Şuayb (a.s.) ın kavmi de Semud Kavmi gibi nasihat dinlemedikleri için korkunç br ses ve gürültü ile helak olmuşlardır. Bunların cezalarının aynı olması kötü ahlak bakımından birbirlerine benzediklerine işarettir. Nitekim Allah’ın rahmetinden uzak olmaları için her iki kavme de aynı beddua edilmiş ve Meyden Kavmi bu hususta Semud Kavmine benzetilmiştir. “Yazıklar olsun o kullara ki onlara bir elçi gelmeyedursun, mutlaka onunla alay ederlerdi. (Ancak onlara) yalnızca bir tek çığlık (yetti); anında sönüverdiler. Görmüyorlar mı, kendilerinden önce nice nesilleri helak ettik? Onlar, bir daha kendilerine dönmüyorlar.”[1]
Hac Suresi’nde de Medyen Halkı’ndan bahsedilerek helak olmalarından şöyle bahsedilmektedir: “Medyen Halkı da (peygamberlerini yalanlamıştı). Musa da yalanlanmıştı. Böylelikle Ben, o inkâr edenlere bir süre tanıdım, sonra onları yakalayıverdim. Nasılmış benim (her şeyi alt üst edip kökten değiştiren) inkılâbım. Halkı zulmediyorken yıkıma uğrattığımız nice ülkeler vardır ki, şimdi onların altları üstlerine gelmiş ıpıssız durmakta, kullanılamaz durumdaki kuyuları (terk edilmiş bulunmakta), yüksek sarayları çın çın ötmektedir. Yeryüzünde gezip dolaşmıyorlar mı, böylece onların kendisiyle akledebilecek kalpleri ve işitebilecek kulakları olsun? Çünkü doğrusu, gözler kör olmaz, ancak sinelerdeki kalpler körelir.”[2]
Sanki orada hiç yaşamamış olduklarından bahsedilmesi[3] ise, onların Hz. Şuayb’a ve kendisine inananlara mutlaka memleketlerinden çıkaracaklarını söylemelerine bir nispet olarak düşünülmektedir Medyen’nin tümüyle yerle bir edilişi, komşu halkları arasından uzun bir süre darb-ı mesel konusu olmuştur.
[1] Yasin, 36, 29–31.
2 Hac, 22, 44–46.
3 Araf, 7, 92.