Klinik Psikolog Ali Bıçak, günümüzün en önemli sağlık sorunlarından birisi haline gelen ve her yaşta ortaya çıkabilen depresyonla başa çıkmanın yollarını anlattı ve tavsiyelerde bulundu.
Depresyonun tanımını yapıp başa çıkmanın yollarını anlatan Klinik Psikolog Ali Bıçak, “Depresyon; mutsuzluk, umutsuzluk, karamsarlık ve kendin de dahil bütün her şeyden bir kaçış, saklanıştır. Kısacası çökkün bir ruh hali, çoğu zaman birikimlerinin bir sonucudur. Bundan dolayıdır ki birdenbire depresyona girmezsin. Yavaş yavaş yaklaşırsın mutsuzluklarına, zamanla alışarak yaşarsın. Duygularını içine atar, ağzının tadını bilmez ve bedenine ve özellikle midene özen göstermezsin. Bir sindirim sorunudur depresyon. Konuşmaz, dokunmaz ve insanlardan kaçarsın. Yaşamını önemsemez, varoluşunun değerini bilmezsin. Alışkanlıklarına tutunarak değişimden kaçarsın. Bir şeylerin, birilerinin seni mutlu etmesini beklersin, kendin mutlu olmaya çabalamadan. Bütün bu birikimlerinin sonucunda depresyona girersin. Depresyon; mutsuzluk, umutsuzluk ve karamsarlıktır. Depresyonunu önleyebilirsin. Artık günümüzde internet ve sosyal medyaya erişmeyen kalmadı. İnsanlar giderek sosyallikten uzaklaşıyor. Bütün her şey internet üzerinden yapılıyor. İnsanlar eve tıkılıp kalıyor. Hem temiz hava almıyor, hem de diğer insanlardan kendini soyutluyor, yalnızlaşıyor. Unutma beynin yalnız yaşamaya alışık değil. Bağlantı kuracak gerçek beyinlere ihtiyacın var. Çevrene iyi bak, ihtiyacından fazla beyin var. İnsanlarla çevrim içi ol, sanal değil, gerçek ilişkiler kur. Birini beğen, teşekkür et birine, birinin halini hatırını sor. Sanal ekranda gördüklerin yalan. Yapay zekanın bir ürünü, hatta şeytanlığı. Zayıflıklarını, korkularını, hayallerini öğreniyor. Dijital medyanın seni ele geçirmesine izin verme. O seni yönetmesin, sen onu yönetmeyi öğren. Ondan yararlanmayı bil, işe yarar bilgiler edinmek için çabala” önerilerinde bulundu.
SAĞLIKLI BESLENİN
Klinik Psikolog Ali Bıçak, şöyle devam etti: “Sevilmek, fark edilmek, kabul ve değer görmek, önemsenmek, terk edilmemek, incinmemek, küçümsenmemek vb. nedenler için başkalarına göre yaşarsın. Sen de mi korkularınla yaşıyorsun, kime hora geçiyorsun, kimin gönlüne göre yaşıyorsun? Tabii ki insanlara yardım et. İş birliği erdemdir. Kendini grubunla güçlü hissedersin. Ancak biraz da ‘kendin’ için yaşa. Her zaman ben yaparım deme. Ali’nin bisikletinin tekerini boş ver. Bırak herkes kendi sorumluluğunu üstlensin. Patlak lastiğini kişi kendisi yamayabilir. Kimseyi omuzlarında taşıma. Hissettiklerini, düşündüklerini içini dökecek birilerini bulamazsan kağıt kalem al yaz. Duygu ve düşüncelerini kağıda dök.” Bıçak, özellikle insanların bir rekabet yarışına girdiğine değinerek şunları ifade etti: “Kendini başkaları ile kıyaslıyorsun. Bak bu iyi olabilir. Rekabetini güçlendirir. Gelişmene ve büyümene destek olabilir. Ancak sahip olamadıklarına bakıp da hayıflanma. Çevrendeki gençlere bakıp gençleşmeye çalışma. İçindeki gençliği, her yaşın vermiş olduğu güzelliği yaşa. Sen de bir zamanlar genç görünüyordun. Ama şimdi zamanın senden götürdüklerinin yerine, getirdiklerine bak ve şükret. Kendini takdir et. Elinde olanları gör. Her şeye rağmen sen başkalarından daha değersiz ve yetersiz değilsin. Kendine ve potansiyeline odaklan. Kendini olduğun gibi kabul et. Yapamadıkların ve yaptığın hatalar için kendini bağışlamayı unutma. Sevilmeyi hak ediyorsun ilkin kendini sev. Kendini sev ki, başkalarına da o sevgi dolu kalbinde yer verebilesin” tavsiyelerinde bulundu. Depresyonunu beslenmeyle bağlantısına değinen Bıçak, “Depresyondan kurtulmanın en önemli yolu sağlıklı beslenmektir” diyerek, şunları ifade etti: “Yediklerinize içtiklerinize dikkat edin. Zararlı madde, alkol ve sigaradan uzak durun. Vücudun ihtiyacı olan proteinlere ulaşın. B12, omega3, prebiyotik içeren lifli gıdalar tüketin. İnsanlardan kaçmayın. Onlara yakın olun. Özellikle çocukları ve hayvanları sevin. Hiç bir şey yapamıyorsanız kendinizi sevin.”
Depresyonun tanımını yapıp başa çıkmanın yollarını anlatan Klinik Psikolog Ali Bıçak, “Depresyon; mutsuzluk, umutsuzluk, karamsarlık ve kendin de dahil bütün her şeyden bir kaçış, saklanıştır. Kısacası çökkün bir ruh hali, çoğu zaman birikimlerinin bir sonucudur. Bundan dolayıdır ki birdenbire depresyona girmezsin. Yavaş yavaş yaklaşırsın mutsuzluklarına, zamanla alışarak yaşarsın. Duygularını içine atar, ağzının tadını bilmez ve bedenine ve özellikle midene özen göstermezsin. Bir sindirim sorunudur depresyon. Konuşmaz, dokunmaz ve insanlardan kaçarsın. Yaşamını önemsemez, varoluşunun değerini bilmezsin. Alışkanlıklarına tutunarak değişimden kaçarsın. Bir şeylerin, birilerinin seni mutlu etmesini beklersin, kendin mutlu olmaya çabalamadan. Bütün bu birikimlerinin sonucunda depresyona girersin. Depresyon; mutsuzluk, umutsuzluk ve karamsarlıktır. Depresyonunu önleyebilirsin. Artık günümüzde internet ve sosyal medyaya erişmeyen kalmadı. İnsanlar giderek sosyallikten uzaklaşıyor. Bütün her şey internet üzerinden yapılıyor. İnsanlar eve tıkılıp kalıyor. Hem temiz hava almıyor, hem de diğer insanlardan kendini soyutluyor, yalnızlaşıyor. Unutma beynin yalnız yaşamaya alışık değil. Bağlantı kuracak gerçek beyinlere ihtiyacın var. Çevrene iyi bak, ihtiyacından fazla beyin var. İnsanlarla çevrim içi ol, sanal değil, gerçek ilişkiler kur. Birini beğen, teşekkür et birine, birinin halini hatırını sor. Sanal ekranda gördüklerin yalan. Yapay zekanın bir ürünü, hatta şeytanlığı. Zayıflıklarını, korkularını, hayallerini öğreniyor. Dijital medyanın seni ele geçirmesine izin verme. O seni yönetmesin, sen onu yönetmeyi öğren. Ondan yararlanmayı bil, işe yarar bilgiler edinmek için çabala” önerilerinde bulundu.
SAĞLIKLI BESLENİN
Klinik Psikolog Ali Bıçak, şöyle devam etti: “Sevilmek, fark edilmek, kabul ve değer görmek, önemsenmek, terk edilmemek, incinmemek, küçümsenmemek vb. nedenler için başkalarına göre yaşarsın. Sen de mi korkularınla yaşıyorsun, kime hora geçiyorsun, kimin gönlüne göre yaşıyorsun? Tabii ki insanlara yardım et. İş birliği erdemdir. Kendini grubunla güçlü hissedersin. Ancak biraz da ‘kendin’ için yaşa. Her zaman ben yaparım deme. Ali’nin bisikletinin tekerini boş ver. Bırak herkes kendi sorumluluğunu üstlensin. Patlak lastiğini kişi kendisi yamayabilir. Kimseyi omuzlarında taşıma. Hissettiklerini, düşündüklerini içini dökecek birilerini bulamazsan kağıt kalem al yaz. Duygu ve düşüncelerini kağıda dök.” Bıçak, özellikle insanların bir rekabet yarışına girdiğine değinerek şunları ifade etti: “Kendini başkaları ile kıyaslıyorsun. Bak bu iyi olabilir. Rekabetini güçlendirir. Gelişmene ve büyümene destek olabilir. Ancak sahip olamadıklarına bakıp da hayıflanma. Çevrendeki gençlere bakıp gençleşmeye çalışma. İçindeki gençliği, her yaşın vermiş olduğu güzelliği yaşa. Sen de bir zamanlar genç görünüyordun. Ama şimdi zamanın senden götürdüklerinin yerine, getirdiklerine bak ve şükret. Kendini takdir et. Elinde olanları gör. Her şeye rağmen sen başkalarından daha değersiz ve yetersiz değilsin. Kendine ve potansiyeline odaklan. Kendini olduğun gibi kabul et. Yapamadıkların ve yaptığın hatalar için kendini bağışlamayı unutma. Sevilmeyi hak ediyorsun ilkin kendini sev. Kendini sev ki, başkalarına da o sevgi dolu kalbinde yer verebilesin” tavsiyelerinde bulundu. Depresyonunu beslenmeyle bağlantısına değinen Bıçak, “Depresyondan kurtulmanın en önemli yolu sağlıklı beslenmektir” diyerek, şunları ifade etti: “Yediklerinize içtiklerinize dikkat edin. Zararlı madde, alkol ve sigaradan uzak durun. Vücudun ihtiyacı olan proteinlere ulaşın. B12, omega3, prebiyotik içeren lifli gıdalar tüketin. İnsanlardan kaçmayın. Onlara yakın olun. Özellikle çocukları ve hayvanları sevin. Hiç bir şey yapamıyorsanız kendinizi sevin.”