılması yaygınlaştırılmalıdır.
5 – Demokratik hukuk devleti ilkelerine bağlı kalmak kaydı ile kazanılmış demokratik haklardan doğan yasal gücü, terör örgütlerine maddi ve manevi anlamda servis eden her kim olursa olsun, demokratik kazanımları elinden alınmalı ve devletin her türlü imkânlarından men edilmelidir.
6 – Önceki yıllarda devletimizin iyi niyetli yaklaşımlarından yararlanarak mevzi kazanan terör örgütlerinin, halkın üzerinde kurduğu baskılar neticesinde, evlatlarını teröristlere kaptıran aileler, devletimizin teröristlere göz açtırmamasıyla birlikte terör örgütlerine kafa tutar hale gelmişlerdir. Milletçe terör örgütlerine kafa tutan ailelere desteğimiz tamdır.
7 – Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün evrensel değerlere dayalı bir dünya devleti olarak kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti hiçbir sosyal gruba, cemaate ve tarikata emanet edilemez.
8 – Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Ortadoğu’da siyasi ve askeri olarak varlığını güçlendirerek devam ettirmelidir. Bu anlamda devletimizin net bir şekilde yanındayız.
9 – Tarımda milli tohuma dayalı üretime geçmeliyiz.
10 – Ormanların gerçek sahibi olan Yörüklerin ormanlardan ayrı bırakılmasıyla, başta orman yangınları olmak üzere birçok olumsuz gelişmeler sürekli olarak gündeme gelmektedir. Ormanlarımız, asli sahibi olan Yörüklere açılmalı ve olumsuzlukların giderilmesi sağlanmalıdır.
11 – Konargöçer Yörük yaşamı teşvik edilmeli, Yörük yaşam biçimi ve kültürü somut olmayan kültürel miras kapsamında korunmaya alınmalıdır.
12 –Esnaf ve sanatkârların durumu ahilik ilke ve geleneği kapsamında yeniden değerlendirilmeli, esnaf ve sanatkârlar bu kapsamda eğitilmeli ve geliştirilmeleri sağlanmalıdır.
13 - Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk dönemlerinde olduğu gibi, madenlerin millileştirilmesi önem arz etmektedir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
YÖRÜKLER TEK YÜREK
Antalya Uluslararası Yörük Toy'u 26. kez Türkiye'nin Yörük Türkmenlerini bir araya getirdi. Urfa'dan Eskişehir'e yüzü aşkın Yörük Obası, dernek ve konfederasyon Toroslar'ın kucağında kenetlendi. Kerkük ve İran Türkleri’nin de davetli olduğu büyük buluşmada Yörükler, sınır güvenliğimizi tehdit eden unsurların ortadan kaldırılmasına yönelik olarak başlatılan Barış Pınarı Harekatı'na destek bildirisi yayımladı. Milletin birliğini ve vatanın bölünmez bütünlüğünü önceleyen 13 maddelik manifesto, Türkiye'nin tüm illerinden, 300 dernek ve konfederasyonun desteğiyle coşkulu alkışlar arasında ilan edildi.
“BARIŞ PINARI” MANİFESTOSU
Her yıl manifestolarını ilan eden Yörük Türkmenlerin bu yıl ki büyük buluşmasından, demokratik kılıflar altında terörü destekleyen tüm unsurlara karşı mücadele kararlılığı yükseldi. Diyarbakır’da evlat nöbeti tutan ailelere de destek verildi. Antalya Yörükler Derneği ve Teke Yörük/Türkmen Dernekleri Federasyonu Başkanı Abdullah Duman, “Anadolu birliğinin sağlanmasında büyük rol oynayan Anadolu erenlerinin, alperenlerinin yolundan ayrılmadan birlik ve beraberliğin sağlanmasının yanında bölgemizde ve dünyada güçlü ve etkin bir Türkiye, Yörüklerin en temel isteğidir.” dedi.
İŞTE YÖRÜKLERİN 13 MADDELİK BİLDİRİSİ
Yörükler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi İshak İltar’ın okuduğu 13 maddelik sonuç bildirgesinde, şu ifadelere yer verildi:
1 – Bir insanın anadilini konuşması evrensel bir haktır, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin resmi dili Türkçedir.
2 – Rengini şehitlerimizin kanından alan ay yıldızlı bayrağımız, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tek bayrağıdır.
3 – Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin sınırları Misak-ı Milli ile belirtilmiştir, asla değiştirilemez. Bu günkü sınırlarımızın dışında kalan fakat Misak-ı Milli’nin içerisindeki vatan topraklarına olan gönül bağımız güçlendirilmelidir. Misak-ı Milli sınırlarını tehlikeye düşürecek yakın çevremizdeki her türlü oldubittiye asla müsaade edilmemelidir.
4 – Türkiye Cumhuriyeti ile diğer Türk devletleri ve akraba topluluklarla arasında ortak alfabe çalışmaları neticelenmeli, Türkçemizin bilim dili olarak kullanılması yaygınlaştırılmalıdır.
5 – Demokratik hukuk devleti ilkelerine bağlı kalmak kaydı ile kazanılmış demokratik haklardan doğan yasal gücü, terör örgütlerine maddi ve manevi anlamda servis eden her kim olursa olsun, demokratik kazanımları elinden alınmalı ve devletin her türlü imkânlarından men edilmelidir.
6 – Önceki yıllarda devletimizin iyi niyetli yaklaşımlarından yararlanarak mevzi kazanan terör örgütlerinin, halkın üzerinde kurduğu baskılar neticesinde, evlatlarını teröristlere kaptıran aileler, devletimizin teröristlere göz açtırmamasıyla birlikte terör örgütlerine kafa tutar hale gelmişlerdir. Milletçe terör örgütlerine kafa tutan ailelere desteğimiz tamdır.
7 – Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün evrensel değerlere dayalı bir dünya devleti olarak kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti hiçbir sosyal gruba, cemaate ve tarikata emanet edilemez.
8 – Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Ortadoğu’da siyasi ve askeri olarak varlığını güçlendirerek devam ettirmelidir. Bu anlamda devletimizin net bir şekilde yanındayız.
9 – Tarımda milli tohuma dayalı üretime geçmeliyiz.
10 – Ormanların gerçek sahibi olan Yörüklerin ormanlardan ayrı bırakılmasıyla, başta orman yangınları olmak üzere birçok olumsuz gelişmeler sürekli olarak gündeme gelmektedir. Ormanlarımız, asli sahibi olan Yörüklere açılmalı ve olumsuzlukların giderilmesi sağlanmalıdır.
11 – Konargöçer Yörük yaşamı teşvik edilmeli, Yörük yaşam biçimi ve kültürü somut olmayan kültürel miras kapsamında korunmaya alınmalıdır.
12 –Esnaf ve sanatkârların durumu ahilik ilke ve geleneği kapsamında yeniden değerlendirilmeli, esnaf ve sanatkârlar bu kapsamda eğitilmeli ve geliştirilmeleri sağlanmalıdır.
13 - Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk dönemlerinde olduğu gibi, madenlerin millileştirilmesi önem arz etmektedir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.