Antalya Bilim Üniversitesi 15 Temmuz 2016’da yaşanan hain darbe girşiminde Ankara’da şehit düşen polis Muhammet Oğuz Kılınç’ı unutmadı.
15 Temmuz 2016’da yaşanan hain darbe girişimin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen tüm Türkiye’de olduğu gibi Antalya Bilim Üniversitesi de şehitlerin emanetlerine ve gazilerine sahip çıkmaya devam ediyor. Antalya Bilim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek’in daveti üzerine Ankara’da şehit olan polis Muhammet Oğuz Kılınç’ın babası Zeki Kılınç ve annesi Meltem Kılınç ile 15 Temmuz Gazisi Kadir Buran üniversitede düzenlenen etkinliğe katıldı. Şehit Muhammet Oğuz Kılınç’ın adına ve Gazi Kadir Buran’ın adına üniversitede portakal ağacı dikildi. Ardından Antalya Bilim Üniversitesi Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinliğe geçildi.
“ALLAH BİZE GAZİLİĞİ NASİP ETTİ”
ABÜ Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinlikte ilk olarak Ankara GenelKurmay Kavşağı’nda iki bacağından vurulan Gazi Kadir Buran konuşma yaptı. Arkadaşları ile birlikte Genelkurmay Başkanlığı’na giden Buran, Genelkurmay’dan ateş açtıklarını, bir basınç hissettiğini ancak vurulduğunu anlamadığını belirtti. Buran, yaralananların tedavisiyle uğraşırken kendisinin de vurulduğunu anladığını söyledi. Hemen hastaneye kaldırılan Buran, tedavisinden sonra taburcu oldu. Buran “Bize de Allah gaziliği nasip etti. Şehitlerimize Allah rahmet eylesin” ifadelerini kullandı.
“HER ŞEHİT BİR YILDIZDIR”
Şehit polis Muhammet Oğuz Kılınç’ın annesi Meltem Kılınç bir konuşma gerçekleştirdi. Kılınç “15 Temmuz 2016’dan bu yana bizim de hayatımız durdu. Ama içimizdeki acıyı bastırarak evladımızın anısını yaşatmaya, emaneti olan vatanımıza sahip çıkmaya çalışıyoruz. Her şehit gökyüzünde bir yıldızdır, benim oğlum da benim yıldızım” dedi. Meltem Kılınç’ın konuşması esnasında tüm salonda duygu dolu anlar yaşandı. Şehidin babası Zeki Kılınç ise kendisinin de bir polis memuru olduğunu belirtti. Kılınç, oğluyla son görüşmesinde kendisine "Baba seni Allah'a emanet ediyorum, görüşürüz." dediğini aktararak "Bu dünyada beni Allah'a emanet etti, inşallah cennette de onunla birlikte görüşeceğiz. Biz evlatsız yaşıyoruz, hüzünlü olsak da vatansız ve bayraksız olmuyor." dedi.
15 Temmuz 2016’da yaşanan hain darbe girişimin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen tüm Türkiye’de olduğu gibi Antalya Bilim Üniversitesi de şehitlerin emanetlerine ve gazilerine sahip çıkmaya devam ediyor. Antalya Bilim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek’in daveti üzerine Ankara’da şehit olan polis Muhammet Oğuz Kılınç’ın babası Zeki Kılınç ve annesi Meltem Kılınç ile 15 Temmuz Gazisi Kadir Buran üniversitede düzenlenen etkinliğe katıldı. Şehit Muhammet Oğuz Kılınç’ın adına ve Gazi Kadir Buran’ın adına üniversitede portakal ağacı dikildi. Ardından Antalya Bilim Üniversitesi Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinliğe geçildi.
“ALLAH BİZE GAZİLİĞİ NASİP ETTİ”
ABÜ Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinlikte ilk olarak Ankara GenelKurmay Kavşağı’nda iki bacağından vurulan Gazi Kadir Buran konuşma yaptı. Arkadaşları ile birlikte Genelkurmay Başkanlığı’na giden Buran, Genelkurmay’dan ateş açtıklarını, bir basınç hissettiğini ancak vurulduğunu anlamadığını belirtti. Buran, yaralananların tedavisiyle uğraşırken kendisinin de vurulduğunu anladığını söyledi. Hemen hastaneye kaldırılan Buran, tedavisinden sonra taburcu oldu. Buran “Bize de Allah gaziliği nasip etti. Şehitlerimize Allah rahmet eylesin” ifadelerini kullandı.
“HER ŞEHİT BİR YILDIZDIR”
Şehit polis Muhammet Oğuz Kılınç’ın annesi Meltem Kılınç bir konuşma gerçekleştirdi. Kılınç “15 Temmuz 2016’dan bu yana bizim de hayatımız durdu. Ama içimizdeki acıyı bastırarak evladımızın anısını yaşatmaya, emaneti olan vatanımıza sahip çıkmaya çalışıyoruz. Her şehit gökyüzünde bir yıldızdır, benim oğlum da benim yıldızım” dedi. Meltem Kılınç’ın konuşması esnasında tüm salonda duygu dolu anlar yaşandı. Şehidin babası Zeki Kılınç ise kendisinin de bir polis memuru olduğunu belirtti. Kılınç, oğluyla son görüşmesinde kendisine "Baba seni Allah'a emanet ediyorum, görüşürüz." dediğini aktararak "Bu dünyada beni Allah'a emanet etti, inşallah cennette de onunla birlikte görüşeceğiz. Biz evlatsız yaşıyoruz, hüzünlü olsak da vatansız ve bayraksız olmuyor." dedi.