Teknolojik gelişmeler; dünyayı birbirine bağlayıp, Küreselleşmeyi hızlandırırken, toplumların özellikle genç kesimlerinde kendi kimlikleri hakkında güçlü bir farkındalık oluşmasına neden oldu.
Bundan dolayı bugün ABD basta olmak üzere Avrupa ve diğer birçok ülkede özellikle de genç nüfusun daha çok kendi milli kimliğine sahip çıktığını görüyoruz.
Bu yeni durum Avusturya, Yeni Zelanda, Kanada gibi ülkeler başta olma üzere dünyanın birçok ülkesini yöneten liderlerin ve kabine mensuplarının yaşlarının da gençleşmesine neden oldu.
Etraflıca baktığımızda Patriyotizm”in (Vatanseverlik) yükselmesinin birçok nedeni olmakla birlikte en önemli iki sebebinin olduğu görülüyor. Bu sebeplerden ilki Küreselleşmenin tahrip edici ve büyük balığa benzeten etkilerinden dolayı toplumlar kendi kültürlerine sahip çıkıyorlar.
İkincisi ise dünyada değişik nedenlerden dolayı ortaya çıkan aşırı miktardaki göç dalgalarına yönelik yerel tepkiler oluşmasıdır. Bu iki durumda kendi içinde oldukça detaylıca incelenmesi gereken durumlardır.
Ülkemize gelecek olursak;
Türkiye reel anlamda sanayi devriminden bugüne kadar yaşanan bütün kalkınma ve sanayi hamlelerinin dışında kalmıştır ve daha çok tüketim toplumu olmuştur. Ne yazık ki Türkiye günümüzde yaşanan bilgi ve iletişim teknolojilerinin çıkış dönemini de yakalayamamıştır.
Ancak buna karşın sevindirici ve umut verici bir gelişme olan bütün sanayileşmiş ülkelerin sanayilerinin temelini oluşturan Savunma Sanayi konusunda birçok atılım içerisinde olmasıdır. Bu durum gelecek adına umut ve heyecan verici bir gelişmedir.
“Rekabete dayalı mücadeleyle birlikte, lokal işbirliği stratejisi”
Küreselleşme, diğer bir yandan da yerini karşılıklı bağımlılığa bırakıyor. Bir taraftan küreselleşme olgusu popülaritesini yitirirken, diğer bir yönden de bölgesel işbirliklerini öne çıkarıyor. Hatta, rekabetle beraber işbirlikleri de görülüyor.
Örneğin Türkiye ile ABD, Suriye’de rekabet ederken ve bazı durumlarda bu durum stratejik müttefikliğin önüne geçecek bir noktaya dahi gelirken, diğer taraftan aynı Türkiye ve ABD’nin Afganistan’da çok iyi işbirliği yapabildiği görülüyor.
Diğer bir durum Türkiye ile Rusya enerji başta olmak üzere belli alanlarda rekabet içerisindeyken başka alanlarda işbirliği yapabildiği görülüyor. Yine bir diğer durum İngiltere’nin Brexit olayı küreselleşmeye vurulan ağır bir darbedir diye yorumlayabiliriz ama bununla birlikte Avrupa Birliği’nin bir bölgesel işbirliği platformu olarak küresel düzleme etkili faaliyetlerine devam etmesi küreselleşmenin tamamen gözden düşmediğini bize gösteriyor.
Küreselleşmenin en önemli handikapı, küreselleşmenin birçok olgusunun sadece devletlerin değil terör odaklarının kullanabilmesini sağlıyor olmasıdır. örneğin IŞİD gibi bir terör örgütünün ortaya çıktığı ve Batı’nın sosyal medya araçlarını aktif ve profesyonelce kullanmak suretiyle dünyanın her yerinden sempatizan, terörist üye topladıklarını görüldü.