Şükrü SEVREN

Şükrü SEVREN


DOĞU TÜRKİSTAN KIYAMETİ YAŞIYOR (3)

25 Ocak 2019 - 00:06

Binlerce Doğu Türkistanlı Çin'in "yeniden eğitim kampı" adı altındaki toplama kamplarında tutuluyor.

 Binlerce Doğu Türkistanlı Uygur, Kırgız ve Kazak, Çin'in "yeniden eğitim kampı" adı altındaki toplama kamplarında tutuluyor. Aileleriyle ve dış dünya ile hiç bir iletişimin olmadığı bu kamplar, Çin hükümeti tarafından aşırılıkçılıkla mücadelede kullanıldığı iddia ediliyor.
Kampların ismi şimdilerde "profesyonel eğitim okulları" olarak değiştirildi. Bir önceki ismi de "sosyalist eğitim okulları"ydı. Bölgedeki uzmanlara göre bu tür faaliyetler bölge sömürge valisi Chen Quanguo tarafından hayata geçiriliyor.  Daha önce Tibet valiliği yapan Quanguo, göreve geldiği günden beri Tibet'te uyguladığı baskı ve tam gözetim politikasını Doğu Türkistan'da uyguluyor.
Kırgızların yoğun olarak yaşadığı Kızılsu bölgesinin Aktu ilçesindeki bir polis memurundan alınan bilgilere göre Mart ayından beri bölgede 5 kamp açıldı. Bu 5 kampta bulunan tutuklu sayısı ise yaklaşık 10 bin olarak tahmin ediliyor. Kamplarda tutulan insanlara belli bir süre verilmediği de öğrenildi.

Kamplarda süresiz olarak tutulan insanların salıverilmelerine dair hiç bir tarih bulunmuyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü de Eylül 2018’de Çin hükümetinden, binlerce insanın tutulduğu bu kampların kapatılmasını ve insanların serbest bırakılmasını talep etti.
Örgütün Çin direktörü Sophia Richardson "Çinli yetkililer bu insanları herhangi bir suç işledikleri için değil politik olarak güvenilmez oldukları için "politik eğitim" merkezlerinde tutuyor. Çin hükümetinin bu insanları kamplarda tutmasına dair hiç bir yasal dayanağı yoktur ve bu insanlar serbest bırakılmalıdır" dedi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne göre bu Chen Quanguo için yeni bir uygulama değil. Quango 2012'de, Hindistan'daki dini ibadetlerinden dönen yüzlerce Tibetli'yi de bu tür eğitim kamplarına yollamıştı.
Türk Milleti ve Türk Devleti olarak neler yapabiliriz…

Başta Cumhurbaşkanlığımız olmak üzere Dış İşleri Bakanlığı, büyükelçilerimiz ve Milet olarak Çin’in Doğu Türkistan’da yaptığı işkence ve katliamları yüksek düzeyde kamuoyuyla paylaşmalıyız. Ve bu zulümlere karşı sert bir tavır ortaya koyup arkasında durmalıyız. Basın açıklamalarına ve kamuoyu bilgilendirmelerine artık Doğu Türkistan’ı da ilave etmeliyiz. Devlet olarak Çin’le yapılan anlaşmaları gözden geçirmeliyiz ve Müslüman Uygur Türklerini ticarete kurban vermemeliyiz. Dünya kamuoyunun buraya dikkati çekilerek Çin’e uluslar arası baskı yapılmasına öncülük etmeliyiz.

Selam olsun Uygur Türk’leri’ne selam olsun Doğu Türkistanlılara.
İnanıyorum ki tekrardan bir gün, Doğu Türkistan’da şanlı Gök bayrağımız dalgalanacaktır…

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum