Sarımsak rekoltesinde yaşanan düşüş nedeniyle fiyatlar zirveye çıkacak. Olumsuz hava koşulları nedeniyle sarımsak üretiminin yaklaşık 100 bin ton civarında gerçekleştiğini belirten Antalya Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Ali Çandır, geçen yıl soğan fiyatlarının çok konuşulduğunu ancak, bu yıl sarımsak fiyatlarında beklentinin üzerinde artış yaşanacağını söyledi.
ATB Eylül Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda konuşan Başkan Ali Çandır, geçen yıl soğan fiyatlarının çok konuşulduğunu ancak bu sene sarımsağı konuşacak gibi olduklarını aktardı. Çandır, geçen yıl birim fiyatlarının düşük olması nedeniyle ürünün daha az ekilmesi, iklim koşulları nedeniyle üretim bölgelerindeki ürünün azalması ve ithalat vergileri nedeniyle, yaklaşık 100 bin ton civarında olan sarımsağın fiyatında. kalitesine göre 25 ile 40 TL arasında artış yaşanacağını söyledi.
EKONOMİ KÜÇÜLDÜ, TARIM BÜYÜDÜ
Bu ayın başında TÜİK'in açıkladığı ikinci çeyrek büyüme rakamlarına göre tarımın yüzde 3,4 büyüdüğünü anlatan ATB Başkanı Ali Çandır, şu ifadeleri kaydetti:
“Genel ekonomimiz, yüzde 1,5 küçülürken, tarım ise yüzde 3,4 büyümüştür. Bunun benzerini 2009 yılında da yaşamıştık. Fakat sektörümüzün bu özelliğini 2 dönemle değil, son 20 yıllık geçmişte değerlendirerek olursam sektörümüz, ekonomimizin kötüye gidişini frenleyen ve direncini artıran bir performans göstermiştir. Ekonomimizin hızlandığı dönemlerde ise bu hızlanmadan payını yeterince alamamıştır. Bu iki tespitten anladığımız, tarımsal üretim ve ticaret faaliyetleri ancak zor zamanlarda hatırlanmakta ve öne çıkmaktır. Bunu belirli ölçülerde anlıyoruz. Çünkü sektörümüz toplam olarak faaliyetlerini her koşulda sürdürmeye kararlı bir sektördür. Kendi kontrolünde olan ya da olmayan zorluklara karşı direnci nispi olarak yüksektir. Açıkçası başka da alternatifi yoktur.”
ENFLASYON RAKAMLARI UMUTLANDIRDI
Yurtdışı üretici enflasyonu rakamının aylık yüzde -1,41 ve yıllıkta ise yüzde -2,94 olarak ilan edilmesi gelecekteki maliyet yükü itibariyle kendilerini umutlandırdığını belirten Çandır, şöyle devam etti:
“Bildiğiniz gibi girdilerimizin önemli bir kısmı dövize bağlıdır. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, bu ay faizleri hızla düşürmeye devam etmiştir. Temmuz ayındaki 425 baz puanlık indiriminin ardından eylül ayında 325 baz puanlık daha indirimde bulunmuştur. Böylece son üç ayda politika faizi 750 baz puan gibi ciddi oranda düşürülmüştür. Buna rağmen dövizde ciddi bir yükselişin yaşanmamasının iki önemli nedeni bulunmaktadır. Bunlardan ilki, küresel para politikalarının hızla gevşeme moduna girmesi olurken ikincisi ise eylül ayından itibaren enflasyonda baz etkisi dolayısıyla yaşanması beklenen düşüş eğilimi olmuştur. Bu politika faizi düşüşleri bir taraftan iş dünyası için diğer taraftan da tüketiciler için bir umut oluşturmuştur. Özellikle kamu bankaları liderliğinde düşük faizli kredi sağlama eğilimini görmekteyiz. Ancak bunun özel kesim bankacılığına yansımaları oldukça sınırlı kalmıştır” diye konuştu.
ANTALYA'DA SUSAM HASADI BAŞLADI
Antalya’nın yaklaşık 50 bin dekar alanda 3 bin 500 tonluk susam üretimiyle ülkenin susam alanlarının yüzde 19’unu, üretiminin ise yüzde 20’sini karşıladığını bildiren Çandır, Antalya’da hasadın başladığına dikkat çekti. Ali Çandır, “Yerli susam 15-16 TL aralığında, ithal susam ise 8-10 TL aralığında fiyatlanmaktadır. Geçtiğimiz yıl bölgemizde faaliyet gösteren tarım kredi kooperatiflerinin de susam almaya başlamasıyla fiyatla yüzde 40 düzeyinde artış yaşamıştık. Bu artış özellikle Manavgat'taki üreticiyi motive etmiş ve daha fazla susam ekmesini sağlamıştır. Ancak dövize endeksli bulunan ilaç-gübre-mazot gibi girdiler ile işçi maliyetleri üretmenin cazibesini düşürmektedir. Üretimin cazip olabilmesi için verilen emek karşılığında yüzde 40-50'yi aşmayan maliyetlerle çalışılması gereklidir.” şeklinde konuştu
DOMATES FİYATINA KONSERVE KAPAĞINA
Ekim’de yaş sebze sektörü konulu sektörel analiz toplantısı gerçekleştirmeyi planladıklarını bildiren Çandır, “Geçen üretim sezonunda artan yaş sebze fiyatları nedeniyle tüketicinin bu yıl kışlık salça ve sos gibi konserve yapımına rağbet ettiğini belirten Çandır, “Öyle ki piyasada konserve kapağı kalmadığı yönünde haberleri hep birlikte izledik. Neredeyse bir kilogram domates fiyatına 1 adet kapak satıldığını gördük. Önümüzdeki dönemde enflasyonda ve maliyetlerde bir düşüş olacağı beklentisi kamuoyunda hakimdir. Umuyoruz ki bu beklenti gerçekleşir ve başta domates olmak üzere yaş sebze fiyatlarında üreticinin kazandığı tüketicinin zorlanmayacağı fiyatları yaşarız” dedi.
SARIMSAK FİYATI CEP YAKACAK
Geçen yıl soğan fiyatının konuşulduğunu, bu yıl ise sarımsak fiyatının konuşulduğunu kaydeden Çandır, “Geçtiğimiz yıl birim fiyatlarının düşük olması nedeniyle ürünün daha az ekilmesi, iklim koşulları nedeniyle üretim bölgelerindeki ürünün azalması ve ithalat vergileri nedeniyle, yaklaşık 100 bin ton civarında tüketimimiz olan sarımsak, kalitesine göre 25 ile 40 TL arasında fiyatlanmaktadır. Bu sorunun temeli iktisatta örümcek ağı teoremi olarak da adlandırılan üreticinin bir sonraki üretim döneminde yüksek fiyatlı ürünü üretme isteğidir. Çözümün ise toplu-üretim planlamasının yapılması ve bu planın uygulanması ile tarımsal desteklerin önceden açılanması ve zamanında ödenmesinden geçtiğini düşünmekteyiz” dedi.
ÇANDIR’DAN YÖREX DAVETİ
23 – 27 Ekim’de düzenlenecek Yöresel Ürünler Fuarı YÖREX’le ilgili çalışmaların devam ettiğini belirten Çandır, ““Fuarımızda şu an için 80 kentimizin katılımının kesinleşti. 23—27 Ekim tarihlerinde doğ
ATB Eylül Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda konuşan Başkan Ali Çandır, geçen yıl soğan fiyatlarının çok konuşulduğunu ancak bu sene sarımsağı konuşacak gibi olduklarını aktardı. Çandır, geçen yıl birim fiyatlarının düşük olması nedeniyle ürünün daha az ekilmesi, iklim koşulları nedeniyle üretim bölgelerindeki ürünün azalması ve ithalat vergileri nedeniyle, yaklaşık 100 bin ton civarında olan sarımsağın fiyatında. kalitesine göre 25 ile 40 TL arasında artış yaşanacağını söyledi.
EKONOMİ KÜÇÜLDÜ, TARIM BÜYÜDÜ
Bu ayın başında TÜİK'in açıkladığı ikinci çeyrek büyüme rakamlarına göre tarımın yüzde 3,4 büyüdüğünü anlatan ATB Başkanı Ali Çandır, şu ifadeleri kaydetti:
“Genel ekonomimiz, yüzde 1,5 küçülürken, tarım ise yüzde 3,4 büyümüştür. Bunun benzerini 2009 yılında da yaşamıştık. Fakat sektörümüzün bu özelliğini 2 dönemle değil, son 20 yıllık geçmişte değerlendirerek olursam sektörümüz, ekonomimizin kötüye gidişini frenleyen ve direncini artıran bir performans göstermiştir. Ekonomimizin hızlandığı dönemlerde ise bu hızlanmadan payını yeterince alamamıştır. Bu iki tespitten anladığımız, tarımsal üretim ve ticaret faaliyetleri ancak zor zamanlarda hatırlanmakta ve öne çıkmaktır. Bunu belirli ölçülerde anlıyoruz. Çünkü sektörümüz toplam olarak faaliyetlerini her koşulda sürdürmeye kararlı bir sektördür. Kendi kontrolünde olan ya da olmayan zorluklara karşı direnci nispi olarak yüksektir. Açıkçası başka da alternatifi yoktur.”
ENFLASYON RAKAMLARI UMUTLANDIRDI
Yurtdışı üretici enflasyonu rakamının aylık yüzde -1,41 ve yıllıkta ise yüzde -2,94 olarak ilan edilmesi gelecekteki maliyet yükü itibariyle kendilerini umutlandırdığını belirten Çandır, şöyle devam etti:
“Bildiğiniz gibi girdilerimizin önemli bir kısmı dövize bağlıdır. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, bu ay faizleri hızla düşürmeye devam etmiştir. Temmuz ayındaki 425 baz puanlık indiriminin ardından eylül ayında 325 baz puanlık daha indirimde bulunmuştur. Böylece son üç ayda politika faizi 750 baz puan gibi ciddi oranda düşürülmüştür. Buna rağmen dövizde ciddi bir yükselişin yaşanmamasının iki önemli nedeni bulunmaktadır. Bunlardan ilki, küresel para politikalarının hızla gevşeme moduna girmesi olurken ikincisi ise eylül ayından itibaren enflasyonda baz etkisi dolayısıyla yaşanması beklenen düşüş eğilimi olmuştur. Bu politika faizi düşüşleri bir taraftan iş dünyası için diğer taraftan da tüketiciler için bir umut oluşturmuştur. Özellikle kamu bankaları liderliğinde düşük faizli kredi sağlama eğilimini görmekteyiz. Ancak bunun özel kesim bankacılığına yansımaları oldukça sınırlı kalmıştır” diye konuştu.
ANTALYA'DA SUSAM HASADI BAŞLADI
Antalya’nın yaklaşık 50 bin dekar alanda 3 bin 500 tonluk susam üretimiyle ülkenin susam alanlarının yüzde 19’unu, üretiminin ise yüzde 20’sini karşıladığını bildiren Çandır, Antalya’da hasadın başladığına dikkat çekti. Ali Çandır, “Yerli susam 15-16 TL aralığında, ithal susam ise 8-10 TL aralığında fiyatlanmaktadır. Geçtiğimiz yıl bölgemizde faaliyet gösteren tarım kredi kooperatiflerinin de susam almaya başlamasıyla fiyatla yüzde 40 düzeyinde artış yaşamıştık. Bu artış özellikle Manavgat'taki üreticiyi motive etmiş ve daha fazla susam ekmesini sağlamıştır. Ancak dövize endeksli bulunan ilaç-gübre-mazot gibi girdiler ile işçi maliyetleri üretmenin cazibesini düşürmektedir. Üretimin cazip olabilmesi için verilen emek karşılığında yüzde 40-50'yi aşmayan maliyetlerle çalışılması gereklidir.” şeklinde konuştu
DOMATES FİYATINA KONSERVE KAPAĞINA
Ekim’de yaş sebze sektörü konulu sektörel analiz toplantısı gerçekleştirmeyi planladıklarını bildiren Çandır, “Geçen üretim sezonunda artan yaş sebze fiyatları nedeniyle tüketicinin bu yıl kışlık salça ve sos gibi konserve yapımına rağbet ettiğini belirten Çandır, “Öyle ki piyasada konserve kapağı kalmadığı yönünde haberleri hep birlikte izledik. Neredeyse bir kilogram domates fiyatına 1 adet kapak satıldığını gördük. Önümüzdeki dönemde enflasyonda ve maliyetlerde bir düşüş olacağı beklentisi kamuoyunda hakimdir. Umuyoruz ki bu beklenti gerçekleşir ve başta domates olmak üzere yaş sebze fiyatlarında üreticinin kazandığı tüketicinin zorlanmayacağı fiyatları yaşarız” dedi.
SARIMSAK FİYATI CEP YAKACAK
Geçen yıl soğan fiyatının konuşulduğunu, bu yıl ise sarımsak fiyatının konuşulduğunu kaydeden Çandır, “Geçtiğimiz yıl birim fiyatlarının düşük olması nedeniyle ürünün daha az ekilmesi, iklim koşulları nedeniyle üretim bölgelerindeki ürünün azalması ve ithalat vergileri nedeniyle, yaklaşık 100 bin ton civarında tüketimimiz olan sarımsak, kalitesine göre 25 ile 40 TL arasında fiyatlanmaktadır. Bu sorunun temeli iktisatta örümcek ağı teoremi olarak da adlandırılan üreticinin bir sonraki üretim döneminde yüksek fiyatlı ürünü üretme isteğidir. Çözümün ise toplu-üretim planlamasının yapılması ve bu planın uygulanması ile tarımsal desteklerin önceden açılanması ve zamanında ödenmesinden geçtiğini düşünmekteyiz” dedi.
ÇANDIR’DAN YÖREX DAVETİ
23 – 27 Ekim’de düzenlenecek Yöresel Ürünler Fuarı YÖREX’le ilgili çalışmaların devam ettiğini belirten Çandır, ““Fuarımızda şu an için 80 kentimizin katılımının kesinleşti. 23—27 Ekim tarihlerinde doğ