Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, Antalya Genç İşadamları Derneği’nin (ANTGİAD) olağan genişletilmiş üye toplantısının konuğu oldu. ‘Antalya’da Yerel Seçimler’ başlığı altında kısa bir konuşma yapan Akaydın, Büyükşehir Belediyesi’nin 5 yılda yaptığı projeleri anlattı. “35 yıllık Antalyalıyım” diye konuşmasını sürdüren Akaydın, belediye başkanlığı süresince vaat ettiği projeleri ya başlattığını ya da tamamladığını söyledi. Yabancılara “Ben dünyanın en güzel kentinin belediye başkanıyım” diye kendini tanıttığını ifade eden Akaydın, “Bu kenti bozmak için ne kadar çalışsalar da Antalya halen dünyanın en güzel kentidir” dedi. 5 yıl önce önemli bir borçla karşı karşıya kaldığını belirten Akaydın, kişi başı belediye borcuyla Antalya’nın Türkiye birincisi olduğunu anlattı. Antalya’nın bu borçları 2028 yılına kadar ödemesi gerektiğini kaydeden Akaydın, “2009 yılında aylık 16 milyon lira gelir, 48 milyon lira gider vardı. 6 aylık işçi alacakları vardı. Şu anda mali disiplini büyük ölçüde sağladık” diye konuştu.
TARIMSAL KALKINMA
Önümüzdeki dönem en büyük sorunun Bütünşehir Yasası’ndan kaynaklı adaptasyon olacağını belirten Akaydın, bu sorunu aşmak için de derslerine iyi çalıştıklarını kaydetti. Geri kalmış kırsal bölgelere tarımsal kalkınma projeleri yapacaklarını anlatan Akaydın, köylüye danışmanlık hizmeti, köylerde birlikler kurmak gibi projeleri olduğunu söyledi. Başkan Akaydın, mantar üretiminin yayılması, keçi boynuzu üretimi, aromatik bitkilerin üretilip pazarlanması gibi projeleri olduğunu ifade etti. Akaydın, “Sahil kesimlerdeki turistik zenginliğin iç kesimlere yayılması için projelerimiz var. Sahillerde epey tahribat oldu. Daha çok butik otel ve pansiyona yönelinmesi gerektiğini düşünüyorum. Antalya’nın köylerinin Almanya’daki köyler gibi yollarının asfaltlı, çiçeklerin açtığı, kırmızı kiremitlerle kaplı çatıların olmasını isterim. Bu bir hayal” dedi.
KEPEZ VE SANTRAL
Antalya’nın Kepez-Santral mahallelerine 1 milyar liralık yatırım çekecek güzel proje uygulamak istediklerini ifade eden Akaydın, “Burası çok güzel bir mahalle olacak. Bu modele Yeniden Yerleşim Projesi diyoruz. Bu modeli başarırsak diğer mahallelere yaymayı düşünüyoruz” şeklinde konuştu. Bütünşehir Yasası’nı da değerlendiren Akaydın, yasasının siyasi olduğunu söyledi. Akaydın, şöyle konuştu: “Maalesef bu yasanın arkasında gizli bir ajanda vardır. Türkiye’nin eyaletlere bölünmesi gibi bir tehlike var. Bu yasayla köyler artık mahalle olacak. Tarım uygulamalarında engeller çıkacak. Köylü artık suyuna para ödeyecek. Köylü inşaat yapacaksa ilçe belediyesinden ruhsat alacak. Köylünün yaşamını pahalandıran tarafı var. Köylü bunun farkında değil. Ama siyaset sanatı sorun çözme sanatıdır.”
TARIMSAL KALKINMA
Önümüzdeki dönem en büyük sorunun Bütünşehir Yasası’ndan kaynaklı adaptasyon olacağını belirten Akaydın, bu sorunu aşmak için de derslerine iyi çalıştıklarını kaydetti. Geri kalmış kırsal bölgelere tarımsal kalkınma projeleri yapacaklarını anlatan Akaydın, köylüye danışmanlık hizmeti, köylerde birlikler kurmak gibi projeleri olduğunu söyledi. Başkan Akaydın, mantar üretiminin yayılması, keçi boynuzu üretimi, aromatik bitkilerin üretilip pazarlanması gibi projeleri olduğunu ifade etti. Akaydın, “Sahil kesimlerdeki turistik zenginliğin iç kesimlere yayılması için projelerimiz var. Sahillerde epey tahribat oldu. Daha çok butik otel ve pansiyona yönelinmesi gerektiğini düşünüyorum. Antalya’nın köylerinin Almanya’daki köyler gibi yollarının asfaltlı, çiçeklerin açtığı, kırmızı kiremitlerle kaplı çatıların olmasını isterim. Bu bir hayal” dedi.
KEPEZ VE SANTRAL
Antalya’nın Kepez-Santral mahallelerine 1 milyar liralık yatırım çekecek güzel proje uygulamak istediklerini ifade eden Akaydın, “Burası çok güzel bir mahalle olacak. Bu modele Yeniden Yerleşim Projesi diyoruz. Bu modeli başarırsak diğer mahallelere yaymayı düşünüyoruz” şeklinde konuştu. Bütünşehir Yasası’nı da değerlendiren Akaydın, yasasının siyasi olduğunu söyledi. Akaydın, şöyle konuştu: “Maalesef bu yasanın arkasında gizli bir ajanda vardır. Türkiye’nin eyaletlere bölünmesi gibi bir tehlike var. Bu yasayla köyler artık mahalle olacak. Tarım uygulamalarında engeller çıkacak. Köylü artık suyuna para ödeyecek. Köylü inşaat yapacaksa ilçe belediyesinden ruhsat alacak. Köylünün yaşamını pahalandıran tarafı var. Köylü bunun farkında değil. Ama siyaset sanatı sorun çözme sanatıdır.”